Asrın illeti yeni tip koronavirüs sebebiyle dünya zor günlerden geçmeye devam ediyor. Şiddeti ve yayılımın etkisinin azalması hepimize yeniden umut veriyor.
Dünyayı derinden saran, sarsan ve kavurup yakan yeni tip virüs malum her şeyi alt üst etti. 

Ülke olarak yeni tip koronavirüsle tanışmamızın ve mücadele etmemizin 85. günü.

Peki, virüsün etkisi daha ne kadar sürer? 

Uzmanlar da bu konuda çaresiz ve net olarak hiç kimse bir şey diyemiyor.

Evet, aşamalı olarak normalleşme ve gevşeme evresine girdik ancak tedbirleri de elden bırakmamamız gerektiğini de ısrarla söylüyorlar.

Peki, uzmanların tavsiyelerine uyuyor muyuz bizler?

En önemli kurallar içinde yer alan sayısal ve sosyal mesafeye çoğunluk olarak uymamıza rağmen bazı şuursuzlar maalesef kurallara ve uyarılara uymuyorlar.

Normalleşme adına atılan adımlar ile yeniden işbaşı yapan sektörleri önceki gün hep beraber gördük ve şahit olduk çok şükür.

Temkinli davranan insanlar çoğunlukta olduğu gibi bazı umursamaz ve gamsız kişiler ise bana bir şey olmaz modunda ya da olursa sağlık sistemimizin iyi çalışmasına güvenerek şuursuz hareket etmeleri dikkatlerden kaçmadı.

Bu işin şakası olmadığını bir kez daha rakamlarla görelim.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından dün sabah tarafımıza gönderilen gündem bilgilendirme raporunda,  koronavirüs kaynaklı dünya genelinde bulaştığı kişi sayısı şimdilik 6 milyon 384 bin 205 kişi. 

Virüse yakalanan 2 milyon 920 bin 953 kişi iyileşti. 

Hayatını kaybedenlerin sayısı ise 377 bin 797 kişi.

Ülkemizde ise dün açıklanan verilere göre asrın ileti yeni tip koronavirüs sebebiyle yapılan toplam test sayısı 2,1 milyonu geçti. 

Vaka sayısı 165 bin 555. 

Toplam iyileşen hasta sayısı 130 bin.

Hayatını kaybedenler 4 bin 585 kişi. 

Evet, rakamları siz de çok rahat analiz edebilirsiniz. Bir insan hayatının ne kadar önemli olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.
En yakınınız, en sevdiğiniz ya da kendiniz bu asrın illetine yakalanacakmış gibi tedbirli olun. Temkinli olursak hem kendimizi hem de çevremizi korumuş oluruz.
Evet, çalışacağız, gayret edeceğiz, mücadele edeceğiz, üreteceğiz ve satacağız. Buna mecburuz. Temel ihtiyaçları ve gelecekteki zorunlu ihtiyaçlarımızı giderebilmek için daha çok çalışmak zorundayız.

Çalışırken hırs yapmadan dünyaya tapmadan çalışmak gerek.

Çalışırken ve yaşamı sürdürürken doğaya ve doğallığa hiç bir zarar vermeden çalışmak gerek.

Çalışırken hem kendimizin hem de çalışanlarımızın her türlü güvenliğini almak gerek. 

Çalışırken hem kendimizin hem çalışanlarımızın temel ihtiyaçlarını gidermek gerek. 

Çalışırken can dostlarımızı da unutmadan üzerimizde olan haklarını yerine getirerek çalışmak gerek. 

Çalışırken hayatı üçe bölmek gerek. 

Vaktin birini çalışarak, vaktin ikincisini uyuyarak diğer vaktimizde ise dinlenerek, spor yaparak, gezerek, bedenin ihtiyacı olan gıdalarımızı alarak, maddi ve manevi temizlik yaparak, okuyarak, izleyerek, dinleyerek, ibadet ederek, tefekkür, teşekkür ve şükür ederek hayatı sürdürmemiz gerek.

Keşke çevremizdeki insanların hepsi insan olsa!

Dünyadaki insanların hepsi insan olsa idi, acaba nasıl bir dünya olurdu diye düşünmek ve tefekkür etmek gerek.

Ya Rabbi! Hastalara şifa, dertlilere deva, borçlulara eda, sıkıntıda olanlara da ferahlık ver.

Selam ve dua ile...