Sevgili Kardeşim Mehmet Gerçeksi gibi çektirdiğimiz bir fotoğrafım yoktu ama Zeki Müren’in sohbetinde bulunma şerefine mazhar olmuş şanslı insanlardanım. Fotoğraf neden yok konusuna gelince Bursa’da özel otomobil ve fotoğraf makineleri sahiplerinin parmakla gösterildiği zamanlarda benim bahtıma Çekirge’de otel katipliği düşmüştü.
Zeki Müren her şeyi ile özel insandı. Kişisel anlamda giyimiyle, kuşamıyla, yaşantısıyla, zevkleri ile aykırı olarak değerlendirilecek kadar dönemlerde yaşamanın azabını çekti. O günlerde dudak uçuklatan sahne giysilerinin son on yılda sokak kıyafeti olduğunu gördüğümüzde onun en modacıdan daha modacı olduğuna bir kez daha inandık.
Bursalı olarak bir gün olsun onun gizemli özel yaşamı üzerinden hepimize Bursalılık sıfatı yapıştıranlardan üzerime bir şey alınmadım. Asıl koyunların kekiğin olduğu yere geldiğini bilenlerdenim.
24 Eylül onun ölüm yıldönümüydü. Onun ölümü bile sıra dışı oldu. Dimdik geldi ve dimdik gitti.
Zeki Müren sadece güzel sesli bir şarkıcı değildi.
O bir ressamdı…
Tuvallere en güzel resimleri çizecek kadar yetenekli bir okullu (DGSA) idi.
O bir şairdi…
Bıldırcın Yağmuru kitabını dolduracak kadar şiirleri vardı.
O bir bestekardı…
Türk Sanat Müziğine “Zehretme Hayatı” sayısız besteler kazandırmıştı.
O bir moda dehasıydı…
Kendi tasarımlar olan sıra dışı sahne kostümleri bütün dünyada belki de ilk denemelerdi.
O bir Tiyatro Sanatçısıydı…
Çay ve Sempati tiyatro oyununun başrol karakteriydi.
O bir film yıldızıydı…
Onlarca film çevirmiş ve kendi dublajını kendisi yapacak kadar iddialı ve yetenekli bir sinema sanatçısıydı.
O bir radyo program sanatçısıydı…
“Kulağınız bende gözünüz yolda olsun sevgili dinleyicilerim” diye başladığı radyo programında mükemmel Türkçesi ve diksiyonu ile doyumsuz programlar yapan bir söz ustasıydı.
Kelek dünya insanı bütün bunları görmez “Bursalı” ile “Tren tren öpsün seni Zeki Müren”arasında içinde beyin olmayan kafasını sıkıştırıp kalmıştı.
Hele bir de giderken bıraktığı servetini TEV İle TSK Vakfına bağışlayarak öyle bir iş yaptı ki bütün sıfatlarına “Adam gibi giden Zeki Müren’i” ekledi.
Herkesi hak ettiği yerinden öptü ve gitti.
