Her yıl klişeleşmiş söylemler vardır. Şakalar, latifeler vs…

Bu yıl bunların hepsi gerçek olması dileğiyle diyerek başlamak isterim. Bursaspor gerçekten zor günler geçiriyor ancak bu zor günler içinden çıkılamaz günler demek değil. Özellikle transfer konusunda Samet Aybaba’nın söylemleri dışında hiçbir şeye inanmamak gerekir.

Evet, hoca illaki bir menajerle çalışacak ancak bu çalışacağı isimler bize Chedjou gibi, Latovlevici, Umut Meraş gibi direk oynayacak adamlar olduktan sonra bence bir mahsuru yok. Hamza Hamzaoğlu gibi ne olduğu belli olmayan insanların önermeleriyle gelen ve 2 yıl boş yere para alan adamlardan ziyade.

Ertuğrul Sağlam gibi kadroya bile giremeyen ve 3 sezon para alan sonrasında kalan alacaklar için FİFA’ya başvuran oyuncular yerine bence en makulü budur.

Ben gerçekten yeni yılın bizlere bir önceki yılı aratmamasını istiyorum ve gerçekten artık kapanmak yerine büyüme hedefi olduğu bir yıl yaşamak istiyorum.

Kapanan Bursaspor TV sosyal medyada hayat bulmaya çalışması sözüm ona “Çağımızın teknolojisi sosyal medya” yalanlarıyla değil, “Kulüp televizyonuna yaptığı açıklama” deyiminin gerçek bir televizyon kanalına yapılmasını diliyorum. Artık eleştirmek yerine birlik beraberlik mesajları vermek istiyorum.

İstekleri alt alta sırala bitmez. Malum 3 sezonda o kadar şey biriktirdik ki. Sayfalar bunu yazmayla dolmaz fakat en azından gerçekten yapılan hatalardan ders çıkarmış ve önünü gören bir vizyon istiyorum. Taraftara sabır, sabrederken de azıcık elini taşın altına koymasını beklediğimi bilmelerini istiyorum. Ben istiyorum. Keşke benim her isteğim olsa da seneye Avrupa maçlarını yazıyor olsam ama maalesef ben sadece istemekle yetiniyorum.

İşin aslı ben herkese mutlu, huzurlu, bol kazançlı ve sağlıklı bir yıl dilemekteyim. Bir önceki yılı aramadığımız. Vatan evlatlarının gittiği gibi davul zurnayla evine döndüğü ve mutluluğun hâkim olduğu topraklarda yaşamayı diliyorum. Bursasporlu seneleriniz olsun.