Bu ismi ilk defa duyamlarımız olmuştur. Haklısınız  günümüzde hiç adı geçmeyen  bir kelime ama geçmiş tarihimizde neden böyle bir isim kullanılmış merak edenlere özet geçelim. Osmanlı'nın başkenti İstanbul’da lll. Murat döneminde Yavuz Sultan Selim zamanında kuzey Afrika’dan feth edilen yerlerden pek çok sayıda maymunlar İstanbul’a getirilmiş. O yıllarda maymunların görevleri çok önemliymiş. Gemilerde gözcülük yapıyor, direklere kolayca tırmanıyor, keskin gözleriyle kara ya da başka bir gemi gördüklerinde aşağıya haber verme görevlerinde bulunuyorlarmış. Bu yüzden şehirde çok sayıda maymun satan dükkanlar ve maymun severler varmış. Zenginler ve sıradan fakir insanlar  bile maymun beslemeye başlamışlar. 1ll. Murat en sevdiği din adamını Molla Abdülkerim Efendiyi, Rumeli Kazaskeri  yapıyor. Molla, adı gibi tutucu bir Müslüman ve gayrimüslimleri sevmez, sevmediğini göstermek için de, o yıllarda aşağılayıcı sayılan kırmızı ve siyah renkleri gayrimüslimlere giyme zorunluluğu  getirmiş, bir gün bir gecede Yahudi mezarlığına korsan cami yaptırtmış. Bunlar yetmez gibi bir cuma vaazında,  Fatih camiinde verdiği, ateşli bir konuşmayla - "Kadınların bu maymunları fena işlerde kullandığını anlatınca, cuma çıkışı kızgın kalabalık  mollanın liderliğinde Azapkapı  ve Galata’daki maymun satıcılarını basıyor, her yeri kırıp yıkıyorlar. Tarihçiler  o günü "İstanbul da dalında maymun sallanmayan tek bir ağaç kalmadı" diye anlatırlar. Molla, yakalanan maymunları kendi elleriyle asmış, yapılan katliama tanık olan halk o günden sonra mollaya; - "Maymunkeş" ismini takmışlar. "Tarihimizden garip vakalar" adlı Reşat Ekrem Koçun kitabından daha kapsamlı bilgi alınabilir. Zaman da geçse, yıllarda da geçse, molla kafaya sahip dini kötüye kullanan din tüccarlarının yaptıkları işler ve görevler maalesef hiç değişmedi. Hangi çağda olduğumuza bakmaksızın bu gün dahi istedikleri konuyu kendi çıkarlarına uygun hale getirip, istediklerini, istedikleri gibi kılıfına uydurup uygulama hünerlerine sahipler. Bu özelliklerini takdir etmemek haksızlık olur. Onları bu çağda, bu zihniyetleri ile halen var edenlere söylenecek hiçbir söz yok!..Sözün bittiği yerdeyiz üzgünüm. Dini inanç; Allah ile kul arasındaki inançtır. Rabbinin kulunu sevmesi için üçüncü bir kişi olan molla zihniyetli kişilere ihtiyaç yoktur ve  olmamalıdır. Din hepimizin takdir ettiği gibi;  kişinin akıl ve mantığına uygun inanışıdır. İnsanlara yanlış bilgi veren, yanlışa yönlendirme yaptıran  gerçek din adamı olamaz. Saygılar...