Osmangazi / Yıldırım’ın tam kesiştiği yeri olan Setbaşı’nda oturuyorum…
Ara sokaklardaki yolların hali harap, çukurlar, yanlış park etmiş araçlar, dar kaldırımlarda yürümeyi zorlaştıran çöp bidonları…
Ana yoldaki kaldırımlardaki taşların bir sağa diğeri sola kaymış…
İşe giderken 400 metre engelli parkurda yürür misali bir tarafımızı kırmadan yürüyoruz…
Seçilen yeni belediye başkanı ve muhtarlarımızın yeni dönemleri hayırlı olsun…
ŞİKAYETÇİYİZ SAYIN KÖŞE YAZARIM!
Bursa’nın göbeğinde bulunan ve bir çok kişinin durup su sesi dinlediği Setbaşı Köprüsü’ne ne yazık ki son günlerde asılan pankartlardan dolayı dereyi göremiyoruz... Hatta öyle ki bu sanki halka garezleri varmış gibi çift taraflı asıyorlar pankartları manzara izlemeyelim diye… Bu durumdan ben ve tüm çevre sakinleri şikayetçiyiz sayın köşe yazarım! Şikayetimizi ilgililere iletirseniz seviniriz.
Saygılar
Yeliz ÜRE
***
SEFERLER SIKLAŞTIRILSIN
Sayın Yetkililer; Sizlere hemen hemen her gün gerek belediye şikayet sayfalarından, gerek telefonla, gerekse basın aracılığıyla ulaşımda yaşadığımız olumsuzlukları (derdimizi) haykırıp duruyoruz. Ancak ne hikmetse hiç kimse bizi duymuyor. Bir şeylerin düzelmesi bir yana, durum her gün daha da kötüleşiyor. Bizler sabah akşam işlerine, okullarına gidip gelebilmek için BursaRay’ı ve otobüsleri kullanan insanlarız.
SAYMAKLA BİTMİYOR
Ancak şehrimizdeki (özellikle de son bir iki yıldır) mevcut ‘ulaşım şekli’ bizlere resmen işkence çektiriyor. Metroya veya otobüslere çoğu kez sırf yoğunluk sebebiyle binemeyip diğer bir trenin veya otobüsün gelmesini beklediğimizin sayısı saymakla bitmiyor.
BU MU BİZE REVA GÖRÜLEN?
Ve bu durum bizlerin iş yerlerimize, okullarımıza geç varmamıza ve de zor durumda kalmamıza neden oluyor. Böylece çalışanlar bir yandan iş verenlerle zor anlar yaşarken, diğer yandan öğrenciler de okullarına geç kaldıkları için boş yere devamsızlıklar birikiyor. Bu sıkıntıyı yaşamamak için ne yapmamız gerekiyor? Evlerimizden bir saat daha mı erken çıkmamız gerekiyor! Bu mudur bize reva görülen?
BURSA’YA YAKIŞMIYOR
Bu durum ne Bursa’ya ne de BursaRay’a ve BURULAŞ’a yakışmıyor. Hedef halka hizmet ise, hizmet gerektiği gibi, kimseyi mağdur etmeden verilmesi gerekirken neden bu çok önemli konuda bu kadar ‘vurdumduymaz’ davranılıyor. Örneğin 9 Nisan Salı günü saat 13:30 civarı B25 No’lu otobüse bindim. Keşke binmeseydim…
BOŞ YER BİR TEK TAVANDA KALDI
İnsanlar çektiğim fotoğraflarda da göründüğü gibi nefes almakta dahi zorlandılar. Duraklarda yolcuyu bırakmak istemeyen şoför, çaresiz orta kapılardan veya arka kapıdan yolcu almak zorunda kaldı ve otobüste boşluk bir tek tavanda kaldı ki en sonunda dayanamayıp indim ve başka bir otobüs bekledim…
BELEDİYE TAVSİYE YAPSIN
Bizler ardık metro veya otobüs fark etmez, bir an evvel en azından pik noktalarda seferlerin sıklaştırılmasını istiyoruz. Araçlar on dakikada bir gelmek yerine, beş dakika arayla veya gerekirse İstanbul veya başka şehirlerde olduğu gibi üç dakika arayla bile gelebilir ki… doğru olan da bu! Özel araçlar yetersiz ise de, bir an evvel belediye otobüs takviyesi yapmalı.
BURULAŞ’A GÜVENİYORUZ
Böylece insanlar gitmesi gereken yerlere zamanında ulaşırlar ve de üst üste gitmekten ve de boş yere zor durumda kalmaktan kurtulurlar. Öyle umuyoruz ki bir çok konuda duyarlı olan Burulaş ve BursaRay Yetkilileri buna bir çare getirirler ve de vatandaşın bu mağduriyetini giderirler.
Saygılarımızla
Halk Vekili Vatandaşlar
***
YOLLARDA PERİŞAN OLUYORUZ
Sevinç Hanım; 63 yaşında Tahtalı Köy’de ikamet eden bir vatandaşım. Bizim buraya tahsis edilen iki tane B 33 No’lu otobüsümüz var. Birisi Hasanağa’dan, diğeri de Kayapa’dan kalkıyor ve bu otobüsler Timurtaş Paşa’ya kadar gidip, oradan da Devlet Hastanesi ve Muradiye güzergahlarından yine bizim buraya ulaşıyor.
YETERSİZ KALIYOR
Ancak son yıllarda nüfusumuzun sürekli arttığından, bize verilen bu iki otobüs çok eksik ve yetersiz kalıyor. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde bu yoğunluk daha da artıyor ve çekilmez hal alıyor. Öyle ki başlarda vatandaş ‘çile bülbülüm çile’ şarkısını söyleyip geziyordu, şimdilerde ise ‘Yandım Anam’ diyerek geziyor…. Yarım saatte bir kalkan B 33 No’lu halk otobüslerinin trafik yoğunluğundan dolayı bizim buraya gelmeleri bazen 50 dakikayı buluyor. Bu durumda özellikle öğrenciler ve yaşlılar perişan oluyor.
LÜTFEN BİR ÇARE BULUN
Başta muhtarımız olmak üzere defalarca kez sıkıntımızı dile getirdik. Sadece ben değil, diğer vatandaşlar da başka bir sürü yere durumumuzu bildirmeye çalıştı ancak kimse sıkıntımızla ilgilenmedi. Otobüslerimizi ya sayı olarak arttırın veya yarım saat yerine 15 dakikada bir gelmesini sağlayın. Bizler artık rahat nefes almak istiyoruz ve yaşlıların oturarak gitmek istedikleri yerlere varabilmelerini istiyoruz.
RENKLERİ FARK ETMİYOR
Son olarak önemle belirtmek isterim: Bizler için otobüslerin rengi fark etmiyor. Yeşil olur, sarı olur. Yeter ki halka hizmet etsinler. Benim ve tüm burada bulunan halkın da ortak derdi olan bu konuya umarım tez vakit bir çözüm üretilir. Dileriz BURULAŞ bizim bu otobüs istiyoruz çığlıklarımızı duyar ve de gereğini yapar.
Saygı ve hürmetle
Mustafa Dere
***
YOK MUDUR BUNUN BİLİR KİŞİSİ?
Osmangazi Belediyesi Soğanlı Mahallesi’nde bulunan Başak Çocuk Parkı içerisindeki dört koca ağacın kesilmesi biz mahalle sakinlerini derinden üzmüştür. Bu konuda ağaçların kesilme sebepleri üzerine gerekli tahkikatın yapılmasını rica ediyorum. Aldığımız duyuma göre şikayet üzerine kesildiği söyleniyor. İnanmakta zorluk çekiyorum açıkçası. Böyle her şikayet edenin isteğini yerine getirmek midir belediyecilik? Yok mudur bunun bilir kişisi?
Adını vermek istemeyen bir okur
***
OSMANGAZİ BELEDİYESİ’NDEN CEVAP VAR
Sayın Sevinç Çelebi;
a’gazete’deki Vatandaş Hattı köşenizde 04 Nisan 2019 tarihinde ‘Korku Filmi Koruluğu’ başlıklı habere yer verilmiştir.
Yazıda bahse konu olan koru alanının mülkiyeti, Başbakanlık Konut İdaresine aittir. Dolayısıyla; koruya ilişkin yetki ve sorumluluk da ilgili kuruma aittir.
Konuya duyarlılığından dolayı okurunuza ve konuyu bize ilettiğiniz için size teşekkür eder, esenlikler dileriz.
Osmangazi Belediyesi
Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
