Önceki akşam hayatımda en anlamlı 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliğine şahitlik ettim. Bu 'gün' sebebiyle bence Bursa’da en anlamlı kadın hareketini anlatacağım sizlere. Onlar bizlerin dostları hepsi yaşını başını almış, çoluk çocuk sahibi, sorumlulukları olan Cumhuriyet kadınları. Öyle güzel bir iş yaptılar ki... 'İyilik sahaya çıkıyor diyerek' yola çıktılar. Bursa’da kanser hastası 4 çocuklu, maddi olarak da sıkıntıları olan bir anneye yardım etmek için bir araya gelen iş ve medya dünyasından 20’yi aşkın kadın, topuklu ayakkabılarıyla çıktıkları sahada fotoğraf çekimleri ve yoğun tezahürat eşliğinde kramponları giyip sahada kıran kırana mücadele ettiler.

Projenin adı 'Topuklu Kramponlar Futbol Maçı'ydı. Organizasyonun tüm geliri ve toplanan yardımlar 4 çocuk annesi kanser hastası mağdur bir anneye bırakıldı. Yine bu kadınların girişimiyle Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar kendisine bir ev kiralandığı takdirde gerekli tüm eşyaları temin edecek ve erzak yardımında da bulunacak. Eminim bunu da başaracaklar ve bizlerde onurla yazacağız. Bence bu kadınları artık kimse tutamaz. Yakında gerekli bir hastane yapımı temeli için turnuva düzenlerlerse hiç şaşırmayacağım. Diğer yardımlar henüz 30’lu yaşlarındaki annenin nefes almasını sağlayacak. Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce 7 Mart akşamı Bursa farklı, farklı olduğu kadar özel bir organizasyona şahit oldu. Söylem Gazetesi İmtiyaz Sahibi Semra Teke ve Adress Dergisi Koordinatörü iş ortağı Sibel Kavçin ile yine kendilerinin hazırladığı Sıra Sende Programı öncülüğünde bir araya gelen medya ve iş dünyasından kadınlar kramponlarını giyerek futbol maçına çıktılar.

Bir kez daha dinimiz İslam'ın mükemmelliğini anladım. Toprağa gömülen kız çocuğunu oradan çıkartıp annelik gibi en yüce makamlara oturtan bu din, aynı zamanda niçin cennet yolunun annelerin ayağının altına sermiş bir kez daha anladım. Bu insanları tanıdıkça kadınların dişi değil, öncelikle kişi olduklarını bir kez daha anladım. Bir futbol maçı bile olsa dokundukları her yere niçin kadın eli değmiş denildiğini anladım.

İkiye ayrılan kadınlar Medyacılar ve Firmacılar takımları olarak birbirleriyle kıyasıya bağırış çağırış bir maç yaptılar. Takımlarda yer alan oyuncuların hepsi gönüllü. Yardım maçı olduğu için ticari bir amacı da yok. Tüm gelir ve toplanan yardımlar, Bursa Kanserle Savaş Derneği üstlenirken, maçı izlemeye gelenlerin ve sponsorların katkıları yardımı oluşturacak.

Elleri öpülesi kadınlarımızın isimleri şöyle

Medyacılar: Seda Aydın (agazete), Mine Cansu Mazı (agazete), Sibel Barutcu (Yenidönem), Burçin Ertürk (Havadis16), Hayriye Turgut, Funda Kubat, Sevinç Çelebi, Dilara Gençler, Aysın Komitgan (Yenimarmara Gazetesi), Semra Teke (Bursa Söylem Gazetesi-Adress Dergisi), Sibel Kavçin (Bursa Söylem Gazetesi-Adress Dergisi)

Firmacılar: Naciye Akyurt (Prestige Gayrimenkul), Turkan Türkdal Polat (Burkayfed Başkanı), Tuğba Çelik (Emsan Mühendislik Bilemsan Lid. Koordinatörü), Gülgün Keser (Gülgün Keser Değişim Atölyesi), Pelin Özkan (More Enstitü), Ece Çelenk (Halkla İlişkiler Uzmanı), Tülay Alpay (Alpay Özel Gelişim Atölyesi Anaokulu Sahibi), Tülay Şener (AKED Sihirli Parmaklar Anaokulu'nun Sahibi), Tuğba Çağlar (Cas Antrepo Muhasebe Müdürü), Münevver Akalın (Avukat) ve Serap Uzun Soner (Serap Kuaför Salonu)

Hakem: Feray Bülte (Bülte Medicalpark Kurumsal İletişim Sorumlusu), yan hakem ise Down sendromlu Yağmur Ural kızımız.

Hepsine 3 kız babası olarak, şahsım ve toplum adına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Elmanın yarısı olan sizlerin hayatın da yarısı olduğu daha güzel günlere…