İktidar sürekli artan fiyatlar konusunda kontrolü iyice kaybetmeye başlayınca kamuoyunda oluşan tepkileri azaltmak, yani toplumun gazını almak için bazı hamleler yapma gereği duydu.

Bir toplumu en fazla etkileyen, gıda gibi, temel tüketim maddelerindeki artışlar olur.

Bundan dolayı bazı zincir marketler bu fahiş artışlar için günah keçisi olarak hedef gösterildi. Oysa suç tabi ki bunlarda değil.

Her ne kadar bunlar da "sütten çıkmış ak kaşık" olmasalar da ve neredeyse her gün küçük küçük zamlar yapsalar da temel sorun onlarda değil.

Esas sorun bu ortamı yaratanlardadır.

Siz her türlü spekülatöre ve stokçuya uygun ortam yaratırsanız ortaya çıkan tablo da bu olur.

Tarih boyunca bu tür fırsatçılar varolmuş varolmaya da devam edeceklerdir.

Önemli olan bunlara bunu yapmalarına uygun zemin vermemektir.

İktidar da akla ziyan faiz kararları ile tam da bu ortamı  yarattı.

Bir zamanlar papaz Brunson'dan dolayı da döviz bir anda kontrolsüz yükselmiş,piyasaların dengesi bozulmuş ve benzer durumlar ortaya çıkmıştı.

Nihayetinde papaz iade edilmiş ama olan fiyat artışlarından dolayı vatandaşımıza olmuştu.

Zaten iade edilecekse  boş bir inat yüzünden piyasaları alt üst etmeye ne gerek vardı?

Şimdi de aynı şekilde,madem faizler yükseltilecekti ekonomik dengeleri bozmaya ne gerek vardı? Tabi birilerinin gece yarısı banka işlemleri ile döviz üzerinden haksız kazancını saymazsak.

Siz bakmayın politika faizinin ısrarla düşürüldü gibi gösterilmesine.

Piyasalar politika faizine göre değil, reel faize göre çalışır.

Yani bu faiz düşüşü sadece kağıt üzerindedir.

Üstelik bu faiz ısrarı tam da dünyada ortaya çıkan ekonomik durgunluk arefesinde yapılınca hasar çok daha feci oldu.

Şimdi hiçbir ekonomik öngörü tutmayınca günah keçisi aranıyor.

Bu hamleler tamamen toplumda oluşan fiyat artışlarına yönelik tepkileri azaltma hamleleridir.

Denetimler yapılarak, yani serbest piyasa koşullarında dayatma ile hiçbir şekilde sonuç almak mümkün değildir.

Aynen tanzim satış noktaları ile sonuç alınamadığı gibi.

Tanzim ile ilgili o tarihlerde uyarmıştık iktidarı, faydadan çok zarar görecekleri konusunda (16.02.2019)

Bu tanzim satış noktalarında oluşan kuyruklar toplumun nezdinde iktidarın en çok övündüğü konulardan biri olan; "Ülkeyi kuyruklardan kurtardık" tezini çürütmüş olmasının ötesinde, iktidarın olayları sevk ve idare edemediği algısı oluşmasına sebep olacaktır diye.

Oysa spekülatif fiyatlar, bu kuyruk rezaleti ortaya çıkmadan da kontrol altına alınabilirdi. Burada önce sorun tespiti yapılmalıydı.

Sorun ne üreticide, ne  pazarcı, ne de manavda. Temel sorun aracılarda.

Fiyatları kontrol eden, monopol oluşturan zincirin bu halkasıdır.

İktidarın yapması gereken, bu halkaya müdahale etmesiydi.

Perakende satıcılık yapacağına, üretici ile satıcıyı buluşturmasına aracılık etmeliydi demiştik. Tanzim satış noktaları açınca ne oldu?

Bu spekülatif fiyatların ortaya çıkmasına sebep olan komisyoncular ceplerini doldurmaya devam ettiler.

Çünkü tanzim satış noktaları ürünleri, üstelik kalitesiz, aynen de üreticiden değil,bu komisyonculardan almaya devam etti.

Ürünlerin ucuz olma sebebi belediyeler aracılığı ile yapıldığından  maliyetlere nakliye, personel, kira ve benzeri giderler eklenmediğinden.

Bundan dolayı  bu tanzim noktalarının uzun vadeli devam etmesi mümkün değildi. Yapılması gereken aracı kurumları yani komisyoncuları denetim altında alarak tekel oluşturmalarını engellemekti.

Ama buralar çok ciddi rant kapısı ve bu rantın içinde birçok kesimin olduğundan buralara çok fazla müdahale edilemiyor o da ayrı yazı konusu.

Bu konular ancak ciddi yapısal reformlar yapılarak çözülecek şeylerdir.

19.yüzyılın ortalarında Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde 37 yıl süren tanzimat dönemi yaşanmıştı. 

Yaşanan tarımsal ve sanayi çöküşün ardından yapılması gereken reformlar gereği ortaya çıkmış.

O zamanlar edebiyat 2.Tanzimat dönemi yaşamış ancak ekonomide bu durum anlaşılan bu günlere kalmış ki adım adım   2.Tanzimata gidilmekte.