"Bizim Doktor" dedik de, öyle bizim mahallenin, bizim akrabanın, bizim şehrin, bizim kesimin, bir kısmın Doktoru değil bu Doktor...

Bu milletin Doktoru!

Kralın adamı değil, adamın kralı olan bir Doktor!

Vatan ve millet sevdalısı, sevdiğimiz, saygı duyduğumuz, ilmine, bilgisine inandığımız bir Doktor!

Doktor Hüseyin KURT, diyor ki;

" Tam 17 aydır..

Millet esnek mesaide iken, biz full çalıştık..

Kronik hasta evde kalsın dediler, sağlık çalışanları hariç oldu, çalıştık.

Gebeler izinli dediler,sağlıkçıyı gebeden saydıramadık, çalıştık.

Tam kapanma dediler,biz hep açık kaldık, çalıştık

Yetmedi cumartesi pazar da hasta takibi yaptık, çalıştık.

Dezenfektan,maske ve benzeri bir çok şeyi çoğu zaman cebimizden aldık, çalıştık..

Corona temaslı olanlar evde izlemde iken, siz zaten temaslının kralısınız, çalışın dediler, çalıştık.

Corona olduk,dinlenmeden, çalıştık.

Test pozitif çıkarsa işler aksar diye çoğu zaman test olmadan, çalıştık..

Millet corona var diye cam duvarlar arkasından hizmet verirken,bizler hastayla haşır neşir olduk, çalıştık.

Çocuklarımıza sevdiklerimize  bulaşmasın diye onlara uzaktan baktık,sarılamadık,oteller de kaldık, çalıştık.

AVM ye bile HES kodu olmadan girilmezken,sağlık kurumlarına kontrolsüz girildi, oralarda çalıştık..

Çalışırken corona olup vefat edenlerimize şehitlik verilsin,çoluk çocuğu mağdur olmasın dedik,olmaz dediler,illiyet bağı aradılar,öldük, çalıştık.

Bari ortamda şiddet olmasın,yasa çıkarın dedik,etliye sütlüye dokunmayan yasa çıkarıldı,dövüldük,bıçaklandık,çalıştık.

Nöbetlerde 3 zeytin,bir parça peynir,solmuş marullu sandviçle çalıştık.

Nöbet sonrası,gece yarısı,eve ulaşmak için yürüdük, çalıştık.

Her akşam eve gittiğimizde, ayrı masalarda yemek yedik, çalıştık.

Corona'dan korkup apartman girişlerine ilan asıp girmeyin diye uyardılar,onların da hastalarına baktık, çalıştık.

Yorulduk,dinlenelim izin alalım dedik, savaştayız izin yok dediler,  çalıştık.

Artık gücüm kalmadı,emekli olmak istiyoruz dedik,size ihtiyacımız var dediler, çalıştık.

Aşı önce size dediler sevindik,eşlerimize aşı yaptırabilmek için epeyce uğraştık bekledik, çalıştık

Aşı var dediler sevindik,milleti aşılamak için canla başla çalıştık, çalışıyoruz..

Sağ olun üç akşam alkışlattınız, alkışlandık, o gazla da çalıştık.

Hakkınız ödenmez dediniz,gerçekten de ödenmediğini öğrettiniz,ödemediniz,  çalıştık.

Evet! Dünya ile birlikte ülkemizde zor zamanlardan geçiyor.

Bizler elbette çalışacağız,bu mücadelenin en ön saflarında yer aldık,alacağız,bundan asla imtina etmeyiz.

Ama sizlerden ricam bir daha ''hakkınız ödenmez'' demeyin lütfen.

Ve hak ettiğimiz hakkımızı ödeyin.

Sadece maddi değil,  özlük hakları,şiddetin önlenmesi.

Ve biraz da mesleki onurumuzu koruyacak tedbirler lütfen..

Saygılarımla..."

Bizim Doktorun dedikleri bunlar.

Ve biz, bizim Doktorun bu sesinin duyulacak olduğuna, gereğinin yapılacak olduğuna inanıyoruz.

***

DÜĞÜN ARASI KALİTE SOHBETİ

TSE'den mesai arkadaşımız Mehmet HÜSREV'in kızı Feride ile Faruk'un düğününe katılmak için İstanbul'daydık.

TSE Başkanımız Prof. Dr. Adem ŞAHİN ile karşılaştık.

Ve nikah töreninden sonra, sohbet etme imkanı bulduk.

Uzun yıllar Sanayi Bakanlığı Müsteşarlığı ve Rektörlük görevlerinden sonra, TSE Başkanlığı görevini yürüten başkanımız ile düğün arası yapmış olduğumuz sohbete katılan TSE'deki mesai arkadaşlarımız, sohbet sonrası şöyle diyorlardı;

"Ülkenin ve TSE'nin geleceğine umutla bakıyoruz."

Arkadaşımız Mehmet Hüsrev'in kızı, kızımız Feride ve oğlumuz Faruk'a ömür boyu mutluluklar ve iki cihan sadedi diliyoruz.

"Allah mesut etsin" diyoruz.