Kedi ve köpeklere aşırı sevdamız, diğer güzellikleri görmemizi engelliyor. Örneğin bir ata sevdalandınız mı? Fiziki olarak gezdirip bakabileceğiniz büyüklükte değiller belki ama uysal bir at ile yakınlaştığınızda inanılmaz bir terapi olur. Onu sevip okşamanız ve bir tutam yiyecek ile onu beslemeniz, hem onun hem de sizin psikolojinizi düzeltir. Bu nedenledir ki “çocuklar için at terapi merkezleri” bile var. İnsan içgüdüsü de buna o kadar hazırdır ki eğer içerisinde at ve insan ilişkisi olan bir film çıkmışsa karşımıza, mutlaka ilgimizi çeker. Çoğumuz bunu bilmeyiz: “Bold Pilot” isimli efsane yarış atının hayatını anlatan “Bizim İçin Şampiyon” filmini 2.5 Milyonun üzerinde kişi izledi sinemalarda. Televizyon ve dijital platformları da dahil ettiğimizde neredeyse izlemeyen kalmamıştır muhtemelen. Kısacası içimizdeki at sevgisi içgüdüsel.

At denince aklımıza yarış gelir. Yarış denince de ülkemizin en özel atlarının yarıştığı Gazi Koşusu gelir akla. 96. Gazi Koşusu geçtiğimiz haftasonu koşuldu. Ama benim için filmleri aratmayan bir sahne orada yaşandı. 1. Secret Power isimli at oldu ancak “Dollar Man” ayağını yere ters bastı ve ayağını kırdı. Gözlerim dolduğu için ne finişi görebildim ne heyecanı yaşayabildim. Gözüm kameranın bir türlü göstermediği Secret Power’ı aradı durdu. Duygusal düşündüğüm için bu yarış bitirilmemeli, galip ilan edilmemeliydi. Ancak günümüz dünyasında buna izin verilmiyor ya da verilemiyor. Duygusallığa yer yok!

Ancak Dollar Man de aramızda yok. Nasıl yani sadece ayağı kırılmamış mıydı diyenleriniz olacaktır. Ne yazık ki atın anatomisi, kırığın iyileşmesi için uygun değil. Kasları ve sinirleri hasar görebiliyor. Enfeksiyon kaçınılmaz oluyor. Antibiyotik miktarı cüsseye göre verilebileceğinden enfeksiyon tedavisi de mümkün değil. Bu nedenle tedavinin işkenceye dönüşmemesi sebebiyle ayağı kırılan atlar son yolculuklarına çıkarılıyorlar. Dollar Man’i daha fazla yazamayacağım zira duygu yüklüyüm. Canlı canlı o halini görünce çok etkilendim. Işıklar içinde uyusun. . .

Bursa’mızda hipodrom var. Şehirden uzaklaşıldıkça at çiftlikleri bulunabiliyor. Hatta şehir merkezinde de Paşa Çiftliğinde atlar ile kucaklaşabiliyorsunuz (Aktif mi bilmiyorum). Atlı spor kulüpleri, manejler var. Buralara çocuklarımızı götürüp bu asil hayvanlarla mutlaka tanıştırmalıyız. Uysalına denk gelirseniz, çocuklara çok şey katacaktır.

Sadece kedi ve köpeklere değil, tüm canlılara yaklaşmanın yollarını aramalıyız.