Son günlerde, internette değerli sınıf arkadaşım Sabih Kanadoğlu’nun bir yazısı,CHP’nin  halkın iradesiyle değil; askerin muhtırasıyla iktidara gelmesine  alışmış dostlarımız, buna yeni bir muhtıra karakteri izafe ederek, büyük bir coşkuyla paylaşıp duruyor.

“Yeni Anayasa Ve Başkanlık Heveslilerine  Sabih Kanadoğlu' Ndan Uyarı !

* Kimse kendi kendine gelin-güvey olmasın.

** YENİ ANAYASA **

Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun Yeni Anayasa konusundaki görüşleri:

1. Bu meclis dört yıl için yasama yetkisi almıştır.

2. Meclis üyeleri mevcut anayasaya sadakat yemini etmiştir.

3. 1. ve 2. Maddede belirtilen nedenlerle bu meclisin bir yeni anayasa yapma yetkisi yoktur.

4. Yeni bir anayasa yapma şartları oluşturmak için,

a. Evvela halkın yeni bir anayasa isteyip istemediği referanduma sunulur.

b. Nitelikli çoğunlukla kabul edildiği takdirde barajsız bir seçimle bir kurucu meclis oluşturulur”

İzninizle bu konuda fikrimi sunmak istiyorum.

- 1) Yapılan Anayasanın bazı maddelerinin değişikliğidir. Yeni bir Anayasa yapılmamaktadır.

- 2) 4 yıl için seçilen meclisler, Atatürk zamanından beri defalarca anayasanın muhtelif maddelerini değiştirmiştir.

Buna CHP' nin5 Şubat 1937 ‘de,“Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, İnkılâpçılık, Halkçılık, Laiklik, Devletçilik “olarak bilinen 6 ilkesinin  anayasa maddeleri haline getirilmesi dahildir.

- 3) Bir önceki dönem,  dört parti, dört yıl için seçildiklerine aldırış etmeksizin,  yeni bir anayasa yapmak için mecliste bir araya gelmişler,  yeni anayasanın 60 madde konusunda anlaşmışlardır.

Not : Bu müzakereler, CHP’nin “ Başkanlık sisteminden vazgeçtiğinizi açıklayınız “ demesi ve seçimlerin yaklaşması  dolayısıyla sonuçsuz kalmış, ama, seçmene iktidar ve muhalefetin mevcut anayasanın değişmesi ve yeni bir anayasa yapılması gerektiğini düşündükleri mesajını vermiştir.

- 4) 15 Temmuz’dan sonra da muhalefet partileri öz veri göstererek  bir araya gelmiş ve dört sene için seçildiklerine aldırış etmeksizin,  anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesinde mutabık kalmışlardır.

Not: Bu sonuncusu, MHP' nin manevrası ile iktidara daha geniş bir manevra sahası açtığından akim kalmıştır.

Bu parlamentonun iki döneminin de Sabih beyin görüşünü reddetmesidir.

-5 ) Ak Parti, seçim beyannamesinde ve seçim propagandası esnasında , anayasayı değiştireceğini söylemiş, siyaset diliyle, halktan icazet almıştır.

Kurucu meclisler, sadece darbeler sonunda kurulur.

- 6) Atatürk, o şartlarda bile, Osmanlı’ nın son Meclis- i Mebusanı mensuplarınıAnkara' ya dâvet etmiş, bu meclisle Cumhuriyeti ve Cumhuriyet’in vazgeçilmezlerini tesis etmiş, kurucu meclis kurmayı düşünmemiştir.

- 7) Sabih bey, 367 ( Karar nisabı, içtima nisabıdır) diye bir şey icat etmeseydi, CHP bunu anayasa mahkemesine götürmese ve Deniz Baykal o dönem Anayasa Mahkemesini bu konuda tehdit etmeseydi.

Şimdi, başkanlık sistemini tartışmayacaktık.

-5) Ben iki turlu, dar bölgeli seçimle de keyfiliğe karşı itirazı güçlendirilenbir parlâmentoya  sahip, “Başkanlık Sistemini”1965' ten beri savunuyorum.

Bugün mecliste tartışılan yarım yamalak değişiklik taslağını değil.

Bugün yapılmak istenenin de, ülkeme faydalı olmayacağını  söylüyorum.