Düşündüm de ilkokul dönemimde Öğretmenimden ne çok korkardım. Sınıfa Öğretmenimiz girdiğinde yüreğim çarpardı. - "Acaba Öğretmenim bana kızar mı? Beni arkadaşlarımın içinde azarlar mı? Yaptığım ödevlerimde yanlış bulurmu? " diye küçücük yüreğimde kocaman korkular barındırırdım.Orta ve lise yıllarımda çok farklı geçmedi. Öğretmenlerime karşı kendimi hep kusurlu, hep ezik hissettim.Bunun sebebi de evdeki aile korkusu idi. - " Öğretmenin hakkında en ufak bir şikayette bulunsun, benden çekeceğin var " diyen anne korkusu içime işlenmişti. Öğretmenim tarafından aileme şikayet edilirim endişesi sürekli dikkatli ve kurallara uyum içinde olmamı gerektiriyordu. Zaman zaman arkadaşlarım arasında madur olmama rağmen Öğretmenime şikayette bulunmazdım. Sokakta Öğretmen görsem hazırola geçerdim. Öğretmenlerim arasında saygıyı gerçekten çok hak edenler olurdu kendilerini candan severdim.Halen saygıyla anarım.Benim için kıymetli ve değerliydiler. Saygıyı şahsen hak etmedikleri halde mevkilerinden dolayı saygı gösterdiklerimde oldu. Geçmiş yıllarımdan bugünüme baktığımda, şuanki ilkokula başlayan çocuklar bile girişken, atılımcı, kendine güvenen, korkusuz, bilinçli hepsi de Cingöz. Kendilerine olan güven arkalarında olan ailelerinden aldıkları destek. Bu yüzden de biraz saygısız, ukala, - " herşeyi ben daha iyi bilirim " kafasında yetişen afacanlar ordusu. Aralarında benim tarzında yetişen çok az bir kesim olabilir. Şimdi geçmişte yaşadığım öğretmen korkusunun yıllar sonra çok yanlış olduğunu geç de olsa öğrendim. Öğretmenlerimizin Sevilip saygı duyulacak, örnek alınacak, bilgi depolarımızı dolduracağımız bilgisayarlarımız oldugunu çok iyi algıladım. Üstüne üstlük bir de öğretmen eşi oldum. Çevremde de o kadar sevdiğim, saygı duyduğum öğretmen komşularım, arkadaşlarım, dostlarım var ki kendilerine hayranım. Dahası kendi çocuklarımın arkadaşları, bizzat kendi gelinim bile öğretmen. Çocukluk korkularım hayranlığa, özentiye döndü. Onlarla gurur duyuyorum. Birde Atatürk'ün yolundan giden modern, Laik, Cumhuriyetçi Öğretmenlerimiz yok mu? Onlar yüreğimi ısıtıyor. " Atatürk'ün Öğretmenleri" , Atasından devraldıkları görevlerini bu günlere kadar getirip, daha da ileriye taşıyacaklarına hiç şüphem yok. Her şartlar altında Demokratik zihniyette görevlerinin başında, korkusuz, fikri aklı hür, Öğretmenlerimiz geleceğimiz sizin altın kalbinizde ve beyninizde saklı. Ülkemizi ileriye götürecek Nesiller sizin ellerinizden öperler. Sizin sayenizde Türkiye Cumhuriyeti var olacaktır. Sizler ; sizden önceki Öğretmenlerinizi örnek alarak bu günlere geldiniz. Sizden sonrakiler de sizleri örnek seçerek öğrencilerini daha da güzel yerlere getirecekler Demokrasi aşıkları olarak. 

Emekli olmuş ve olacak, şuan azimle, istekle görevlerinin başında çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmeye çalışan bütün öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler gününü kutlar, kutsal görevlerinde kendilerine sağlık - huzur- mutluluk dilerim. Saygılar