Nasıl bu duruma geldik diye düşünürken aslında cevabını etrafına bakarak bulabiliriz. Şu korona illeti ülkemize geldiğinden beri bir rahat yüzü görmedik. Kimimizin sevdikleri koronaya yenildi, kimimiz ağır atlattı, kimimiz korkudan psikolojisini alt üst etti. Peki ders aldık mı?

Bunu gerçekten ciddi anlamda soruyorum hangimiz ders aldık. Yasaklar kalkar kalkmaz maskeler kalktı, oradan oraya gezmeye başladık korona bitmişçesine…

‘Korona ülkemizde bitti’ diyen mi oldu da ben duymadım! Kurallara uymayanlara sorarım ‘bitti mi korona bizi de bilgilendir de bu sıcakta şu maskelere mahkum kalmayı bırakalım.

Arkadaş koronanın bittiği yok. 5 binlere inmişken tebrik ederim bugün 16 binlere geldik. Sebebi senin düşüncesizliğin. Kimi aşı olmam diyor, kimi maske takmam diyor. Ya o zaman çıkma evinden ne meydanda fink atıyorsun, otur oturduğun yerde.

Olan yine işine gitmek için toplu ulaşımı kullanan işçiye, çocuğu işe giden yaşlı anne-babaya oluyor.

Artık buna dur demeli. Evet her şey Allah’tan gelir de ‘aman hasta olursam da kaderim de varmış, Rabbim öyle nasip etmiş’ diyen üçgüzarlar bırakın acizliğinizi dine bağlamayın.

Adam söylüyor, ‘kurallara hiç uymadım, maskeyi bile sadece toplu taşımada kullandım, hiç korona olmadım, aşı da olmayacağım’ diye. Ne be adam belki de sen korona oldun da hissetmedin ama sen başkasına bulaştırdın o gezdiğin yerde ve bulaştırdığın kişi hayatını kaybetti ya da ağır geçirdi sen bunun vebalini nasıl ödeyeceksin. Herkesin bünyesi aynı değil kim bilir bağışıklığın güçlüydü aslında geçirdin.

Bırakın artık arkadaş şu saçma inanışlarınızı, bakın kimsenin tahammülü kalmadı, ‘Allah’ım ne olur kısıtlama gelmesin’ diye dua eden esnaf amcanın hakkı üzerinizde. Neredeyse bir senedir dükkanında doğru düzgün siftah yapmayan nice esnaf amcalar var. Hiç mi ciğeriniz sızlamıyor.

Kendinize çeki düzen verin, aklınızı kuralsızlığa değil, başınıza toplayın!