Çoğu insanın tahammülü kalmadı. Bir yılı aşkın bir süredir dünyanın üstüne kara bulut misali çöken ve milyonlarca insanı alıp götüren adını bile anarken tüylerimiz diken diken olan bu 'corana' belası insanların ruh halini de iyice kötü yönde etkilemeye son hızı ile devam ediyor. Tüm uyarılara rağmen bazı insanlarımız bildiğini okumaya devam ederek bu belaya adeta davetiye çıkarırken bizler de her akşam artık korka korka TV başında günlük vaka ve ölü sayılarını bekler hale geldik. 17 günlük tam kapanmanın ardından, geleceğin nasıl olacağını bu pandemi sonrasını düşünemez hale geldik. Ruh hali tamamen yıpranmış insanlarımız artık ne yapacaklarını geleceğe nasıl bakacaklarına karar veremez hale geldiler.

Düşünün son yaşanan ve ülkemizi yasa boğan İzmir depreminin ardından hayatlarını kaybeden yüzlerce vatandaşımızın ardından döktüğümüz gözyaşını şimdi bu corana belasından hayatlarını kaybeden vatandaşlarımızın ardından dökemez hale geldik. Bu beladan kurtulabilmek için daha ne kadar ve nereye kadar tam kapanmaya ihtiyacımız var? Buna benzer bir çok sorular insanların beyinlerinde her geçen gün artarak devam ediyor. Ama biz yinede umudumuzu kaybetmeyelim.

Merih Keçe'nin dediği gibi;

Çoğumuz hafiften darlanmaya başladık.

Ve bu çok normal...

Sakın ola ki;

Kendinizde ya da çevrenizde

Kabahat aramayın.

Birdenbire evlere kapanmak,

Endişeyle yaşamak

Tüm rutinlerimizi değiştirdi,

Hayatımızı alt üst etti...

Çocuğu olanlar,

İş hayatı olan,

Dükkânını açamayanlar,

Öğrenciler...

Herkesin alışkanlıkları değişti.

Ama tüm dünya değişiyor

Ve yalnız değilsiniz.

Hepimiz aynı durumdayız

Ve dayanmak zorundayız.

En dar zamanlarda unutmamalıyız ki,

Bizden daha zor durumda olanlar var!

Ve...

Hayat,

"NEFES" alabilenler için

Hâlâ fırsatlar sunuyor.

Kıymetini bilelim!

 

Günün Sözü :

Bir gün umudunuz kırılırsa;

Sağlam kalan yerinden,

UMUT etmeye devam edin.

Umut her şeydir...