Yıllardır her kesim tarafından tutarsız statüsü ile eleştirilen Bölgesel Amatör Lig(BAL) ile alakalı eleştiriler bu yıl bir kez daha ayyuka çıktı.

14 grupta 196 takımın mücadele ettiği ‘dipsiz kuyu’ diye anılan geliri yok, gideri çok olan bu ligde bazı kulüplerin 15 ile 20 milyon liralara varan bütçeleri ile haftalarca şampiyonluk kovalayan statü sebebi ile de son anda küme düşen kulüplerin çoğunlukta olduğu ligin adıdır BAL.

Örneğin 50’ye yakın puan toplayan çok cüzi maliyetle genç kadro kuran Bursa Kulübü Zaferspor yerel amatör kümeye düştü. Bunun gibi birçok ilde de örnekler çoğunlukta.

Yani işin özü teşhis var ama tedavi maalesef!

‘Yarı profesyonel’ diye anılan ve Türk futboluna zerre katkısı olmayan bu lig her geçen gün daha da kötüye gidiyor!!.

PEKİ ÇARE NE OLMALI?

Çare bu ligin kaldırılıp yerine 4’ncü Lig’in kurulmasıdır.

Öncelikle 3’ncü Lig’de geçmiş yıllarda getirilen yaş kontenjanı kaldırılıp yaşı büyük oyuncu sayısı kısıtlanmıştı. Daha önceki yıllarda bu nedenle birçok futbolcu genç yaşta ya futbolu bıraktı veya BAL ya da yerel amatör dünyasına dönüş yaptılar.

Hem bu mağduriyeti ortadan kaldırır, hem de 4’üncü Lig’in çok daha yetiştirici ve kalitesini artırırsınız nasıl mı?

4’ncü Lig yine bölgesel olsun ve profesyonel sözleşmeler ile tesis edilsin. Kulüplere harcama limiti koyup oyuncu yaşı sınırını da 18-25 yaş ile sınırla ki profesyonel üst liglere oyuncu hazırlama ligi olsun.

Saçma sapan rezerv liglerle boşa uğraşılmamış olur hiç olmazsa.

Bu liglerde inanın tüm maçlarda profesyonel kulüp scoutları ile oyuncu izlemek için yerlerini alacaktır.

Profesyonel akademi liglerinde yaşı gelip üst tarafa çıkış yapamamış yüzlerce genç oyuncu için bu lig futbolcu havuzu olarak da kulüplere hizmet edecektir.

Bu lig için yetiştirme ücretlerini de biraz daha uygun tuttuğunuz zaman amaca daha çok katkı koyulacaktır.

Bu ligin hem gelirini hem de kalitesini artırmak içinde kulüplere garanti bütçe, tesis ve stat gibi şartlar koyduğumuzda zaten birçok sıradan takımda kendiliğinden elenmiş olacaktır.

Bu ligin müsabakalarını dönem dönem iddiaya alır ve kulüplere kendi altyapısından en çok oyuncu oynatma şartına ödül koyarsanız bu şekilde kulüplere de ciddi anlamda gelir sağlamış olacaksınız.

Bu planlama daha da geliştirilebilir tabii ki. En azından saçma sapan bir statüye kulüpleri kurban etmez. 2 ve 3’üncü profesyonel ligler gibi son 3 kalan hangi ilin takımı olursa olsun küme düşürür ve herkes de kaderine razı olur diye düşünüyorum.

Peki 4’üncü Lig’den düşenler kendi yerel liginde mücadelesine devam edecektir.

4’ncü Lig’e çıkmak ise şöyle olabilir. Kendi yerel amatör ligde şampiyon olan takım Play-Off oynar ve ilinde en üstte bitirir ise geçmişteki gibi diğer il kulüpleri ile Türkiye şampiyonları gruplarında mücadele ederek belirlenen sayıdaki başarılı olanları da diğer şartları da göz önünde bulundurarak 4’üncü Lig’e alabilirsiniz. 3’üncü Lig’den de düşeni 4’ncü Lig’in şartlarında altta indirir orada mücadele etmesi sağlanabilir.

Bütün bunlara bir de naklen yayın imkanı ve de geliri de sağlarsanız tadından yenmez. Bir gelişim ligi organize etmiş ve de BAL denilen ucube statülü örümcek tutmuş lig de kulüpleri çekişmekten kurtarmış olursunuz. Naçizane reçetemizdir, TFF yetkililerin dikkatine sunulur.

BAL acil 4’nci Lig olmalı, düşme ve yükselme 3’ncü Lig talimatlarına göre yapılmalı ve kimse mağdur olmamalı. 18’li 7 grup olarak uygulanmalı. Ligi son 4’te bitirenler 28 takım yerel lige düşmeli aynı şekilde tüm illerdeki yerel lig şampiyonları Play-Off’lardan 28 takım 4’ncü Lig’e yükselmeli. 4’ncü Ligi ilk 3 sırada bitirenler de Play-Off oynamalı. 12 takım da 3’ncü Lig’e yükseltilmeli.

Saygılarımla.