Pandeminin de etkisi ile son aylarda hatta bir, bir buçuk yıldır enflasyondaki yükseliş dikkat çekmekte. Bunun yanında gıda fiyatlarında enflasyonun çok çok daha üzerinde olan artışlar halkta büyük bir sıkıntıya neden olduğu gözlemleniyor. Tarlada bir buçuk, iki lira etmeyen sebzelerin meyvelerin market raflarında 10 liraya 15 liraya satılıyor olması sadece son bir iki yılın değil aslında son 7-8 yıllık bir sıkıntıydı ama pandemi dolayısıyla bu iyice öne çıkmaya başladı. Bunda daha fazla kar etmeye çalışan stokçu ve toptancıların yanı sıra aracı kurum tüccarların etkisinin olduğu kaçınılmaz. Bu durumdan üretici de muzdarip. Bu bağlamda belediyelerimize, belediyenin zabıta birimlerine önemli bir iş çıkmakta. Burada benim ilk öncelikli analizim iki buçuk yıldır bilhassa İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük şehirleri HDP desteği ile kazanmış olan CHP belediye başkanlarının bu konu ile ilgili fiyatlandırma mekanizmalarının kontrolü konusunda gevşek davrandıklarıdır. Sonuçta çok büyük oranda bu piyasalara fiyat anlamında yön veren şirketler İstanbul'da bulunmakta. Hem gıda sektöründe, hem temizlik, deterjan vs. sektöründe hem geri kalan hizmet sektöründe Türkiye'nin neredeyse yarıdan fazlasını İstanbul karşılamakta yön vermekte.

Deşifre edilmeli

Bu yüzden devletimizin bilhassa Ticaret Bakanlığı’nın bu denetimleri sadece belediyelerin tahakkümünde bırakmadan kendi kontrollerini yapmalarının uygun olacağı yönündedir. Sonuçta kabul edilebilecek bir kar üzerinden bu aracı kurumların, işletmelerin, insanların kazanç sağlamaları normaldir, helaldir de. Fakat bir üründen yüzde 100 kar etmek, 3 kat,4 kat kazanç elde etmek, kar etmek normal olmadığı gibi haramdır da. Bu konuda ulusal anlamda durum böyleyken Bursa genelinde mutlaka Büyükşehir Belediyemizin zabıta birimlerinin hem süpermarketlerde, hem diğer bütün AVM ve pazarlarda giriş çıkış fiyatları satış fiyatları üzerinden denetimleri göstermelik değil, hak hukuk baz alınarak yapılması stokçuların yanı sıra bunu kendilerine görev edinmiş kazanç yolu elde etmiş olan kişilerin, kurumların, deşifre edilmesi ve bu gidişatın düzeltilmesi gerekmekte. Yoksa bu gidişat iyi değil, gidilen yol yol değil.