Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2017 yılı doğum istatistiklerini 18 Mayıs 2018’de ölüm istatistiklerini de 7 Haziran 2018’de kamuoyu ile paylaşmıştı.

2017 yılında canlı doğan bebek sayısı 1 milyon 291 bin 55 oldu.

2017 yılında ölen kişi sayısı 425 bin 781 oldu.

Günlük ortalamaya vurursak her gün 3 bin 537 bebek hayata 'merhaba' demiş. 

Yine günlük ortalamaya göre her gün bin 166 kişi hayata veda etmiş.

Yani dakikada 2–3 doğum ve bebek sevinci demek.

Ölüm ise ortalama dakikada 1 kişi.

2016 yılına göre 2017 yılında 20 bin 840 kişi daha az doğum gerçekleşti.

2017 yılında canlı doğan bebeklerin yüzde 51,3’ü erkek, yüzde 48,7’si kız oldu.

Toplam doğurganlık hızının en yüksek olduğu il 2017 yılında 4,29 çocuk ile Şanlıurfa oldu. Bu ili 3,72 çocuk ile Şırnak, 3,6 çocuk ile Ağrı ve 3,39 çocuk ile Muş izledi.

Toplam doğurganlık hızının en düşük olduğu il ise 1,31 çocuk ile Gümüşhane oldu. Bu ili 1,45 çocuk ile Bartın, 1,46 çocuk ile Edirne ve 1,48 çocuk ile Zonguldak izledi.

2016 yılında ölüm sayısı 422 bin 726 iken 2017 yılında yüzde 0,7 artarak 425 bin 781 kişi oldu. Ölenlerin yüzde 54,7’sini erkekler, yüzde 45,3’ünü kadınlar oluşturdu. 

Bebek ölüm sayısı, 2016 yılında 13 bin 6 iken 2017 yılında 11 bin 849 oldu.

Bebek ölüm hızı illere göre incelendiğinde, 2017 yılında bebek ölüm hızının en yüksek olduğu il binde 17,2 ile Kilis oldu. Bu ili binde 16,7 ile Hakkari, binde 14,9 ile Muş ve binde 14,4 ile Şanlıurfa izledi. Bebek ölüm hızının en düşük olduğu il ise binde 4,6 ile Çankırı oldu. Bu ili binde 5,2 ile Eskişehir ve Karabük, binde 5,3 ile Amasya izledi.

Bebeklerin yüzde 64,4’ü bir ayını, yüzde 87,7’si beş ayını tamamlayamadan öldü. 

Bir ayını tamamlayamadan ölen bebeklerin oranı 2016 yılında yüzde 64,7 iken 2017 yılında yüzde 64,4 oldu. Ölen bebeklerin 2017 yılında yüzde 13,2’si ilk gün, yüzde 29,6’sı 1-6 günlükken, yüzde 21,6’sı ise 7-29 günlükken yaşamını yitirmiş. Ölen bebeklerden 1-4 aylıkken yaşamını yitirenlerin oranı ise yüzde 23,3 oldu.

Doğumdan sonraki beş yıl içinde ölme olasılığını ifade eden beş yaş altı ölüm hızı, 2016 yılında binde 12,1 iken 2017 yılında binde 11,2 oldu.

İntihar sayısı 2017 yılında yüzde 3,9 azaldı.

Ölümle sonuçlanan intihar sayısı 2016 yılında 3 bin 193 iken 2017 yılında yüzde 3,9 azalarak 3 bin 69 kişi oldu. İntihar edenlerin yüzde 77,2’sini erkekler, yüzde 22,8’ini ise kadınlar oluşturdu.

Hem doğum hem de ölüm rakamlarını ortaya koyduk. Amaç bilgilendirmek ve bilinçlenmeye vesile olmaktır. 

Elbette erken ölüm sebepleri araştırılmalı, yine ölüm rakamları içinde trafik kazalarındaki ölüm sayıları ve sebepleri uzmanlarca ciddi bir şekilde irdelenip sorun ve çözümlerini masaya yatırılmalı.

Yine intihar vakaların sebepleri araştırılmalı.

Yanlış teşhis ve yanlış tedavi sonucu ölümlerin önüne geçilmeli.

Bebek ve masum insanların katillerine çok ayrı bir yer açmak gerekiyor şüphesiz.

Toplumun ve de özellikle acılı mağdur insanların mutlaka vicdanları rahat ettirilmeli.

Ateş düştüğü yeri yakar... Kimse idam için modern olmayan cahilliye cezası demeye kalkmasın... Allah kimsenin başına vermesin ama sizin başınıza böyle bir olay geldiğinde ne düşünüyorsanız başkasının çocuğu içinde aynısını düşünün...

Anlık çözümler değil gerçekçi ve adil çözümler olmalı.

Bir taraftan da çok yönlü araştırma yaparak öncelikle suçu engelleme çalışmalarına yer vermeliyiz, kafa yormalıyız. Suç işleme bataklıkları kurutulmalı ve yemyeşil bir hale getirebiliriz. Yeter ki samimi olalım ve isteyelim.

Yanlış yanlışla düzelmez.

Cezalar da ağır olacak ve uygulanacak, toplum bilincini artırmak, güvenlik tedbirleri artırmak, her yaşta her ortamda insan olma sıfatı öğretilecek. İnsan, hayvan, doğa sevgisi ve inanç olacak.

Şüphesiz ki ‘Her nefis ölümü tadacaktır.’ 

Tadacaktır da sebebi böyle sapıkça olmasın...

Ne diyelim halk dilinde olduğu gibi Allah (c.c.) sıralı ve hayırlı ölümler nasip etsin.