CHP camiasının İmamoğlu'nun başı çektiği bir kısmı seçimden sonra tutturmuşlar bir "değişim" de "değişim" teranesi.

Değişim her zaman iyidir.

Değişim olmayan yerde gelişim de olmaz.

CHP'de değişim olması gerektiğini tartışmaya gerek yok.

Bu elzemdir, o ayrı.

Burada yanlış olan yöntemdir.

Esas doğru, usul yanlış 

Değişimler belli kaide ve kurallar çerçevesinde yapıldığında anlamı vardır.

Zoralama ve dayatma ile gidilen değişimlerden bırakın daha iyi bir tablonun ortaya çıkmasını derinleşen çatışmalardan ve bölünmeden başka bir şey çıkmaz.

Üstelik CHP örgütü bu tür ayrışmaları il,ilçe ve büyük kongrelerinden sonra defalarca yaşamasına rağmen bu yolla değişim gayretlerinin içine girilmesi, üstelik yerel seçimler arifesinde   akıl tutulmasından başka bir şey değildir.

Bu tür çatışma ve zıtlaşmalar belli aşamadan sonra öyle bir seviyeye ulaşır ki seçimlerde bizzat partililer kendi adaylarına oy vermez duruma gelir.

Bir süre önce kardeş kavgalarının en şiddetli ve ağır sonuçları olan kavgalar olduğundan bahsetmiştik.

Değişim dayatması devam ettiğinde CHP'de de benzer durumlar yaşanacaktır, ki geçmişte defalarca yaşanmıştır da.

Değişim ancak ilgili örgütün veya topluluğun bütün bileşenleri ile bir araya gelerek ortak akıl ile hareket edildiğinde anlamlı olur.

Böyle bir  anlayış ile hareket edildiğinde olumlu ve arzu edilen sonuç elde edilebilir ancak.

Bunun dışında her türlü değişim hüsranla sonuçlanacağını anlamak için tarihteki sayısız örneğe bakmak yeterlidir.

Ama burada CHP için esas mesele değişim değil.

Merkez solun potansiyeli bizim toplumumuzda %25 en iyimser beklenti ile en fazla %30 

Merkez sol partiler tek de olsa, beş de olsa toplam oranları bu.

Yani şu anda CHP'nin her yerinde değişim olsa ne olacak, olmasa ne olacak.

Liderliğe kim gelirse gelsin, ağzı ile kuş tutsa alabileceği destek bir aşağı bir yukarı %25.

Hele ki mevcut 50+1 sisteminde tek başlarına kıyamete kadar iktidar olma şansları yok.

Parlamenter sisteme dönülse bile tek başına hükümet kurma çoğunluğu elde etme şansları olmadığı gibi merkez sağ kendi aralarında 2-3 partiye bölünmediği sürece birinci parti olmalarına dahi ihtimal yok.

Bu hakikatler ortadayken değişim meraklıların değişim ile beraber mucize geleceğini inanmaları hayalperestlikten başka bir şey değildir.

CHP'nin ihtiyacı değişim değil, açılımdır.

Zihniyette açılım, siyasi anlayışta açılım.

Ezici çoğunluğu muhafazakar olan toplumumuzun hassasiyetlerini, beklentilerini karşılayacak açılımı yapmak zorunda CHP %25 seviyelerinden kurtulmak istiyorsa.

Yoksa değil İmamoğlu feriştahı gelse nafile.