Biz hep demiyor’muyuz inovasyon yapalım, AR-GE yapalım, beyin göçünü önleyelim. Hatta tersine çevirelim. Türkiye’nin rekabet üstünlüğü ancak böyle sağlanabilir.

15 yıl ABD’de kaldıktan sonra Türkiye’ye dönen Prof Dr Özgür Demirtaş da tersine göçün önemli bir parçası. Şimdilerde Sabancı Üniversitesi Finans Kürsüsü Başkanı.

Önceki akşamda İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İşadamları Derneği (İMSİAD) tarafından düzenlenen ekonomi buluşmalarının konuğu oldu.

Türk ekonomisinin artılarını eksilerini rakamlarla ortaya koydu. İnşaat sektörüne ilişkin ilginç bir ifade kullandı.

Ülkelerin sadece inşaat sektörüne dayalı gelişmesinin mümkün olmadığını, inşaat firmalarının da mutlaka başka alanlarda katma değer üretmeleri gerektiği görüşünü savundu.

 Ülkenin geleceğinin markalaşmadan katma değerli üretimden inovasyondan geçtiğini anlattı ve tüm bumların da temelinde de eğitimin yattığını vurguladı. Ayrıca beyin göçünün önlenmesini hatta tersine göçün önemine işaret etti. Ve kaliteli eğitimin altını çizdi

İMSİAD Başkanı Adil Gökçadır da faaliyetleri anlattı.

Gecede biraz sanki Özgür Demirtaş bereketi vardı gibi geldi bana.

Kırat neden ‘hayır’ diyor

Hayır cephesine katılan Demokrat Parti (DP) Bursa İl Teşkilat Başkanı Mümin Tenekeci ve Basından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Yaşar Yanıklar ziyaretime gelerek hem bu gün Efehan Otel’de düzenledikleri toplantıya davet ettiler, hem de neden hayır dediklerini anlattılar.

İşte tenekecinin sözleri:

 “ 16 Nisan da Türkiye için bir dönüm noktası olabilecek anayasa değişikliği paketiyle karşı karşıya kalacağız. Bu referandumun Recep Tayyip Erdoğan ya da Kemal Kılıçdaroğlu veya Ak Parti, CHP, MHP, DP meselesi değil. Bu ülkenin bekası meselesidir. Anayasa değişikliğinin içinde bulunduğu maddeler Türkiye’nin hayrına değil. Bu yüzden hayır diyoruz ve samimiyiz. Bir ülkenin kaderi bir kişinin iki dudağı arasına bırakılamaz.  Hele gözünü muasır medeniyete çeviren çağdaş demokratik laik Türkiye cumhuriyeti gibi bir ülke için asla kabul edilemez. Bir kişinin bu denli denetimsiz yetkilerle donatılması halinde telafisi mümkün olmayan sorunlar açar” diyor.

Bursa’nın başarısı

Tenekeci, Türkiye Cumhuriyetin en köklü ikinci partisi olarak kurucu değerlere sahip çıktıklarını, o dönemde de, şimdide tek adam sistemine karşı çıktıklarını vurguladı.

Bu arada verilen bilgiye göre; DP siyasi tarihinde Bursa delegasyonu ilk kez 11 kişiyle genel merkez kurullarında temsil hakkı elde etti.

Kutluyorum.