Son günlerde yaşanan gelişmelerle birlikte bakıyorum sosyal medyada tekrar başladı tepkiler. Haklısınız, evet tepki göstermek özellikle de son günlerde küfürsüz, insan gibi tepki göstermek hakkımız. Ben sonuna kadar hak veriyorum tepki gösterenlere ancak ince bir çizgi var. Transfer olmadı, tahta açılmadı fakat elimizde genç ve dinamik bir oyuncu gurubu var. Ne yapacağız transfer olmadı diye kazan kaldırıp “Biz bu takımı istemezük” mü diyeceğiz? Mahkûmsun istesen de, istemesen de… Bu takıma destek olalım artık vallahi gına geldi. Her yer gazeteci, her yer hoca. Samet Aybaba’ya taktik vereni mi arasın, Belediye Başkanına iş öğreteni mi… Sen ne ararsan sosyal medyada mevcut. Bakın ben 27 yıldır bu tribünlerdeyim. Hala daha deplasmanlara taraftar otobüsüyle gidip, gelirim. Birçoğu eleştirirken, ben ağabeylerimle Özlüce kapılarında, çok küçükken Vakıfköy kapılarında yatardım. Ceza aldığımda da hiçbir zaman ağlamadım. Eleştiri olmazsa zaten düzen olmaz. Sonuna kadar hak verenlerdenim ancak gerçeklerin de bilinmesi lazım.

Nalbantoğlu’ndaki katlı otopark gitti yerine bir arazi verildi. Daha sonra bu arazi gelir getirsin denildi. Gelir getirmesi için ya Bursaspor’un inşaat işine girmesi lazım, ya da bu araziyi satması ancak kendisini bu şehrin ve bu takımın sahibi sananlar gizliden alıcıyı arayıp “Bu araziyi alma. Sen almazsan bunlar istifa eder” gibi cümleler kurup hala daha takımın üzerinden rant elde etme çabasına girişebiliyor. Biri de çıkıp bunlara “Hayırdır” diyemiyor.

Daha sonrasında sponsor konusu var. Bu konuda elinden geldiğince birileri bir şeyler yapmaya çalıştı. Babasının hayrına değil ya işte reklam karşılığı. Allah razı olsun. Geçtiğimiz günlerde yazmıştım. Su kuşlarına bunca para yatıran ve onları boş yere kenarda atıl bekleten BURULAŞ destek olsa diye. Malum onlardan da ses yok. Peki ya bu şehrin markası Sütaş, Eker? Bu iki önemli firma neden sponsor olmaz arkadaş bu takıma? Ankara’dan birisi arasa ve dese ki “Sizin reklam ihtiyacınız yok mu? Bursaspor’a bir destek olsanız?” Ben inanıyorum ki ertesi gün iki firma da soluğu Özlüce’de alacaktır.

Stadyum altında dükkânlar var. Bence yönetim acilen Köfteci Yusuf ile görüşmeli. Ona gerekirse Belediye’nin elinden alıp büfeleri de vereceğini taahhüt edip alttaki en büyük dükkânı vermeli. Güzel bir lansman ile hastane açıldığında nasıl bir ciro elde edebileceğini hatırlatmalı. İnanıyorum o da bu konuda elinden geleni yapacaktır. Orayı hareketlendirirse o hareketlendirir.

ASIL İŞ BİZE DÜŞÜYOR

Sene sonuna kadar bu takımı ayakta tutmak bizim elimizde. Onun da formülü belli. Küfür etme, sahaya yabancı madde atma, ceza aldırma ve en önemlisi arkadaş, sahte ürün alma. Hepimiz illaki almışızdır ancak artık buna dur demeliyiz. Stadyumun karşısında, Acemler’de sahte ürün satanları ya zabıtaya, ya da kulübe şikâyet edelim. Storeda atkı 10 TL, t-shirt 9.90… Yapmayın Allah aşkına; ben üzülüyorum!

Sen hiç mi üzülmüyorsun?