Ulaş Girgin

Kübizm akımının özü, nesnelerin ve formların farklı açılardan aynı eser üzerinde tasvir edilmesidir. Bu akımın temsilcisi olan sanatçılar, nesnelerin ön arka ve yan görünümlerini aynı eser üzerinde bir araya getirerek zaman ve mekan kavramları içinde bir sorgulama hissi oluşturmaktadır. Bu yaklaşım, eseri inceleyen kişilere nesnenin birçok yönünü aynı anda inceleme şansı verirken zaman ve mekandan bağımsızlaşan çizgileri ile deneyimsel bir yolculuğa da davet etmektedir.

pablo-picasso-avignonlu-kizlar-tablo-okumasi-768x614-1

(Özel) Türkiye’de bu evlerin örneği yok (Özel) Türkiye’de bu evlerin örneği yok

Kübizm’in öncülerinden olan Pablo Picasso’nun eseri “Anvignonlu Kızlar” isimli tablo tam anlamıyla kübist sayılmasa da akımın temellerinin atıldığı eser olarak kabul edilmektedir. Resimde alışılagelmiş estetik anlayışının duvarlarını yıkan bu akım modern sanat tarihinin ilk sayfası olarak kabul edilmektedir.

064-Guernica-Picasso

Görünenin yanılgısına karşı görünmeyenin sonsuzluğu

Kübist ressamlara göre dış dünyanın nesneleri, sadece göründükleri yanlarıyla değil görünmeyen tüm yanları ile de ele alınmalıdır. Tabloları ile izleyenleri aklın sonsuz derinliğinde yolculuğa çıkarmak isteyen Pablo Picasso ve Georges Braque gibi sanatçılar, nesneleri onların çevrelerinde dolaşıyormuşçasına bir hayal gücüyle, sağından solundan üstten ve alttan bakarak aynı tablo üzerinde resmetmiştir. Bu ressamların amacı nesneleri belirli kalıplardan arındırıp özgürleştiren bir çizgiye yöneltmek ve bu doğrultuda yeni bir estetik anlayış ortaya koymak ve bu sayede düşüncenin sınırlarını zorlamaktır.

depositphotos_120659004-stock-photo-bangkok-thailand-december-19-wax

Resim alanında ortaya çıkmış olan bu akım heykel mimari ve tasarım gibi diğer sanat disiplinlerinde de büyük etki yaratmıştır. Sanatçıların somut dünyada belirli olan matematiksel kalıplar ile sınır tanımadan oynamış olmaları dönemin sınırlarını zorlamış ve modern sanatın uçsuz bucaksız denizinin kapılarını aralamıştır.

Editör: Ulas Girgin