Özkan YILDIRIM
Mudanya'mızın şirin ve güzel köyü Gemlik Körfezi ve Bursa ova manzarasının yanı sıra Ulubat Gölü’nü de rahatlıkla görebileceğiniz, temiz havası ve güzel insanlarıyla ünlü Çepni Köyü'nün Muhtarı Göksel Mete ile birçok konuyu ele aldığımız güzel keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
• Öncelikle Sayın muhtarım bizleri böylesine güzel manzaralı temiz havalı köyünüzde konuk ettiğiniz için size teşekkür etmek isteriz. Sizi tanıyarak röportajımıza başlayalım isterseniz.
1979 yılında Çepni köyünde doğdum, Mudanya'da Ortaokulu bitirdim. Köyümüzde zeytin ve incir üretimi yapılmaktadır. Muhtarlık hevesim bir anda gelişti, işleyişin gidişatın yanlış olduğunu düşündüm. Ben bu işi daha iyi yaparım diye düşünerek aday olduk, halk da tercih etti kazandık. Seçimde iki aday vardı, epey bir farkla kazandım, buradan Çepni Mahallesi sakinlerine de ayrıca teşekkürlerimi iletmek istiyorum onların güvenini boşa çıkartmamak için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.
• Peki Muhtarım, göreve geldiğinizden beri ne gibi eksikler tamamlandı? Neler yaptınız köyünüzde?
Bizim köyümüzde en büyük sorun suydu, belirli ölçüde hallettik. Kendi imkanlarımız olsun, Mudanya Belediyesinin katkısı olsun, Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla bir nebze olsun hallettik.
Peki Muhtarım bize Çepni’yi tanıtır mısınız?
Elbette. Şu an Çepni 250-300 hane kadar. Ama bir bu kadar da yaşayan insanlarımız Mudanya’da var. Hem orada evleri var hem burada evleri var. Çepnili olarak geçen yerelseçimlerde 1300 kişi oy kullandı. Köyde 580 kişi oy kullandı neredeyse bir o kadar da Mudanya'da oyunu kullandılar. Çocuğunu okutmak için Mudanya'da yaşayanlar var. Köyümüzde ilkokul var 4’e kadar. Ondan sonrasında tercih edenler Ülkü Köy’e gönderiyorlar taşımalı eğitimle. Tercih etmeyenler de zaten dediğim gibi köyün %60'ının, %70'inin Mudanya'da evi var çocuğunu orada okutuyor.
ÖZEL AVLAK BÜYÜK SIKINTI
Köyümüzden keçi çiftliğine doğru çıkarken o bölgeler özel avlak olarak tahsis edilmiş Çepni halkı olarak bunu istemiyoruz. Yapılırken de bize kimse bir şey sormadı, insanları kandırarak yapmışlar. Ona bakarsan eski muhtarı da kandırmışlar. Çepni, İpekyayla, Kaymakoba, Mirzaoba ve Kumyaka’yı kapsıyor burası özel avlak olarak ve bizimle birlikte bu 4 köyde bu duruma karşı. Bu uygulamanın tekrar gözden geçirilerek iptal edilmesini ivedilikle bekliyoruz.
TURİZME KAZANDIRILMALI.
• İnsanların yaşadığı yerde eksiklikler bitmez muhtarım. Peki şu da olsa, bu da olsa da iyi olacak dediğiniz şeyler var mı?
Eksiklikler hiçbir zaman bitmez, zaten dediğiniz gibi ama mesela bizim hemen üst bölgede, tepede orada çok güzel bir manzara ortamı var ve orasının turizme açılması olabilir diye düşünüyorum. Oradan İstanbul bile gözüküyor bütün Körfez bütün Bursa Ovası, Göl tarafı ayaklarınızın altında. Her şey olabilir bir seyir terası şeklinde geniş bir arazi var orada o bölgenin turizme kazandırılması lazım gelir diye düşünüyoruz. Hemen köy meydanında bir köy kahvesi konağı vardı yıkıldı. Şimdi tekrardan yapılacak ama maalesef halen daha herhangi bir gelişme yok, onun da bir an evvel yapılmasını bekliyoruz Büyükşehir Belediyesi'nden.
Sofralığımız yağlığa gidiyor
Sadece bizim işimiz Büyükşehirle, Mudanya Belediyesi ile değil bizim burada Marmarabirlik var tüccarların zulmünden gerçekten köy halkı insanlarımız çok zorluklar görüyor sıkıntılar yaşıyor. Zeytin üreticisi her sene sıkıntı yaşıyor. Alt baremden kaydırarak yağlık yapıyorlar bizim zeytinimizi. Mesela şöyle anlatayım. 18-46 kalibreye kadar zeytin alıyorlardı. şimdi 18'den 35 taneye kadar alıyorlar. Geçen sene % 60'ını ödüyorlardı paranın şu an %50’sini ödüyorlar paranın geri kalanını ne zaman ödeyecekleri belli değil. İznik’e göre idare ediyorlar kurumu İznik'e göre bir idare politikası var maalesef. Burada en kaliteli zeytini biz üretiyoruz en az fire veren zeytin bizim zeytinimiz, en fazla yağ veren zeytin yine bizim zeytinimiz ama diğer bölgelerle aynı paraya satıyoruz. Eskiden 14 sene 15 sene önce bölgesel fiyatlandırma vardı, onu kaldırdılar. Şu an sadece tek fiyat üzerinden alıyor Marmarabirlik zeytinleri. Bundan 3 sene önce 150-200 lira olan bakırlının torbası şu anda 400-450 lira.
BİZ 7,5 LİRADAN SATAMIYORUZ MARKETTE 30 LİRA.!!!
Bundan 5 sene önce 35 tane zeytini 7,5 liraya satıyorduk şu anda 4 liraya alıcısı yok biraz biraz işte hareket yapmaya başladı. Bir de zeytincilikte üretim fazlalığı var. Şimdi bize en büyük darbeyi vuran Hatay, Akhisar ondan sonra Antep bu bölgeler bizim zeytinimiz üzerinden Tirilye Zeytini ,Gemlik Zeytini adıyla satıyorlar. Avrupa'ya ihraç edilen zeytinler Tirilye zeytini adı altında anılıyor ve onlar da bu bölgede üretiliyor. Bize çok darbe vuruyor bu durumlar bizim zeytinimizin raf ömrü mahsende bekleme ömrü Akhisar’dan Hatay'dan hepsinden fazla. 1 numaralı zeytin üretiliyor bu bölgede ama hepsi aynı kefeye konuluyor maalesef. Ülkemizde şu an 460.000 Ton sofralık zeytin üretiliyor bunun 170.000 tonu yani Tirilye tipi Mudanya, Orhangazi, Gemlik, İznik bu bölgede üretilen zeytinler. Ben Marmarabirlik’in 50.000 ton zeytin aldığına inanmıyorum. Büyük bir kısmını alan tüccarlar oluyor bu manada işte biz de tüccarın eline düşmüş oluyoruz maalesef. Sorun şu; ilaç, gübre, mazot tabi pahalı ama esas sıkıntı bizim ürünümüzün istikrarlı para yapmaması ülke şartlarına göre üzerine prim koymaması. Burada büyük sıkıntı yaşıyoruz. 7-8 lira ortalama ile ürünümüzü satabilsek mazot 7 lira olmuş 10 lira olmuş çok sıkıntı değil yani.
• Peki Muhtarım marketlerde zeytinin fiyatı 20 lira 25 lira hatta 30 lira. Siz 7-8 liraya satıyoruz diyorsunuz nasıl oluyor bu?
7-8 Lira bizi kurtarır diyorum. 7-8 liraya almıyorlar keşke alsalar yani o paralar nerede. Burada sulama yok, her boydan çıkıyor. Burada barem ortalaması 30’la 40 arası. Fakat en kaliteli en güzel zeytinler burada üretiliyor.
MARMARABİRLİK POLİTİKALARINI GÖZDEN GEÇİRMELİ..
• Muhtarım yavaş yavaş röportajımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Son olarak neler söylemek istersiniz? Neler eklemek istersiniz?
İnsanlarımız teveccüh ettiler bizi buraya seçtiler, ben onlara buradan teşekkür ediyorum. Başka da bir şey demiyorum onlar için çalışıyoruz zaten elimizden geldiğince. Biz de en büyük sıkıntı Marmarabirlik'in izlediği politika. Mudanya Belediyesi şu an hizmet vermeyebilir ama bir ay sonra, iki ay sonra verir. Büyükşehir belediyesi şu an vermez 5 ay sonra verir geç de olsa verir yani. Herkes sonuçta hizmet vermek ister ama bizim her gün uğraştığımız şey ana geçim kaynağımız zeytin işte biraz da incir var. Marmarabirlik’ten beklentimiz çok fazla bizim atalarımız kurmuş bu birliği Mudanya kurucusu bugün Mudanya'daki depoları bizim atalarımız kurmuşlar ama her geçen sene bizim zeytinlerimiz maalesef yağa gidiyor. Bunların sona erdirilmesi ve insanlarımızın zeytinden para kazanmasının çok önemli olduğunu söylemek istiyorum ve dediğim gibi başta Çepni Mahallesi sakinleri olmak üzere bütün Mudanyalılara ve bütün Bursalılara buradan sevgilerimi selamlarımı iletmek istiyorum esenlikler diliyorum.