Allah Allah demeyince, İŞLER DÜZELMEZ.

Kadir Tanrı vermeyince, ER ZENGİNLEŞMEZ.

Ecel vakti gelmeyince KİMSE ÖLMEZ.

Ölen adam dirilmez, çıkan CAN GERİ GELMEZ.

 

Kim bu Korkut Ata?

Oğuz Türklerinin bozkır hayatının geleneklerini ve törelerini çok iyi bilen, kabile teşkilatını koruyan yarı-efsanevi bir bilge kişidir.

Dede Korkut Kitabı'ndaki hikâyelerin de anlatıcısıOzan’ın, kaynaklarda ve Oğuz rivayetlerinde adı; kimi zaman sadece "Korkut", kimi zaman "Korkut Ata" olarak geçer.

Sirderya havzasında tespit edilmiş halk anlatılarında; O bir Şamanolarak tanıtırken, yazılı kaynaklarda; hükümdarlara vezirlik, müşavirlik yapmış bir Müslüman Türk velisi olarak tanıtılmıştır.

Oğuzların İslâm'ı kabul edişlerinden önceki dönemlerin bir kâhini olduğu, İslâmlaşma sürecinde kültürel değişime paralel olarak bir evliya kimliğine büründürülmüştür.

Azrbaycan'da ve Anadolu'da Dede Korkut'a ait olduğu iddia edilen mezarları vardır.

1638 yılında Alman imparatorunun Moskova ve İran elçisi Adam Olearius, Dede Korkut'un Demirkapı-Derbend şehri yakınlarında "İmam Korkut" adlı bir İslam velisinin mezarını gördüğünü anlatmıştır.İran ve Dağıstan Tatarları arasındaki sınırı belirleyen küçük bir ırmağın kenarında bulunan mezar, kaya içine oyulmuş büyük bir mağara şeklinde olup, tabutu dört tahtadan yapılmıştı. Olearius'un yerlilerden dinleyip aktardığı söylenceye göre, kopuz çalıp şiirler söyleyen bir İslam velisidir.

Evliya Çelebi Seyahatname'de, 1647'de Demir Kapu'da gördüğü ziyaretgâhın Dede Korkut'a ait olduğunu yazar. Olearius'un bahsettiği mezarı aramaya sonradan Rus doğubilimci Wilhelm Barthold da gitmiş fakat bulamamıştır.


Sirderya havzasında yaşayan Kırgız, Kazak, Karakalpak ve Türkmenler tarafından ziyaret edilen ve Korkut Ata'nın kabri olarak bilinen bir mezar daha vardır. Kalinski ile Kızılorda arasında Sirderya nehrinin Aral gölüne yakın bir yerinde sahilde bulunmaktadır.

Şair Orhan Şaik Gökyay da, Bayburt'un n güney doğusundaki “Masat Köyü”nün hemen çıkışında halk arasında Ali Baba Türbesi denen Türkmen türbesinin Dede Korkut'a ait olduğu” tezini ortaya atmıştır.

 

Dede Korkut söylemiş:

 

Bir yiğidin Karadağ yumrusunca malı olsa;NASİBİNDEN FAZLASINI YİYEMEZ.

Gürleyip sular taşsa, DENİZ DOLMAZ.

Kibirlilik eleyeni,TANRI SEVMEZ.

Gönlünü yüce tutan,ERDE DEVLET(zengin)OLMAZ.

Eloğlunu beslemekle OĞUL OLMAZ; büyüyünce BIRAKIR GİDER, GÖRDÜM DEMEZ.

Kül,TEPECİK olmaz.Güveyi, OĞUL OLMAZ.

Kara Eşşek başına gem vursan,KATIR OLMAZ.

Hizmetçiye elbise giydirsen,HANIM OLMAZ.

Eski pamuk,BEZ OLMAZ.Eski düşman,DOST OLMAZ.

Kara çelik öz kılıcı çalmayınca,HASIM DÖNMEZ

Er malına kıymayınca ADI ÇIKMAZ.

Kız anadan görmeyince ÖĞÜT ALMAZ.

Oğul babadan görmeyince SOFRA ÇEKMEZ.

Oğul babanın YERİNE YETİŞENDİR, İKİ GÖZÜNDEN BİRİDİR.

Devletli oğul olsa OCAĞINI KORUDUR.

Devletsiz şerrinden ALLAH SAKLASIN,Han’ım sizi

 

Dede Korkut bir daha söylemiş:

Gittikte yerin otlaklarını GEYİK bilir.

Yeşermiş yerlerin çimenlerini YABAN EŞEĞİbilir.

Ayrı ayrı yolların izini DEVE bilir.

Yedi dere kokularını TİLKİbilir.

Geceleyin kervan göçtüğünü ÇAYIR KUŞUbilir.

Oğlun kimden olduğunu ANA bilir.

Eğerin ağırını hafifini AT bilir.

Ağır yüklerin zahmetini KATIR bilir.

Nerede sızılar varsa ÇEKENbilir.

Gafil başın ağrısını BEYİN bilir.

Kolca kopuz yükseltip elden ele, beyden beye OZAN bilir.

Karşınızda çalıp söyleyen OZAN olsun.

Azıp gelen kazayı TANRI SAVSIN Han’ım Hey!..