Ülkemizin kanayan yarasına merhem olmaya çalışan, fakat yetersiz sistem içinde kaybolmaya, ezilmeye ve itibarsızlaştırılmaya mahkum bırakılan direksiyon öğretmenleri...

İşimiz çok ciddi zorluklara sahip.. Meşakkatli ve bir o kadar da riskli bir meslek.. Her gün trafikte ölüm ile kalım mücadelesi verebilen yegane mesleklerden birini icra ediyoruz bizler...  Zor şartlar altında canla başla her şeyden feragat edip öğrencilerimize en iyi eğitimi vermeyi, hatta hayatta kalmayı öğretmeye çalışıyoruz. Takdir edilsin ki çok stresli, yorucu ve gerçekten emek isteyen bir işimiz var.

EĞİTİM SÜREMİZ KISITLI

14 ders saati içinde adayımızı akan trafiğe çıkartıp çetin bir sınava hazırlıyoruz... Hem de iki stop ettiğinde kalabileceği, haftalarca öteki sınavı bekleyeceği bir sınava… Buna rağmen bir çoğumuza layık görülen asgari ücreti geçmiyor... Halbuki bizler yönetmelik gereği MEB Özel Öğretimler Bakanlığına kurslar aracılığıyla bağlıyız.. Yönetmeliğimizin ve kanunlarımızın in düzenlediği yetkili kurum.

ÜCRETTE KİME TABİ OLDUĞUMUZ BELİRSİZ

Kanun ve nizamda, yönetmelikte ve ceza yaptırımında MEB personeli olarak görünsek de... Ücretlerde ve ödüllendirmelerde kime tabi olduğumuz konusu belirsiz.. Cezai yaptırımlarda 657’ye tabi memurlar gibi yaptırım uygulanıyor. 1 yıl görev alamama cezası. Yani 1 yıl aç kalmaya mahkum edebiliyor beni yetkili kanunlar. Fakat hak edişlerimize ve angarya işlere gelince bizi bir türlü tanımak istemiyor.

ISRARLA VE İNATLA...

Haftada 40 saat eğitim verebilme sınırlamamız var. 40 saat aday çalıştırabiliyoruz ve işimiz bitiyor olması lazım yönetmeliğe göre… Fakat işin gerçeği maalesef öyle değil ve olmuyor da... Hafta sonu da çalıştırılıyoruz kurumlar tarafından. Hatta resmiyette program yazamamasına rağmen inatla ve ısrarla çalıştırılıyoruz. 

MEB’E İLETTİK, ÇOK SONUÇ ALAMADIK

Mesai falanda cabası. Sanki bizim çalışma formumuz o şekildeymiş gibi hava yaratılıyor ve zorlanıyoruz. Bu sorunumuzu MEB yetkililerine ilettiğimizde de çok bir sonuç alamadık. Birde üstüne yeni çıkartılan yönetmelikle MEB’de artık bu işin yapılamaz olduğunu bizlere gösterdi...

Bizler çalışma saatimiz olan 40 saati fazlasıyla doldurduktan sonra birde sadece hafta sonları yapılabilen direksiyon sınavlarına katılmak zorundayız.. MEB yönetmeliği böyle diyor...

BİR TEK BİZİM TANIMLANMIŞ MESAİ YOK!

Fakat o yönetmelikte görevli olan emniyet mensubu kişilerden tutunda çaycısına, müdürleri gezdiren şoförlere kadar ne kadar mesai alacağı belirtiliyor. Bir tek biz usta öğreticiler ile ilgili bir mesai tanımlaması yok. Adaylardan toplanan sınav harçları herkesçe pay edilirken... Bir tek bizler araçlarda sınava girme zorunluluğu olan, araçlarda mahsur kalmış bizlere böyle bir tanımlama yok.

YASAYA RAĞMEN…

Yasa açık. "Personele angarya iş yaptırılamaz" diyor. Ama bizler bu angarya işlere maruz kalıyoruz... Aday park ederken bizler ve diğer komisyon üyesi arkada oturan yani. Araçtan indiriliyoruz. Park yapması bitince tekrar biniyoruz... Sebebi adaylara park esnasında kopya vermememiz olarak adlandırılıyor... Ne kadar mesleki itibar bozucu, ne kadar onur kırıcı bir durum. Sizlerin takdirine bırakıyorum. Bizler bu ülkede milyonlarca canın hiç yere yok olması, kanayan çok ciddi bir yaranın, yani trafik olgusunun hiçe sayılmaya, yok görülmeye ve itibarsızlaştırılmaya çalışılan neferleriyiz...

BASKI ALTINDAYIZ

Baskılar ve kısıtlamalar altında öğrencilerimizi trafiğe kazandırmaya çalışıyoruz… 3 haftalık teorik eğitim alan ve 3 yıllık sürücü belgesi olan ilk öğretim öğretmenlerimiz, MEB personellerimiz sınav yapıcı belgesini alarak bizlere sınav yapıcı olarak geliyorlar... Ve ön koltukta oturarak bizlerinde içinde mecbur olduğumuz araçta adayın yeterliliğini kontrol edip geçip kalmayacağına karar veriyorlar.. Branşları sınıf öğretmeni, matematik, coğrafya, Türkçe Öğretmenleri. İnanın ki bir çoğu yeterli araç kullanma vasfına sahip değil

İLERLEMEK YERİNE GERİYE GİDİYORUZ

Trajik komik bir haldeyiz maalesef. Güya Avrupa trafik sistemine ayak uydurmak için uyum yönetmelikleri çıkartıldı, daha da geriye gittik. Örnekleri çoktur. Hiç bir Avrupa ülkesinde usta öğretici arkada oturtulamaz...

Ya önde oturur komisyon, arkada değerlendirmesini yapar. Yada hiç araca binmez uzman sınav yapıcıyla aday birlikte trafiğe çıkar güzergahsız bir şekilde süresince sınav yapılır... Bu iş bu kadardır. Bizdeki sistem ile hiç alakası yoktur Avrupa’nın... Cidden çağ dışıyız trafikte eğitiminde, uygulamada..  

ÖLEN ÖĞRETMENİMİZ VAR BİZİM…

Sınavda oluşan kaza sonucu arkada oturarak ölen öğretmenimiz var bizim. Sınav anında kaza geçiren araçlarımız, yaralanan öğretmenlerimiz var, Eğitimlerde keza öyle. Trafik çok ciddi bir olgudur ve çok risk taşır. Biz usta öğreticilerin sınav anında araçta bulunmamızın tanımı ise... Aday sınavda başarısız olursa aracı sınav başlangıç alanına geri getirmek... İşte bu kadar...

Bu kadar basit ve bu kadar kolay. Sabahın kör karanlığında saat 06:00’da sınav alanında olmak zorundayız. Araçların kontrollerini yaptırtmam ve sınava hazırdır diye onay almak zorundayız. Sonra da sınavlar 8:20’de başlar aksam 17:20’de bitene kadar araçta mahsur kalıp durmak zorundayız. Sebebi de belli aracı geri getirmek.

Bizler vale değiliz...

Ve bun yaparken de MEB  tarafından tüm görevlilere pay edilip dağıtılan ücretten hiç bir şekilde faydalanamamaktayız.. Tüm bu mesleğe gönül vermiş direksiyon öğretmeni arkadaşlarımızın isyanı,tepkisi bunadır.. Bizler SINAVLARDA VALE DEĞİLİZ... Bizleri sınavlarda angarya işlerde kullanamazsınız. Yasası belli. Bizler Bursa Direksiyon Öğretmenleri Derneği olarak tepkimizi ortaya koyduk. Bu adaletsizliğe bir çözüm bulunmasını istiyoruz.. Evvela bizim mesleğimiz tehlikeli işler sınıfına alınmalı. Bizler masa bası işi yapmıyoruz. İsteğimiz MEB araçtakilerin güvenliği açısından bizleri tekrar ön koltukta oturtmalı, bilgisinden tecrübesinden yararlanılan eğitmen statüsü  vermeli ve bizim hak edişlerimizi, mesaimizi ödemeli. Diğer personellerin ödediği gibi. Yada bizleri angarya işler olarak sınavlara almamalı. Komisyon üyeleriyle birlikte sınavı yapmalı ve aracı başlangıç noktasına getirtmeli...

ŞÜKÜR BUGÜN DE ÖLMEDİM

Uzman sınav yapıcılar yetiştirilsin diye çok dile getirdik. Hatta tecrübe ve birikimleri olan direksiyon öğretmenlerinden seçilsin, gerekirse eğitilsinler. Ben her sınav bittiğinde evime giderek çok şükür bugün de ölmedim demek istemiyorum.. Angarya is olarak vasıfsız bir şekilde arkada oturmak. Ki müdahale edersem 1 yıl görevden men edilme kanunuyla baskılanmak istemiyorum. Tekrar söylüyoruz bizler sınavda vale olarak görevlendirilmek istemiyoruz. Bu mesleğin itibarının ayaklar altına alınmasını ve değersizleştirilmesine de karşıyız... Sizlerin aracılığıyla da sesimizi duyurmak istiyoruz..

Bursa Direksiyon Usta Öğreticileri Dernek Başkanı

Deniz Uğur

Maksat komşuluklar pekişsin

İntizam Mahallesi sakinleriyle, birlik  ve samimiyet kokan bir ortamda, kopmakta olan komşuluk ilişkilerinin pekiştirilmek amacıyla geçtiğimiz akşam Bursa Ordu Evi’nde bir araya geldik. Geleneksel hale getirdiğimiz ve dönem dönem yaptığımız bu toplantılarımızdan davetimize katılan tüm misafirlerimiz mutlu olarak ayrılıyorlar. Bu imkanı biz İntizam Mahallesi’ne oluşturan Kemal Eren’e (muhtar azası) teşekkür ediyoruz. Hiç bir zaman ayrım yapmadan herkesle birlik içinde olmayı ümit ediyor, çabalıyor, Altıparmak olarak eski günleri yaşatmaya çalıyoruz.

İntizam Mahallesi Sakinleri adına

Kamuran Altaban

Ak Parti Mahalle Başkanı