Toplumumuzun sosyal bir sorunu olan bu yaşanan gerçeğimizin nedenini psikologların açıklamasına göre; "Aile içinde ya da toplumda meydana gelen olumlu yada olumsuz bütün olaylardan her insan gibi çocuklarda etkilenmektedir. Çocukların yetişkinler gibi yeterli Tecrübe ve birikime, gelişmiş mantığa ve güçlenmiş bir iradeye sahip olmadıkları için karşılaştıkları olumsuz şartları, ani değişiklikleri ve zorlukları anne baba desteği olmadan kolay aşamazlar.Aile büyüklerinden birinin ölümü, babanın işini kaybetmesi, yeni bir eve taşınılması, okulun değiştirilmesi, yeni bir kardeşin dünyaya gelmesi gibi beklenmedik olayları ve değişiklikleri çocuklar kolay kabullenemez, uyum sağlamakta zorluk çeker. Anne ve babasından destek gören, sevilen, özgüven duygusu gelişmiş bir çocuk kısa sürede durumlarına uyum sağlar. Uyum sağlayıncaya kadar geçen süre içinde çocukta görülen davranış bozuklukları ruh sağlığına zarar vermeyen geçici uyum bozukluklarıdır. Bu uyum bozuklukları çocuğun sosyal gelişimi için faydalı olan Tecrübelerdir " diye çocuk psikologların görüş ve açıklamaları böyledir ve devam olarak; Ergenlik döneminde çocuklar kimlik arayışında olduklarını için,çelişkili davranışlar gösterirler. Özgürlüklerine en düşkün oldukları bu dönemde bağımlılık ergenleri ürkütür. Yaşadıkları karmaşa nedeniyle neye bağımlı olduklarını anlamadan bağımlı olabilirler. Risk almaktan çekinmedikleri yada olumsuz koşulları yeterince değerlendiremedik- leri bir dönemde olurlar. Yaptığı davranışların yanlış da olsa arkasında durup, kendilerini savunmayı severler. Sağlıklı bir iletişim kurulamazsa, asi davranışlar gösterirler. Biraz daha üzerlerine gidilince; bağımsızlık ve Özgürlük duygularından dolayı " Evden Kaçma " davranışı kaçınılmaz olur.Evden kaçan çocuğun davranışı kişisel gelişimini olumsuz etkiler, kanunla başının belaya girme riski yüksektir. Dışarıda yaşadığı sürece sağlıksız ve güvensiz ortamlarda yaşamak durumunda kalan çocuk veya gençler alkol ve uyuşturucu kullanımı, sağlıksız beslenme, kaçırılma, fiziksel ve psikolojik gelişim bozukluğu, kendine zarar verme ve her türlü şiddet ve istismara uğrarlar. Sokakların güvensiz ve sağlıksız olması da bu çocukları suça iter.Evden Kaçma sebeplerinin başını aile içi şiddet oluşturur. Madde kullanımı da evden kaçmanın bir başka sebebidir. Aile içinde yaşadığı ihmal ve istismar, cinsel ve fiziksel şiddet, Aile içinde ihtiyaç duyduğu desteği görememek, maddi açıdan zor durumlar yaşayan, meşhur olma ve para kazanma hayallerini gerçekleştirme isteği, heyecan ve macera yaşamak istemesi gibi sebepler söylenebilir. Sayılan bu sebeplerin Ailede yaşanmaması için önlemini almaya çalışmak, en önemlisi çocuklarımızı dinlemeyi bilmek ve onlara hak verdiğimizi söyleyerek, her durumda yanlarında olduğumuzu hissettirmeyi unutmamalıyız. Sevgi her derde devadır,her şeyin başı sevgi ve vicdandır.İlk başta onlara bu duyguyu aşılamayı başarmalıyız, bu yoldan devam ederek yetiştirmeyi bilmeliyiz. Saygılar