Berat gecesi ile ilgili Hz. Peygamber’in; “Allah Teâlâ -rahmetiyle- şâbanın on beşinci gecesi dünya semasında tecelli eder ve Kelb kabilesi koyunlarının kılları sayısından daha fazla kişiyi bağışlar” buyurduğu rivayet edilmiştir. Yüce Rabbimiz Duhan Suresinde Kuran-ı Kerim’in mübarek bir gecede indirildiğini bildirmektedir. Müfessirler bu mübarek gecenin Kuran-ı Kerim’in Levhi Mahfuzdan dünya semasına bir defada inzal olduğu gece olduğunu ifade etmektedir. Kadir Suresinde ise yeryüzüne  ilk defa ayetlerin kadir gecesi nazil olduğu, inmeye başladığı ifade edilmektedir. Bu vesile ile berat gecesi toplumumuzda kurtuluşumuza vesile olacak salih amellerin işleneceği bir gece olarak kabul edilmektedir. Bu mübarek geceye ulaştığımızda yapacağımız en güzel ibadetlerden bir tanesi de tevbe etmektir. 

Tevbe hem işlenilen günahların affı için bir yakarış, hem de kulun kendi acziyetinin bir ifadesi olarak rabbimize bir niyazımızdır. Tevbe sadece dilin söylediği bir söz değil, kalbin idrak ettiği , aklın şuuruna vardığı, bundan sonraki yaşamımıza etki eden bir davranış biçimidir. Rabbimiz günahlarımız için tevbe etmemiz gerektiğini bizlere bir çok ayeti kerimede bildirdiği gibi Nasr suresinde verilen müjdenin ardından da tevbe etmemizi buyurarak rabbimizin lutfuna mazhar olunduğunda da tevbe edilmesini istemesi, tevbenin kişinin Rabbine acziyetinin, kurbiyyetinin ve azgınlaşmaya yönelmemesinin bir ifadesi olduğu bildirilmektedir. 

Tevbe hususunda Hz. Ömer ile ilgili anlatılan bir kıssa bizim için güzel bir örnektir: Hz. Ömer bir gün Rasulullah’ın kabrini ziyaret eder. Kabrin önünde bir bedevinin duasını işitir ve dinlemeye başlar. 

Bedevi: Ya Rabbi! Burada yatan senin habibin ben de senin kulunum Şeytan ise senin düşmanındır. Eğer beni bağışlarsan habibin sevinir, kulun kurtulur şeytan ise üzülür. Beni eğer bağışlamazsan habibin üzülür, düşmanın şeytan sevinir, kulun ise helak olur. Ya Rabbi! Sen habibini üzmekten, düşmanını sevindirmekten, kulunu helak etmekten daha cömertsin. 
 Ya Rabbi! Araplar arasında asil insanlar vefat ettiklerinde kabri başında kölesini azat etme geleneği vardır. İşte alemlerin efendisi vefat etti. Kabri başında beni cehennemden azat et... Hz. Ömer: “Ya Rabbi bu bedevinin senden istediğini ben de istiyorum” diye bağırır. 

Kıssa da da ifade edildiği gibi rabbimizin affına nail olabilmek için içimizden gelen bir istek ve rabbimizin rızasını kazabileceğimiz gayretler içinde olmamız, hem gecemizi hayırla geçirmemize vesile olacak, hem de makbul bir tevbe ile inşallah günahlarımızdan arınmış olacağız. 
Rabbim cümlemizi gecemizi makbul bir tevbe ile beratına eren kullarından eylesin.