Sevgili Atam seni gerçekten çok özledim. Asaletini, içten gelen doğallığını, iç yakan bakışını, kendinden emin ağır duruşunu, fikirlerini, düşüncelerini, hayatın boyunca bize verdiğin değeri, bizi düşünmeni, bizleri yüceltmeni, her alanda bizlerin adını duyurmanı, ülkemizde yaptığın yenilikleri, biz kadınlara verdiğin değeri, çok özledim. Hayal ediyorum; yaşamış olsaydın, seni görme şansım olsaydı, büyük bir saygıyla sana teşekkür ederdim. Bana ve ülkeme güvenli, huzurlu bir vatan bıraktığın için ellerinden öperdim. Şu an çok üzülüyorum bunca yıl sonrası bile sana dil uzatanların oluşuna, arkandan bir tomar laf edenlere, seni  halen  kıskananlara. Sonra kendimi teselli etmesini de biliyorum. Diyorum kendime, "Bırak onların böyle konuşması bile Atamın ne kadar doğru kararlar aldığının göstergesidir." Onlar kendi menfaatlerini kaybettikleri için halen kötüleme politikalarına devam ediyor,  halk üzerinde baskı kuramadıkları, istedikleri gibi sömüremedikleri için bir asırdır babadan  oğula devraldıkları görev başarısızlığından içleri yanıyor. Geçmişin kavgasından kurtulamayan Müslüman kan davalıları. Sanırsın ki halk için hayırlı işler derdindeler,  neyi sil baştan yapmak istediklerinin kendileri de farkında değiller. Amaçları Türk ırkının genetiğini bozmak, yok etmek. Bunu da İslam adı altında yapmaya çalışıyorlar. Tek bildikleri etkili sözleri; tekkeler ve zaviyeler kapatıldı, din elden gitti. Bunca yıl sonra dinin elinde, Müslümanğın elinde giden kaybolan bir şey yok. Aksine özgürce istediğini konuşuyorsun, istediğin yerde ibadetini yapıyorsun tek derdiniz halkın dini duygularını sömürmedeki başarısızlığınız. Derdiniz Müslüman Türk halkını, Müslüman Arap halkına çevirmek. Bunun içinde dergahların , dervişlerin ortadan kaldırılışlarını sebep göstermek en büyük örnekleri. Gerçek din sahiplerinin de bildiği doğru vardır. Allah dostları hiçbir zaman unutulmaz. Bir Emir Sultan, Tezveren,Somuncu baba, Üftâde hz.leri , Eyüp Sultan, Aziz Mahmud Hüdâyi Hz.leri, Tabtuk Emre, Yunus Emre hiçbir zaman gönüllerden silinmez. Gerçek Allah dostları her daim saygıyla hatırlanır. Atamızın kapattırdıkları halkı sömüren, sahte şeyhlerdi. Allahın izniyle kapatıldılar ve bu görevi Allah Mustafa Kemal Atatürk'e verdi. Allah'ın izin vermediği hiçbir olay gerçekleşmez bu dünyada. Halkın geleceği  ve iyiliği için Atam o günün şartlarında olması gerekeni yapmıştır. Gönülden inandığım bir gerçek de Atamızın bu dünyaya  gönderilme sebebinin Türk Milletinin ilelebet hür ve özgür kalmasını sağlamaktı.

Sevgili Atam  bütün  kalbimle şu an cennette  halen bizim için güzel dileklerin olduğuna, bizi izlediğine, sevdiğine inanıyorum. Senin ve silah arkadaşlarının Allah Dostu olduğuna zaten hiç şüphem yok. Allah sevdiği insanları asla unutturmazmış.Seni ve dostlarını bir asır boyu sevdiğimize göre, senin bize gösterdiğin doğru yoldan ayrılmadan ilerlediğimize, ilke ve inkılaplarına sahip çıkıp devam ettiğimize göre kalbimizde yerin bambaşka tarif edilemeyecek sevgi ile durmaktadır. Varsın sana isteyen istediğini söylediğini sansın. Aklı başında, mantıklı düşünseler kimin kanıyla  gücüyle kazandığı ülkesinde kimi kötülüyorsun? 'Köle olmadan özgürce yaşadığın bu topraklarda, yabancı devletlerin hakimiyetinde kalmadan, ailenle sevdiklerinle  refah içinde olduğun vatanı sana kim hediye etti diye birgün otur da kendinize sorun' diye haykırmak geliyor içimden. İslam ülkelerinde yabancı devletlerin hakimiyetinde olan halkın haline bakın! Hakaret ettiğiniz  kişiye neler borçlu olduğunuzu fark edin artık. Yine  gurur ve onurla söylüyorum  "Atatürk demek;  özgürlük ve ilerleme, yükselme, demokrasi, bağımsız  Türk milleti, Türk Devleti demektir. İddia edildiği gibi hiçkimsenin bir kişiye taptığı, ilâhlaştırdığı yoktur. Sadece, bağımsızlığımızın özgürlüğümüzün simgesidir Atatürk!.... Ünlü şair Mehmet Akif Ersoyun da dediği gibi  "Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet, hakkıdır, Hakka tapan milletimin İstiklal!.. Ne mutlu Türk'üm diyene. Saygılar