Ülkedeki arazinin engebeli oluşu, ortalama yüksekliğinin çok fazla olması sonucu Tibet üzerinde bir tane bile uçak olmadığı görülebilir. Gidecekleri yerin mesafesini kısaltabilecekleri halde uzun yol tercih ederler. Bunun sebeplerini merak edip sorsak birçok neden sıralaması yaparlar. Başlıca sebeplerinden biri de bölgenin şiddetli türbülanslara davet çıkarması, acil iniş yapılabilecek herhangi bir alanın olmaması, olanın da çok uzakta ve tecrübeli birkaç pilotun başaracağı deneyime sahip kişi olması, soğuk dağların üzerinde uçma esnasında yakıtın donma riski taşıması, uçaklardaki radar sistemini destekleyecek sistemin bulunmaması en önemli sebeplerin başında sıralanır. Uçakta istenmeyen bir motor arızası yaşansa, yüksek dağ sıralarından dolayı bir miktar dahi alçalacak yer bulamazlar. Yüksekliğin artması demek hava basıncının artışı ve havadaki oksijenin azalması demektir. Dağların yarattığı hava akışının bozulması ile girdaplar oluşur ve bu girdaplar içinde kalan uçaklar çok aşırı sarsıntı yaşarlar. Ticari yolcu uçak kabinlerinde basınçlandırılma vardır. Kabin basınçlandırılma sisteminde bir arıza durumunda yolcuların rahat nefes alabilmesi için oksijen maskeleri kullanılır. Oksijen maskelerinin kullanım süresi de 15-20 dakikadır. Acil bir durum da kural gereği uçakların alçalması gerekir. İşte ciddi risk olan bölge özelliği tam da bu noktada başlar. Tibet’te alçalacak bir yer bulma şansınızın olmayışı burasının devre dışı bırakılmasını gerektirmiştir. Önemli olan güvenli yolculuktur. Zamandan tasarruf yapmak her yerde geçerli değildir. Mesafenin ve sürenin uzun olması güvenli yolculuk sırasında birinci planda tercih sebebidir. Gerisi ikinci seçeneğe girer. Saygılar.