08 Ocak 2018, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, Uzun Dönem İkamet Tezkeresi sürecinin 08 Ocak 2018 tarihinden itibaren yeniden başladığı bildirildi.

16 Ağustos 2017 tarihinde Göç İdarelerine talimat yazısı gönderilerek, Uzun Dönem İkamet Tezkeresi başvuru süresi, 31 Aralık 2017 tarihine kadar uzatılmıştı. 08 Ocak 2018 tarihinde yayımlanan genelge ile 31 Aralık 2017 tarihine kadar Türkiye’ye giriş yapmış olan Bulgaristan Türkleri, Ahıska Türkleri ve Yunanistan Türk’lerine uzun süreli ikamet verilmesi süreci yeniden başlatılmıştır.

DAHA ÖNCE ALINAN RANDEVULAR GEÇERLİDİR

Göç İdaresi’nden daha önce alınan ve henüz günü gelmeyen randevular da geçerliliğini koruyacak olup, randevu gününde evraklarını teslim etmek sureti ile başvuru işlemini tamamlayabileceklerdir.

Uzun Süreli İkamet İzni başvuruları, tüm illerde Göç İdareleri’nden alınacak randevu ile gerçekleştirilecek. Başvuru için mevcut geçerli Bulgaristan pasaportu veya kimliği olanlar ve 31 Aralık 2017’den önce Türkiye’ye giriş yapmış olanlar (Türk soylu olarak ikamet izni almış veya almamış olması fark etmektedir) www.goc.gov.tr web sitesi üzerinden ikinci bir tebliğe kadar, aldıkları randevu tarihleri daha ileri tarihli olsa bile başvurmaları gerekmektedir.

BAŞVURULAR BİZZAT YAPILACAK

Geçerli pasaportu bulunmayan ile ikamet tezkeresi sahipleri bizzat illerindeki Göç İdarelerine başvuracaklardır.

Mevcut İkamet Tezkeresi veya Çalışma izni bulunan Bulgaristan Türk’leri de uzun dönem ikamet tezkeresi için başvurabileceklerdir.  Bu başvurularını www.goc.gov.tr e-ikamet sistemi üzerinden geçiş başvurusu yaparak uzun dönem ikametine başvuracaklardır.

Mevcut İkamet Tezkeresi bulunmayanlar ise e-ikametten ilk başvuru şeklinde başvurularını yapacaklardır.

 

TÜRK SOYLULARDAN UZUN DÖNEM İKAMET İZNİ İÇİN İSTENİLEN BELGELER:

  1. Başvuru Formu (Geçerli pasaportu olanlar www.goc.gov.tr adresinden e-ikamet linkinden uzun dönem seçerek müracaat edecek),
  2. Başvuru Dilekçesi (EK2) (Geçerli pasaport olmayanlar),
  3. Tebligat Formu (EK3),
  4. Taahhütname (EK4),
  5. Pasaport ve mevcut ikamet teskeresi fotokopisi
  6. Varsa önceki İkamet İzin Belgesi,
  7. 4 adet biyometrik fotoğraf (Son 6 ay içinde çekilmiş, önden yüzü açık, fonu beyaz, Dijital hali genişlik 220, yüksek 290 piksel olmalı),
  8. Adli Sicil Belgesi (11 yaş üzeri olanlar için gereklidir, kendi ülke makamlarından veya Türk adli makamlarından alınabilir),
  9. İkamet İzni kart bedeli (Vergi Dairesine yatırılacak)
  10. Bulgaristan kimlik kartı fotokopisi.

LÜTFEN BUDO DENETLESİN! 

Yaşadığım bir sıkıntı sonucu defalarca kez BUDO’nun müşteri hizmetlerini aradım, ama ulaşmak ne mümkün! Yine de azmettim ve en sonunda ulaştım… Keşke ulaşmasaydım… Karşıma bir hanım müşteri temsilcisi çıktı ve kendisi beni dövmekten beter etti!

KAPATMAKLA TEHDİT ETTİ

Müşteri temsilcisi hanım, değiştirmek istediğim seferi değiştiremeyeceğini iletti. Ben bu reddi mantıksız bulup, değiştirmesi yönde ısrar edince, şaka gibi-telefonu kapatmakla tehdit etti. Bunun üzerine yetkili birisiyle görüşmek isteyince de bağırıp çağırmaya başladı ve tehdidini hayata geçirerek telefonu yüzüme kapattı!(eminim bu davranışıyla başı göğe erdi…)

ÇOK KABALAR, ÇOK!..

Halbuki değiştirmek istediğim biletimi alalı henüz bir saat bile olmamıştı. Demem o ki; benimle ‘ilgilenen’ müşteri temsilcisi boş laflarla ve vermeye çalıştığı göz dağlarıyla vakit geçirmek yerine işlemimi yapsaydı, ne bir sıkıntı ne de boş vakit kaybı yaşanmayacaktı. Duyduklarımdan ve bizzat yaşadığımdan yola çıkarak anladım ki; BUDO’nun müşteri temsilcileri gerçekten çok kaba ve de yolcuya hiç yardımcı olmuyor.

MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ  BENİ BÖYLE Mİ TEMSİL EDİYOR

Sormak istiyorum o zaman bende ilgili sayın yetkililere: Müşteri temsilcisi bana yardımcı olmayacaksa, beni temsil etmesinin ne anlamı var? BUDO’nun müşteri temsilcileri bu güveni ve davranma hakkını kimden ve nereden buluyor? Ve de Allah aşkına, bir müşterinin yüzüne telefon kapatmak da nedir? Yaşadıklarımın ispatı olarak elimde ne yazık ki bir tek ekran görüntüm var, ancak telefonda söylendiği gibi, BUDO’da kayıt olması gerek. Bende söylediklerimin doğruluğunun ortaya çıkması için, bu kayıtları önemle dinlenmesini talep ediyorum.  

BUDO’DAN ŞİKAYETÇİYİM

Özetle; BUDO’dan şikayetçiyim. BUDO beni yaptığım tercih için bin pişman etti. Bende bir Bursalı olarak BUDO’yu kınıyorum. Keşke bundan sonra yapacağım gibi, o zaman da İDO’yu tercih etseydim. BUDO ne kadar denetleniyor elbette ki bilmiyorum. Ancak mutlaka denetlenmeli diyorum. Lütfen benimki de dahil tüm ses kayıtları dinlensin ve gereği yapılsın…

Adını vermek istemeyen bir okur

(İsmi gazetemizde)ZEHİR DEĞİL, TEMİZ HAVA SOLUMAK İSTİYORUZ!.. 

Yaz, kış fark etmez, birçok kişi soluğu parklarda alıyor. Gerek maddi gerek manevi imkanlar neticesinde haklı olarak halk, biraz olsun rahat nefes almak istiyor. Ancak bu nefesi park içinde park etmiş araçlar sonucu almak ne yazık ki pek de mümkün olmuyor. Hatta bırakın rahat nefes alabilmeyi, parka gitmeyi tercih edenler, park içindeki yollara sağlı sollu bırakılan araçlardan dolayı yürümekte bile zorlanıyor ve ister istemez herkes birbirine “Bu araçların parkın içinde ne işi var” sorusunu soruyor. Hemen akabinde de ‘Bari parkları rahat bırakın?’ tepkisini veriyor. Bu konuyu da defalarca kez dillendirmelerine rağmen, millet hala bu konuda bir çözüm bulunmamış olmasından yakınıyor.

ZEHİR SOLUYORUZ

Kıssadan hisse vatandaşlar, tek nefes alınabilen ve azınlık yerler olan parklarda zehir değil temiz hava solumak istiyor. Dolayısıyla yetkililerden, parklara arabaların girmesinin engellenmesini rica ediyor. “Parkın içine sıra sıra park edilmiş araçlar görmek yerine, yeşilliği ve ağaçları görmek, kuş sesi cıvıltılarını duymak istiyoruz” diyen vatandaşlar “Çocuklarımız hiç olmazsa parklarda rahat yürüyüp koşabilsinler diyor. Özellikle park girişinde yoğun olan arabaların kaldırılmasını isteyen halk “Bu konuda ilgililerin duyarlılığını bekliyoruz ve parkın yollarla, otoparklarla karıştırılmamasını rica ediyoruz” diyor.

BURSASPOR’A KATKI OLSUN

Tüm bunları dile getirirken park ve doğaseverler yetkililere bir de öneride bulunuyor: “Biliyoruz ki şimdi bazı insanlar; “İyi söylüyorsunuz, hoş, güzelde, parka giden insanlar araçlarını nereye bırakacaklar” sorusunu soracaklar. Bu yüzden bizler Büyükşehir Belediyesi’nin Kültürpark civarına katlı Bursaspor Otoparkı yapmalarını ve bu otoparkın gelirini de Bursaspor Kulübü’ne vermelerini öneriyoruz ki daha iyi ve Bursaspor’a başarıyı getirecek ve yeni stada yakışacak transferler yapılabilsin. Böylece hem parkta insanlar rahat yürüyebilecek hem bu durum Bursaspor’a faydalı olacak.