Susacak mıyız?

Yoksa doğru bildiklerimizi yazacak mıyız?

Sessiz mi kalacağız?

Yoksa sesimizi yükseltecek miyiz?

Yazıyı okuyanlardan bir kısım çok kızacak.

Ama eminiz ki temiz kaliteciler alkış tutacak…

Kızanlar, haram kazananlardır.

Ama hakkaniyetle kazananlar kızmaz, hakkı gözetenler kızmaz, haklı olanlar kızmaz!

Konuya girelim…

Bizim ülkemizde, genelde de her alanda belge, sertifika, rapor satışı bütün hızıyla devam ediyor.

 

“Bul karayı, al parayı” işleminden daha risksiz, “Ver parayı, al belgeyi” anlayışı hız kesmedi.

Belge ihtiyacın mı var, senin birilerini aramana gerek yok, onlar seni hemen buluyorlar. Şık şak, tik tak, işlem tamam.

Akreditasyon kurallarıymış, etik değerlermiş hak getire, sen paradan bahset. Paradan bahset diyoruz da, öyle yüksek bedeller de değil, patates fiyatına belgelendirme işlemi…

Burada işini dürüstçe yapan, akreditasyon kurallarına uygun hareket eden kuruluşları tenzih ediyoruz.

Özellikle mensubu olduğumuz ve işini kamu sorumluluğu çerçevesinde yapan TSE’yi de alkışlıyoruz.

 

Elbette TSE’nin eleştirilecek tarafları vardır, bunları da dile getirmenizi ve TSE’ye iletmenizi bekliyoruz!

Konumuz belge satışı.

Belgelendirme işlemini yürüten bir kısım kuruluşlar maalesef bu işin suyunu çıkardı.

Onlar para kazanıyor ama kalite yara alıyor.

Onlar para kazanıyor, özellikle KOBİLER kaliteye yanlış yerden başlıyorlar ve ülkemizin kaynakları israf ediliyor.

Yıllardır bu konuyu gündeme getiriyoruz, yıllardır yırtınıyoruz, yıllardır birileri bize kızıyor, yıllardır birileri bizi alkışlıyor.

Ama ortada sadece kızanların kuru sesi ve alkış sesinden başka bir şey yok.

 

Kirli çark aynen devam ediyor. Satan satıyor, alan alıyor!

Buradan artık çözümü dile getirmek istiyoruz.

Yönetim sistemlerinde belgelendirme boyutu kaldırılmalıdır. “Beyan boyutu” getirilmelidir. Şimdi birileri celallenecek!

Firmaları müşteriler denetleyecek…

Ana firmalar, tedarikçilerini denetleyecek…

Örnek verelim, siz nihai ürün için ara girdi ürün alacaksınız, o kuruluşu siz denetleyeceksiniz. Beyan etmiş olduğu yönetim sistemlerine uygunluğun kontrolünü ana firma olarak siz yapacaksınız.

Şimdi birileri köpürecek, durun hemen dalgalanmayın, bu tetkikler, kurumsal firmalar tarafından zaten yapılıyor. Bizim istediğimiz herkes tarafından yapılması ve belgelendirme kuruluşlarının uygunsuzluklarının ortadan kalkmasını sağlamak, haksız rekabetin önüne geçilmesi ve israfın engellenmesidir.

 

Belgelendirme kuruluşları ne yapacak?

Yol gösterecek. Sistemin standarda uygun olarak kurulmasını sağlayacak ve ara da satış işlemini yapan “patatesçileri” ortadan kaldıracak.

Bilinmeli ki, Yönetim sistemleri belgesi ürünün kalitesini temsil etmez. Ürünün kalitesi standarda uygunluktur ve onun adı da “TSE Uygunluk Belgesidir”

 

Bu konu üzerinde yıllardır yapmış olduğumuz çalışmalardan edinmiş olduğumuz veriler şunu göstermiştir ki, bu alanda haksız rekabet oldukça fazladır ve durumdan özellikle işini ciddi yapan sanayici rahatsızdır.

Siz gayret ediyorsunuz, masraf ediyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz, sistem kuruyorsunuz.

Birileri para ile sizinle eşdeğer belgeyi alıyor. Onun da belgesi var, sizin de belgeniz var. Para ile belge satın alan kuruluşlar batıyor, örnekleri var.

Celallenenler bilsin ki; batan her kuruluş bu ülkenin değeri ve kaybedilen mevziisidir.

Kaliteyi kaybediyoruz…

Mevziiyi kaybediyoruz…

Geleceği kaybediyoruz…

Ve satılık insanlar belge satıyorlar!