Anadolu rock ve psychedelic rock denildiği zaman ilk akla gelen isimlerdendi Erkin Baba. Belki bizim neslimiz daha şanssızdı gençliğini yakalayamadığı için. Çok küçükken televizyondaki programlardan o babacan, esprili ve 'rockçı' tavrıyla tanıdım ben onu. Ergenlliğimde idolüm haline gelmişti, hatta idollerimin idolü. Kulaktan dolma bilgilerle, popüler olan şarkılarını dinleyerek hayranlığımı sürdürsem de olguınlaştıkça daha da derinine indim müziğinin. Sadece popüler olduğu için sevilmediğini işte o zaman öğrendim.
Kısa hayatımda öğrendiğim 'gerçek' bilgilerden biri de tutkuları olan insanların hayata daha sıkı sarıldığı ve başkalarını mutlu ettikleri için değil kendilerini gerçekleştirdikleri için mutlu olduklarıydı. Erkin Koray işte böyle biriydi. Gerçek tutkuları olan biri. Onun tutkusu müzikti, müzik sihirbazı, müzik mucidi olmaktı.  Hayatta maddi kaygıları olmayan bir ailede büyüse de 
Anadolu'nun bağrından kopan ezgileri rock müzikle harmanlayarak hem dünya müziğine hem Türk müziğine büyük katkı sağladı Erkin Baba. Bu toprakların mirasını korudu, daha da bilinmesini sağladı. Cemalım, Nihansın Dideden, Köprüden Geçti Gelin gibi Türk Hal Müziği ve Türk Sanat müziği eserlerini çok daha fazla kişiye ulaştırtarak toplumun ruhuna farklı bir pencere açtı.

John Lennon'un Avrupa'da kalmasına yönelik teklifini reddeti. Hayatının çeşitli dönemleri tartışılsa da köklerini Anadolu'ya salmış dev bir çiçek çocuktu. Tüm dünyada barışı istedi hep. Erkekte uzun saçla ilk onunla tanıştık. Türkiye'ye ilk elektrogitarı o getirdi. Üniversitede atom fiziği okumak isterken Türkiye'nin Erkin Baba'sı oldu Erkin Koray.
İlk 45'liği "Bir Eylül Akşamı / It's So Long" sonrasında askerliğe gitmesinin ardından dinlediği türküler, tanıştığı insanlar, ilk defa eline aldığı bağlamayla birlikte bu alanda yapılmış öncül deneylere yol gösterdi. Gitar manyetiği kullanılarak bağlamada nasıl bir tını elde edildiğinin yanıtını mucidi olduğu 'elektro bağlama' ile verdi. Erkin Koray, elektro bağlama kullanmasa da Orhan Gencebay, Aşık Mahsuni, Neşet Ertaş, Oğuz Yılmaz gibi pek çok sanatçı vasıtasıyla ülkenin kimlik arayışında bir fenomen oldu.

Hala dillerden düşmeyen "Fesupanallah", "Şaşkın" ve "Komşu Kızı"nı bir gecede bizlerle buluşturmayı başardı.
Yakın zamanda hayatını kaybeden Türk müziğine yine önemli katkılar sağlamış, eski grup arkadaşı sanatçı Özkan Uğur'un da dediği gibi, "Erkin Baba'nın her attığı doğru bir adımdı. "Fesupanallah", "Şaşkın"... Erkin Koray ile ben de çaldım; TER diye bir grup vardı... Yenilikti Erkin'in her yaptığı."
Bu dünyadan bir Erkin Baba geçti. Eserlerini müziğini ve yaşama katkılarını, fikirlerini bize miras bıraktı. 


"Çılgın bir rüzgarla geçiyor mevsimler,
Aramızda mesafeler, mesafeler..."

Hoşçakal Erkin Baba...