Evet değerli okurlar bugünkü yazımda Harun Yahya kod adlı malumunuz namı değer Adnan Oktar’ı ince eleyip sık dokuyacağım.
Herkesin bildiği üzere A9 Televizyon kanalında basın hayatına bir zamanlar devam eden İslami değerlere saldıran ve bunu din adı altında yapan bu kanı bozuk İngiliz ajanlarından bahsedeceğim.
Geçtiğimiz yıllarda tam tarihini hatırlamıyorum, sosyal medyada Adnan Oktar’ın meşhur kedicikleriyle dans edişini gösteren bir video gördüm.
Akla, mantığa hiçbir şeye sığdıramadım doğal olarak. Bunların ne halt olduğunu 5-6 sene evvel yazmıştım sosyal medyadan.
Ona rağmen bir çok Adnan Oktar fanı beni eleştirmişti.
Hatta aralarından küfür edenler dahi oldu.
Bu bana dinimizin her önüne gelen kişi tarafından çok kolay suiistimal edilebildiğini hatırlattı.
İslamiyet’in en büyük düşmanı cahillerdir. İslam her zaman cehalet ile savaşmıştır.
Gel gör ki şimdi bir takım kişiler İslam dinini suiistimal etme cüreti göstermektedir. Bu sadece Adnan Oktar ve tarikatı ile alakalı değildir. Günümüzde hangi tarikatın Allah yolunda gittiğini Allah’tan başka kimse bilemez.
Tasavvuf ilmi öğrenmek için dergahlara gidenlere bir şey demiyorum umarım doğru alimi bulabilirler. Ama piyasada da bir çok sözde alim, söz de tasavvuf erbabı dolaşmaktadır.
Niye? Çünkü cahil insan çok. Bu sayı çok olunca da ‘devletin malı deniz’ düsturuyla hareket eden bir takım yobazlarda çıkacaktır.
Buna Adnan Oktar’da dahil olmak üzere.
Şimdi gelelim asıl merak edilen ve sorulması gereken soruya. Adnan Oktar’ın bu haltları yediği biliniyordu...
Benim aklıma başka bir sorunun fitilini ateşlemek geldi niy ise.
O da ülkemizin karşı casusluk yönünden zayıf olduğudur.
Karşı casusluk ülkelerin başka ülkelerden gelen casus ve ajan faaliyetlerini önlemesine yönelik alınan ve uygulanan bütün tedbirlerin bütününü oluşturan savunma bilim dalıdır.
Maalesef bu konuda zayıf olduğumuza inanıyorum.
Eğer karşı casusluk birimimiz güçlü olsaydı pek çok olayı yaşamazdık...
Ama olmadı.
İşte Adnan Oktar’da İngilizlerin yetiştirmiş olduğu ve yıllarca ülkemizde ajanlık yaptırdığı bir piyondan başka bir şey değildi.
