Perakende sektörünün son halkası olan mağazacılığa hatırı sayılır yılını vermiş biri olarak bugün satış danışmanlarının rolüne ve önemine değinmek istiyorum. 

Mağazada satışı ‘satış danışmanı yönetir’!  

Mağazada müşteri ürünle birlikte hizmete de önemli derecede ihtiyaç duyan kişidir. 

Bu durumda bir hizmet anı içinde satış danışmanın da en önemli görevi müşteriyi anlamaktır. 

-Müşterinin;

-Ne düşündüğünü anlamak

-Nelerden hoşlandığını anlamak

-Hangi renkleri sevdiğini anlamak 

-Satın alma ihtiyaç düzeyini ve istekliliğini anlamak 

-Tarz ve stilinden yola çıkarak mevcut hangi ürünlerden hoşlanabileceğini anlamak

Bunlara ilaveten ek olarak bir sürü madde sıralanabilir. 

Kısaca mağazada bir satış danışmanı ‘çok şeyin’ ötesindedir, neredeyse ‘her şeydir’

Bir satış danışmanı mağazada markanızın temsilcisidir. Diyeceğim o ki, Satış Danışmanınız asık yüzlü ise markanız ‘asık yüzlü’dür, güler yüzlü ise markanızda ‘güler yüzlüdür’.

Satış Danışmanı mağazada müşteriler için ‘mutluluk üreten’ bir sanatçıdır. 

 

- Nezaket

- Yardıma gönüllü çalışma

- Süratli ve etkili hizmet

- Müşteriyi doğru bilgilendirme

- Güven veren iletişimle hizmet

- Müşteri ihtiyaç duyduğunda yanında olmak

- Müşteri mağazadan içeri girer girmez onu fark etmek ve selamlamak

- Müşteriye gereken ilgiyi esirgemeden göstermek

- Olumlu ve çözüm üreten yaklaşımlar geliştirmek

- Beklentilerinin sadece karşılanması değil, aşılması

Müşterinin gereksinimlerini çözmek ve müşteriyi satış iletişim sürecinde anlamak ve okumak bugün başlı başına bir uzmanlık alanıdır. Burada bu anlama süreci çok farklı disiplin süreçlerinden beslenir.

İletişim, psikoloji, sosyoloji, antropoloji, edebiyat, matematik, sanat, estetik…

Bir düşünün bu kadar rol biçilmiş bir mesleği icra edenlere sürekli bir eğitim yatırımı şart değil midir?

Hem onların kariyer yolculuğu hem de mağazacılık vizyonu için şart. Unutmayalım ki insana yapılan yatırım en büyük yatırım olmakla birlikte geleceğe yapılan bir yatırımdır.