2017 yılı Reina katliamıyla başladı. Ülke üzerinde kirli oyunların oynandığı bir gündü. O günden sonra kimileri için memleketi kötü günler bekliyordu. Bazıları için ise bu olay son olabilirdi. Nitekim bu vahşet dolu katliamdan sonra ülkemizde ciddi terör olayları yaşanmadı. Güney Doğu ve sınırlarımızda olan hareketlilik dışında şehir merkezlerimizde sıkıntılar yaşamadık. Bu süreçte istihbarat teşkilatımız verimli çalıştı. Dünyada da terör olayları yaşandı. Manchester saldırısı, Londra’da metro patlaması ve LasVegas saldırısını sayabiliriz.

Bir başka 2017 haberlerinde, Kemal Kılıçdaroğlu adalet yürüyüşü kapsamında Ankara’dan İstanbul’a yürüdü. Kudüs olayında BM kararları ve Recep Tayyip Erdoğan’ın Sudan Meclisi’nde yaptığı konuşma benim için 2017’ye damga vuran olaylardandı. ABD’de, İran’a uygulanan ambargoyu delen Rıza Sarraf ve Hakan Atilla (Halkbank) davası ve yerel anlamda hepsinden önemli olan da Recep Altepe’nin görevden alınması oldu.

Spor anlamında da en güzel haber, Ampute milli takımımızın Avrupa şampiyonu olmasıydı. Ülkemizde ve dünyada 2017, bu verdiğimiz birkaç örnek gibi geçti. Aslında sıradan, bir öncekinden daha iyi olduğunu düşünmediğim ve 1 yıl daha ömrümüze eklediğimiz günler geride kaldı. Güzel bir söz var: “Bugün ömrümün geri kalanının ilk günü” diye. Aslında ömrümüz bitiyor biz hissetmesekte.

Benim için yeni yıl demek çocukluğumdan beri sadece takvim demektir.  Çok küçükken yeni yılın mis kokusunu taşıyan 365 adet takvim yaprağına dokunmak benim için her zaman özel olmuştur. Günler geçtikçe takvim yapraklarını sekizli, onlu kopararak onları para niyetine kullanıp oyunlar oynardım. Şimdi bu tarz küçük ama ufuklu hayaller kalmadı. Şimdiyse iyi bir tablet, hızlı bir cep telefonu ve fiyakalı araba hayallerimiz var. Nereden nereye işte... Çocukken okul bahçelerinde oynadığımız futbol maçlarından; hayalini kurduğumuz Metin Oktaylar, Can Bartu’lardan sahada milyonlar götürüp gazeteci darp eden milli sporculara kavuştuk.

2017’de Mustafa İslamoğlu’ndan öğrendiğim güzel bir söz daha var. Aslında sadece bu yılı değil, yakın tarihimizi de bizlere yansıtıyor.

Dindarlığını Allah’a göster, bana insanlığın lazım.

Kendime sözüm var. Bu yıl çok kitap okuyacağım. İnsan en çok da kendine verdiği sözleri tutarmış. En azından ben tutmaya çalışıyorum.