Çocuklarımızın başarısı ve başarısızlığı anne ve baba olarak bizleri etkilese de koşulsuz şartsız sevgi göstermek görevlerimiz arasındadır.   Çocuklarımızın başarısızlığı karşısında nasıl ki cezalandırma düşünülmemelidir. Ancak başarısı karşısında ödüllendirmenin çoğumuzun moral ve motivasyon olarak katkı sağlayacağı unutulmamalıdır. Öğrencinin der içi aktivitelerinde anne baba ödüllendirmesi yanında öğretmenlerin aktif olarak derse katılan öğrencileri desteklemeleri onları onur ize eden cümleler kurmaları onların daha cesur daha derse katılımcı olacaklarını unutulmamalıdır

 Çocuklarımızı sadece dersler konusunda değil sosyal yaşantısında sosyal aktivitelerde sportif etkinliklerde desteklemek onları cesaretlendirmek çocukların kendine olan güven duygusunun gelişmelerine sebep olacaktır. Bu tür öğrenciler derslere katılımda ve arkadaş ilişkilerinde ve çevre edinmesinde büyük katkı sağlayacaktır. Kendim bizzat yaşadığım bir olay bunu göstermiştir.  Görev yaptığım okullardan birinde sesiz sakin bir öğrenciyi masa tenisi takımına almıştır.  Pek arkadaşlık ilişkisi de yoktu. Zamanla çocuk masa tenisindeki gelişmesi ona kendine güvenini kazandırdı.  Hem derslerde başarılı olmaya başladı. (Dersleri iyi olmayan öğrenci takımda kalmaz) hemze arkadaş çevresinde büyük değişim oldu. İçine kapanık öğrenci daha aktif daha kendine güvenen bir hal aldı. Öğrencilerin sosyal etkinliklere katılım şartlarının önüne ders başarısı getirilince öğrencilerin derslerde başarılı olmak için büyük bir çaba sarfettikleri görüldü.

 Elbette ki çocukların   başarılı olmalarının yanında başarısızlıkları normaldir. Çocuklarımızın başarısızlıkları durumunda psikolojik baskılardan uzak durulmalıdır. Onu yakın çevreden çocuklarla kıyaslamaktan, kınamaktan, yermekten uzak durulmalıdır.  Bu çocuklarımızda başaramama korkusunu uyandırır. Bunun sonucu olarak başarısızlık karşımıza çıkar.  Çocuklarımızın başarısızlıkları karşında onu cesaretlendirmeli desteklemeli istediği takdirde kendisine destek olabileceğinizi söylemelisiniz. Başaramadığı konuları elbirliği ile birlikte başarabileceğinize inandırmalısınız. Unutmayın güven her başarısın anahtarıdır. Çocuk başarılı olmak için önce kendisine sonra ebeveynlerine sonrada öğretmenine güvenmelidir.  Dersler konusundaki eleştirilerin dozu aşarsa çocuk bu güven duygusunu yitirir. Sonuç olarak ta başarısızlık ortaya çıkar.

 Çocuğunuzun öğretmeni ile mutlaka iyi iletişim kurun. Unutmayın ki öğretmenler gün boyu çocuğunuzla iletişim halindedir. Çocuğunu gözler gözetler onun olumlu ya da olumsuz davranışlarını anne ya da babadan daha iyi tespit edebilir. Öğretmenleri çocuğunuzla ilgili olarak görüşme talepleri olduğu zaman mutlaka öğretmenle görüşünüz. Ev ortamında   çocuğun okul hayatını irdelerken olumsuz cümlelerden kaçınılmalıdır. Özellikle öğretmeni hakkında olumsuz düşüncelerimizi varsa bunu çocuklarımızla paylaşmayın. Çocuklarını uygulanan eğitim programları öğretmen davranışları ya da okul idaresinin tutum ve davranışlarını eleştirmeyin. Çocuğunuzu öğretmenden okul idaresinden ve okuldan soğumasına neden olur. Okuldan öğretmenlerinden    onlara inancını kaybeden bir öğrenci derslerde başarılı olmaz. Günümüzde öğrencilerin yanında yapılan en büyülük yanlışlık öğretmenlerin sivil itaatsizlik nedeniyle kılık kıyafetlerde olumsuzluklardan çok eleştirildiğini duyuyor ve görürüz. Bu eleştirilerin çocuklarımızın yanında yapmamaya özen gösterelim.  Kendi okul dönemlerimizdeki öğretmen kıyafetleriyle şimdiki öğretmen kıyafetlerine bakınca öğretmenlik mesleğine yakışmayan kıyafetler olduğunun   herkes farkında.  Bu konuda öğretmenlerin kendileri öz eleştiri yaparak   doğru kıyafet tercihini yapacağını düşünüyorum.  Ama erkek öğretmenlerinde saç uzatıp bağlamasını, kulağına küpe takmasını ya da pirsing taktırmalarını yakıştıramıyorum.