Mübarek Ramazan ayında farz olan orucun 21. günündeyiz. Son on güne vardık çok şükür.

Ramazan ayının başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennem ateşinden kurtuluştur.

Asrın illeti yeni tip koronavirüs sebebiyle bu zor günlerde yaşadığımız küresel krizi maddi ve manevi olarak fırsata çevirmemiz için bu günleri iyi değerlendirmek gerek.

İslam’ın birinci ve ilk şartı Kelime-i Şehadet; "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü" demek.

Anlamı: "Ben şehadet ederim ki, Allah’tan başka ilah yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve resulüdür."

İslam’ın ikinci şartı: Namaz kılmak.

İslam’ın üçüncü şartı: Oruç tutmak.

İslam’ın dördüncü şartı: Zekat vermek.

İslam’ın beşinci şartı: Hacca gitmek.

Bugün sizleri, İslam dininin beş temel şartından birisi olan zekât hakkında bilgilendirmeye gayret edeceğim inşallah.

Lügatta zekât: Temizlik, artma, artış, arıtma, övgü ve bereket gibi manalara gelir.

Malları temizlediği için zekata’a, Zekâtül’emval; bedenleri temizlediği için de Zekâtül’fıtr denir.

Zekât, Hicretin ikinci yılında Ramazan orucunun farz ve fıtır sadakasının vacip kılınmasından sonra farz kılınmış.

Zekât zengin Müslümanların mallarında,  Allah (c.c.) fakir Müslümanlar için takdir, tayin, hak ve emrettiği bir vergidir.

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.): “Mallarınızı Zekât ile koruyunuz!” buyurmuştur.

Zekâtı maddi durumu iyi olan herkesin, her sene fakir ve muhtaçlara vermesi gerekiyor.

Kur'an-ı Kerim'de ‘zekât’ kelimesi 30 defa, 'sadaka' kelimesi 2 defa geçmekte, toplamda 32 defa zikredilmektedir.

Bakara suresi, 43. ayetinde: Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rüku edenlerle beraber rüku edin.

Tevbe süresinin 11. ayetinde: Fakat tevbe eder, namaz kılar ve zekât verirlerse, artık onlar dinde kardeşlerinizdir. Biz, bilen bir kavme ayetlerimizi böyle açıklıyoruz.

Kur’ân-ı Kerim’de zekâtın kimlere verileceği;

Tevbe süresinin 60. ayetinde: Sadakalar (zekâtlar) Allah’tan bir farz olarak ancak yoksullara, düşkünlere, (zekât toplayan) memurlara, gönülleri (İslam’a) ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın almaya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda olana, yolda kalana mahsustur. Allah, pek iyi bilendir, hikmet sahibidir.

Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. (Nahl/90)

Yardıma muhtaç insanlara yardımlarınızla yardımcı olun ve dualarına nail olun.

Mübarek Ramazan ayının sonunu beklemeden zekâtlarınızı, sadakalarınızı, fitre ve fidyelerinizi bir an önce gerçek ihtiyaç sahiplerine teslim etmek gerek.

İhtiyaç sahibi işsiz ve çaresiz işçilerimize yardımlarınızla yardımcı olmak gerek.

Bir Hadis-i şerifte: Her gün, her sabah iki Melek inip birisi, Ya Rab! Zekât ve sadakasını vererek malını harcayana, harcadığının yerine, yenisini ver” der.

Diğer Melek ise, “Ya Rab! Zekât ve sadaka hakkını ödemeyerek malını sıkana da, malının telefini ver’ der buyurmuştur.

Zekât, sosyal dengenin reçetesidir.

Zekât, Allah'ın verdiği servete teşekkür ve şükürdür.

Selam ve dua ile… Sağlıkla “evde” kalın.