Kitap okuyan nesli kaybettik, kaybediyoruz. Şimdi telefonla yaşama tutunan, onsuz yaşayamayan gençler yetişiyor. Yıllar önce 2-3 yaşına basan çocuklar oyuncaklarla oyunlar oynarken, şimdilerde telefonlar ellerinde ya çizgi film izliyorlar ya da telefondan oyunlar oynuyor. Aileler bundan rahatsız görünmüyor çünkü çocukları daha 2-3 yaşındayken teknolojiyi keşfediyor. ‘aa görünüyor musun kızım-oğlum kendi kendine telefon kullanmayı öğrendi’ diye övünen aileler var. Evet gerçekten o yaşta telefonu keşfetmek, hiçbir yardıma ihtiyaç duymadan youtube kendi girmek büyük başarı. Ama keşfetmenin güzel yanları olduğu kadar kötü yanlarının da olduğunu duydunuz mu. 

Daha önceleri ‘ben çocuğum daha bu yaşta sayıları biliyor, okumayı söktü’ diye övünen aileleri kaybediyoruz. Yerine ‘çocuğum telefonu keşfetti’ diyen aileler geldi. Şu bir gerçek ki telefon bağımlısı gençler yetiştirdiklerinin farkına varmadan övünmek geleceği baltalamaktan başka bir şey değil. Şimdi geleceğe okumayı sevmeyen gençler yetiştiriyoruz. 

Önceden soruyorduk çocuklara ‘büyüyünce ne olacaksın’ hepsi tek tek sıralardı ‘pilot, doktor, avukat, bilim adamı, asker, polis olacağım’ diye. Ama şimdi sor ‘internet fenomeni olacağım’ diyor. 

İnternet fenomeni olacakmış bizim çocuklar. Okul okumadan, mücadele etmeden, meslek sahibi olmadan internet fenomeni olacakmış. Yanlış anlamayın evet bu alanda çok ama çok başarılı fenomenler var. Tiyatro havasında öğretici birçok video çeken gençler var. onları tabi ki tebrik etmek lazım. Ama bunu gençlere aslında bir meslekmiş gibi göstermek ne kadar doğru kestirmek mümkün değil. Çünkü sergilediği saçma sapan, ahlaki kurallara uymayan birçok video çeken fenomenlerde var. peki bu çocuklar hangi tür fenomen olacak bunu bilen var mı?

Geçen bir haber kanalında gördüm gelecekte bu alanda eğitim veren okullar açılacakmış. Evet tabiî ki güzel bir haber olabilir. Ama kesinlikle ahlaki kuralları belirten, çocukların sağlıklı gelişimini baltalamayan eğitimler çerçevesinde olmalı. Bunun yanında kitap okumayı bırakmayan bir neslin yetişmesi sağlanmalı. Aksi bir gelişme olursa gençlerin tehlikeli sularda boğulması kaçınılmaz olur.