Özkan YILDIRIM
- Öncelikle Başkanım, bizleri Mustafakemalpaşa’da bu doğa harikası yazlık bahçenizde konuk ettiğiniz için size teşekkür etmek istiyorum. Sizi tanıyarak röportajımıza başlayalım, sonrasında da sorularımızı yöneltelim sizlere...
Elbette, memnuniyetle. Ben Önder Aydın, 1979 Mustafakemalpaşa doğumluyum. Baba mesleğimiz matbaacılık. Abi kardeş şu an bu meslek üzerine çalışmalar yürütüyoruz. Babamız Hüseyin Aydın 2000 yılında rahmetli oldu, babamız ailemizin sektördeki ilk temsilcisiydi. 1970'ten itibaren sektörde çalışmalar yürütmüş sonrasında İstanbul'da da yine matbaacılık üzerine çalışmış. Sonra Mustafakemalpaşa'ya dönmüş burada çalışmalar yürütmüş. Mustafakemalpaşa Madeni Eşya Sanatkarları Oda Başkanlığında ikinci dönemim ilk olarak 2014 yılında seçimi kazanarak başkan olmuştum, sonrasında 4 sene sonra 2018'de ikinci seçimi de kazandım. Ayrıca AK Parti'nin ilçemizde 2002 yılında kurucu üyelerindenim, sonrasında bir dönem ilçe başkan yardımcılığı görevinde de bulundum. Bir dönem Mustafakemalpaşa Spor Kulübü Başkanlığı görevinde de bulundum. Aynı zamanda Madeni Eşya Federasyonumuzun Ankara'daki genel merkezinde de görev almaktayım.
ONLAR OLMASIN DEMİYORUZ 'AMA'...
Peki Başkanım, odanızın kaç üyesi bulunmakta? Esnaflarımızın yaşadığı, tanıklık ettiği sıkıntılarla ilgili bizlere ve okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
650’ye yakın odamızın üyesi bulunmakta, bu esnaf kefalet kredileri ile ilgili kayıtlarını yenileyen esnaf arkadaşlarımız da oldu son dönemde. Esnaf olarak tabii zaten sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz, bilindiği üzere bu da yetmezmiş gibi birçok ulusal düzeyde hizmet veren marketlerin satış stratejileri esnafımız için sıkıntı oluşturmakta. Hatta geçtiğimiz günlerde paylaşım yaptım, bu zincir marketler mobilya sektöründen telefona, telefondan boyaya, boyadan televizyona aklınıza gelebilecek bin bir çeşit ürünün satışını yapabilmekteler. İsim vermek de istemiyorum işte herkesin bildiği “a market”, “b market” bunlar. Resmen AVM haline geldiler. Hiç olmazsa bunlardan her mahallede bir tane olsun neredeyse her sokakta sokağın başında sokağın sonunda bile bu tür marketler oluyor.
Bunlar tabi bizim esnafımızı etkiliyor onlarla esnafımız rekabet halinde olduğunda sıkıntı yaşanıyor. Benim bakkalım bir kasa domates koysun dükkanına hemen zabıta gelir başına dikilir. Onlar olmasın demiyoruz, onlar da olsun tabi ama her mahallede hiç olmazsa bir tane olsun adım başı sokak başı olmasın. Esnaf Osmanlı'da topluma yön verirmiş, ahilik kültüründen geldikleri için. Esnaf demek çok büyük bir şeydir, her ailede esnaf vardır, esnaf toplumun kılcal damarları gibidir bu manada esnaflarımızı güçlü tutabilmemiz için mutlaka bazı düzenlemeler yapmamız lazım.
ESNAFA KOLAYLIK SAĞLANMALI..
Esnafımızla ilgili vergi kolaylıkları da sağlamamız lazım, esnafımızın hayat standartı adında bir vergisi var, olsa da olmasa da onu yatırmak zorunda. Esnaf ve Sanatkarlar yanında çalışan kişilerle aileleri ile birlikte neredeyse ülkenin dörtte birlik bir kesimini kapsıyor. Esnafı bir kenara koyduğunuzda geriye hiçbir şey kalmadığını görürsünüz. Esnaf Kefalet Kooperatifleri esnafımızın yanında, eskiden esnaf kefalet Kooperatifleri esnafa kredi veremezdi ya da çok çok yüksek yıllık faizlerle verirlerdi ,şimdi 0.42 ile kredi veriyor. Bu dönemde Baba oğluna bu şartlarda Kredi vermez. Tabii ki böyle güzel şeyler de oluyor ama yine de diğer bazı durumlarda kolaylıklar sağlanmalı esnaflarımıza. Mesela şu an İŞKUR marifeti ile çalışılan yerlerde en azından iki sigortalı çalıştırıyorsa İŞKUR o işletmeye 1 personel istihdamı desteği sağlıyor, bununla ilgili kolaylaştırmalar yapmaları lazım. Esnaf yanında eleman çalıştırmak istiyor ama büyük sigorta yükü bindiğinden çekingen kalıyor. O yüzden bu şartların biraz kolaylaştırılması lazım diye düşünüyorum.
PASTA HEP AYNI AMA DİLİM KÜÇÜLÜYOR
Personel çalıştırmakta tabii günümüzde sıkıntı olabiliyor. Usta olarak birkaç sene çalışan kişi, birkaç sene sonra bir bakıyorsun karşıya geçmiş dükkan açmış. Bu da tabii sıkıntı ,bir bakıyorsunuz bir sokakta aynı meslek grubundan birkaç işletme olabiliyor. Bununla ilgili mutlaka Avrupa'da uygulanan parsel sistemine geçilmesi lazım. Ortada bir pasta var , pasta büyümüyor ama dilimler her geçen gün küçülüyor. Bu konuyla ilgili mutlaka esnaf kanununun çıkması lazım, herkes önüne geldiği, istediği yerde dükkan açmaması lazım. Son zamanlarda Bağ-Kur primleri de çok yükseldi, bu kadar yükselmiş olmasına rağmen emekli maaşları aynı oranda yükselmedi maalesef, daha birkaç ay önce 900 TL,1000 TL emekli maaşı alanlar vardı. Allah’tan son yapılan düzenleme ile en düşük emekli maaşı 1500 TL oldu da belirli bir seviyeye yükselmiş oldu.
DAHA FAZLASINI SUNABİLMEK..
- Başkanım, son olarak üyelerinize neler söylemek istersiniz? Oda olarak ne gibi faaliyetler gerçekleştiriyorsunuz?
Üyelerimizle ilgili değişik faaliyetler yapıyoruz, üyelerimizi değişik fuarlara götürüyoruz, her sene iftar vermeye çalışıyoruz. Üyelerimizin bir sıkıntısı olduğunda telefonumuz 24 saat açık. Kanunlar çerçevesinde onlara her türlü yardımı vermeye çalışıyoruz, bir odanın yapabileceği her şeyin fazlasını sunmaya çalışıyoruz. Her sene aşağı-yukarı 7-8 fuara geziler düzenliyoruz. Aktif bir oda faaliyeti gerçekleştirdiğimizi söylemek istiyorum. Ayrıca biz koronavirüs ile alakalı sosyal medyada de paylaşmıştık 65 yaş üstü esnafımızla ilgili, sokağı çıkma yasağı olduğundan esnaf kardeşlerimizin bizlere ulaşmaları durumunda sıkıntılarının giderileceğini yardımcı olacağımızı söylemiştik , sonrasında bizden bir gün sonra bu konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı genelge yayınladı. Böyle bir olayda yaşamış olduk. Sadece üyelerimiz değil bütün esnaflarımız bizim için çok değerli “esnaf”,” ahilik” ülkenin bel kemiği. Bütün esnafımızla birlikte inşallah bu kötü günleri geride bırakacağız, tekrardan birbirimize sarılacağız ,tokalaşacağız bu bela sonuçta ilelebet kalmayacak en kısa zamanda gidecek ve inşallah bu virüsten sonra kurtulduğumuzda hemen bir yemek vermeyi düşünüyoruz oda olarak. Bu sıkıntılı dönemi kontrollü bir şekilde geçirmelerini ve sonrasında her şeyin eskisinden daha güzel olacağını söylemek istiyorum bütün esnaf kardeşlerime.
