Fırat Kalkanı adı bana bir tuhaf gelmişti...

Hala da öyle geliyor...

Kalkan genellikle savunma halinde kullanılan bir silahtır...

Ama bizim öyle savunmada falan olacak halimiz yok artık...

Ben ‘Fırat Harekatı’ demeyi tercih ediyorum...

Mehmetçik'in Fırat Harekatı, tüm dünyaya örnek oldu mu desek,

dosta güven düşmana korku mu saldı desek,ne dersek diyelim Amerika için, Ortadoğu ayarlarını gözden geçirmek için iyi bir sebep oldu.

Teröristler topluluğu PKK'ya, onların uzantısı PYD ve YPG'ye adeta sahip çıkan Amerika, şimdi bu tavrını gözden geçirmeye başladı...

Onlar için en büyük tehlike olan IŞİD'le 2 yıldır mücadele eden PKK ve PYD bir arpa boyu ilerleme kaydedemezken, TSK'nın desteklediği ÖSO birlikleri 12 günde tabiri yerindeyse daha kurşun atmadan CerablusAzez hattını birleştirdi...       

IŞİD'e karşı en önemli müttefik olarak PYD ve YPG'yi gören Amerika,  bu saatten sonra dengelerini korurken artık Türkiye'nin desteklediği ÖSO ile birlikte mi hareket eder, yoksa PYD ile mi...

Artık Amerika'nın her zaman yaptığı gibi son kullanma tarihi geçmiş PKK uzantısı PYD ve YPG ile hareket etmesi mümkün değildir...

Tabi ki 911 kilometrelik Suriye sınırımız sadece Azez ve Cerablus'tan hattından ibaret değil...

Türkiye'nin 'güvenli bölge isteği' uluslararası kamuoyunda kabul görürse, hazır Putin ile arayı düzeltmişken onu da yanımıza alırsak,

ki Erdoğan'la Çin'deki samimiyetleri ‘coni’leri fena kıskandırmıştı... Hatta kıskanma ötesi çatlatmıştı... Türkiye'siz bu topraklara rol biçmek artık imkansız hale gelecek.

Cerablus-Azez, hattından öteye gitmek ya da diğer tabirle Fırat'ın aşağısına gitme konusunda Amerika'nın bize maraza çıkartacağı muhakkaktır...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Hükümeti sanırım buna gerekli müdahaleyi yapacaktır...