15 Temmuz 2016 gecesi ülke olarak tarihimizin en alçak en hain darbe girişimini yaşadık. Bu darbeyi organize eden alçaklara karşı onurlu bir duruş sergileyen fedakarlık ve kahramanlıklarla bütün dünyaya mükemmel bir vatanseverlik örneği canı pahasına ortaya koyan Türk milletine mensubu olmakla gurur duyuyorum.

 

Devletimiz darbe girişiminin bastırılmasını takiben FETÖ/PDY yapılanmasına karşı başlatılan operasyonlar sürüyor.

 

İlber Ortaylı Hocamız; “Kardeşi Genelkurmay Başkanı’nı esir alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı görevine devam ediyor…

Üç dakika içerisinde derdest edilip esir alınan Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları görevlerine devam ediyor…

Lakin kardeşinin şehit edilmesine karşı tepkisini gerçekleri haykırarak dile getiren Yarbay Mehmet Akan ordudan ihraç ediliyor…

İşte bunların gerçek yüzü!..

Hakikatten çok yüzsüzler ve utanma sıkılma nedir bilmiyorlar!..” diyor internetteki hesabından.

 

MHP Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ,“FETÖ’cü diye ülkücüler atılıyor, FETÖ’cülerinyerlerine 'Menzinciler' alınıyor ”diyor. Özdağ, ilgilileri “Siz FETÖ’cüye FETÖ’cü tespit etme imkânı verirseniz kesinlikle diğer FETÖ’cülerin adlarını değil olmayanların adlarını verecek ve onları tasfiye ettirecektir” diye uyarıyor.

 

FETÖ, soruşturması kapsamında açığa alınan, meslekten el çektirilen insanlarımız intihar ediyorlar.
 

Yaşadığımız süreçte “At izi, it izine” karıştırılıp, beyinler bulandırılıyor. Doğruların içerisine, yanlışlar gizlenip, kavram kargaşası yaratılıyor.

 

Beyinlerin durulması, tehdidin nereden geldiğini, düşmanın kim olduğunu ayırt edebilmemiz için geçmişimizi bilmemiz, bunun içinde okumamız gerekiyor.

 

Okumayı ve yazmayı seven bir millet değiliz. Okumadığımız için de geçmişimizi de çok iyi bilmiyoruz. Bildiklerimiz ise, daha çok; hurafelere, efsanelere ve bir takım hikayelere dayanıyor.

 

“Geçmişi bilmeden, anlamadan, geleceğe yelken açılmaz”,“Geçmişi olmayanın geleceği olmaz” sözleri tarih bilincinin önemini çok güzel bir şekilde anlatmaktadır.

Büyük önder Atatürkde, “Tarih yazmak, yapmak kadar önemlidir” diyerek, tarih biliminin önemini vurgulamış ve mirasının bir bölümünü kurduğu, Türk Tarih Kurumu’na bırakmıştır.

Çünkü bir milleti millet yapan en önemli değerlerden bir de ortak tarih bilincidir.Tarih bilinci, hainleri ve hainlikleri görmemizi kolaylaştırır.

 

Türkiye Cumhuriyeti de kolay kurulmadı. Batılı emperyalistlere ve içimizdeki hainlere karşı verdiğimiz, topyekun bir “Kurtuluş Savaşı” sonucu, yıkılmış, yakılmış, parçalanmış bir imparatorluğun külleri üzerine kuruldu.

Bugün Atatürk önderliğinde kurulan 90 yıllıkcumhuriyetimiz, tehlike altındadır. Cumhuriyetimizi yıkmak için iç ve dış düşmanlarımız, olabildiğince yoğun bir çalışma içindeler. Türk milleti olarak tehdit algılamamız ya zayıf, yada hiç yok. Bilerek veya bilmeyerek hainliklere göz yumup, görmemezlikten gelmek, başka hainliklere imkan yaratır ki, buda hainlerle aynı safta olmak anlamına gelir.

 

Cumhurbaşkanımız Çin’den gelirken uçakta gazetecilere FETÖ’cülere karşı yürütülen operasyonlarla ilgili “ At izi it izine karıştı” demiş.

Şair de;

 

At izi, it izi

At izine... İt izi! 
Niye karıştırdın? 
At izine, it izini... 

Yollarım vardı uzun ve ince... 
Çoğu zaman güneş ufka değince; 
Yürüyüşlerim doğru ve aheste, 
Şimdi kulağımda ilk duyulan bir beste! 

Hâlâ yürüyorum... 
At izini, it izini; 
Sayıyorum... 
 

Gözlerim bulanık, 
Ne aradığımı bilmiyorum... 
Burada herkes bizden uyanık! 
Bir köşede dövünür bağrı yanık! 
Şaşıyorum! 
Şaşırıyorum... 
 

Burası karmakarışık; 
Hiç belli değil; at izi mi, it izi mi? 
Arıyorum!..