ÖZKAN YILDIRIM /ÖZEL HABER
Öncelikle başkanım bizleri, ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Basından takip ettiğimiz kadarıyla Büro Memur-Sen Bursa Şubesi gerçekten aktif çalışmalar ortaya koyuyor.
Ben Eyyüp Akbulut, 2012'den beri şube başkanıyım. Büro Memur-Sen'in Bursa'da 2 tane şubesi var. Biri Adliye Şube; orası büyük olduğu için kurumu ayırdık, orasını kurduk. Adliye Şube’nin 1000 üyesi, bizim de 1700 üyemiz bulunmakta, toplamda 2700 üyemiz mevcut. 17 kamu kurumu bize bağlı, sosyal güvenlik kurumu, vergi daireleri, gümrük müdürlükleri, gençlik spor vs. Onun için bizim sendikacılığımız diğer sendikacılığa benzemez.
BİR ÇOK KAZANIM SAĞLADIK
Toplu sözleşme sürecinde, 3600 ek gösterge ile ilgili 2021 yılında toplu sözleşmede imza altına alınmıştı. Fakat bu yazdırdığımız maddeler uygulamaya geçti ama bizim hizmet kolumuz açısından ikisinde de eksiklikler görüyoruz. Bu eksiklikler ile alakalı yeni düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Şimdi sözleşmelilere kadro verildi ama belli kurumlarda belli statülerde çalışan arkadaşlar onu alamadılar, biz bunun genele uygulanmasını istiyoruz. 3600 konusunda 4 hizmet sınıfına bu kadrolar verildi, ancak bizim hizmet kolumuzda sadece Sosyal Güvenlik Kurumu denetmenlerine, vergi dairesinde çalışan gelir uzmanları ve idareci statüsündeki şube müdürü, merkez müdürü ve yardımcıları kadrosunda olanlara verildi. Genelde bizim hizmet kolumuzdaki kurumlarda iş yükünü çeken grup bellidir, bunlar şef ve alt gruptur. Veri hazırlama memur kadrosunda olanlar ondan dolayı orada bir eksiklik var. Mesela zamanında çalışmaya başlamış zamanında güzel üniversiteler bitirmiş, belli bir kalifiye olmuş olmasına rağmen o unvanı alamadığı için 3600'den yararlanamıyor. 3600 halihazırda çalışırken çok büyük bir etkisi yok ama emeklilikte çok büyük yansıması var. Ondan dolayı biz bunun dereceli kadroya giren bütün memurlara verilmesini istiyoruz.
BÜYÜK YOL KAT ETTİK
Onun haricinde bizim banka promosyonları ile alakalı çalışmalarımız var. Onunla alakalı genel merkezin Türkiye genelinde imzalanan kurumlar var. Sosyal Güvenlik Kurumu’nda, adliye de, Gençlik Spor’da bunlar bakanlık düzeyinde yapıldığı için bizim genel merkezimizin takip ettiği kurumlar olduğu gibi yerelde takip ettiğimiz kurumlarda var. Bunlar vergi daireleri, il göç müdürlüğü, valilik, nüfus müdürlükleri kapsamında banka promosyon ihaleleri yapılıyor. Bununla alakalı biz kurumun idarecileri ile bir ön görüşme yaptık yenilenmesi, güncellenmesi yönünde sözlü olmayınca, yeterli görünmeyince daha sonra bir de yazılı talepte bulunduk. Yazılı taleplerimize istinaden kurumlarda o anlamda çalışmalar başlatıldı. Birçok kurumda bu durum çözülmüş durumda, ancak daha çözülemeyen, işin içinden çıkılmayan kurumlarda var bu durumda biraz bankalarında taşın altına elini koyması gerekiyor. Sosyal Güvenlik Kurumu'nda 3 yıllığına 22 bin liraya imza attık, Adalet Bakanlığı'nda yine 25 bin liraya imza atıldı. Gençlik Spor 19.750+250 TL parapuan. İŞKUR'da da 22 bin liraya imza atmış olduk. Bununla birlikte dediğim gibi bizim alanımız çok geniş olduğu için sendikacılıkta bazı noktalarda da yetersiz kalıyoruz. Burada bizim hizmet kolumuzdaki en büyük sıkıntılardan bir tanesi hizmet kolumuzda üç beş kişinin bir araya gelip sendika oluşturması. Özellikle kurumsal sendikacılığa girince işler biraz daha sıkıntılı olmaya başlıyor. 3 kişi 5 kişi bir araya geliyor bir tüzük hazırlayıp dernekler masasına verdiğiniz zaman iş bitmiş oluyor. Bu olunca da ne oluyor güç parçalanmış oluyor. Biz yetkili sendikayız Türkiye genelinde yetkili toplu sözleşmelere bütün görüşmelere biz giriyoruz ama orada üç beş kişiyi ikna edince bu hoş olmuyor. İlgili kurumlarla bakanlıkla kurumun üst amirleri ile görüşme yap çözüm noktasında bir şey koy ortaya dediğin zaman yapamıyor. Çünkü öyle bir gücü yok, iradesi yok, etkisi yok. Zaten amaç da o değil amaç muhalefet etmek halihazırda devam eden yetkisi olan sendikanın önüne set koymak. O bir şey yapmasın, biz kendimiz oradan üç beş kişi alalım diye bir düşünce var.
HEP BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜYÜZ
Yetkili sendika varken sahada ortaya emek koyulurken kalkıp sağda solda ne olduğu belirsiz yapılanmalara gidilmesi bizim gücümüzü kırıyor. Sonuçta emek veriyoruz, kazanım elde etmeye çalışıyoruz ve elde ediyoruz. Böyle olunca da bizden önce sahip çıkmaya çalışıyorlar. Sözleşmeliye kadro alıyorsunuz Memur-Sen bunun altına imzasını koymuş toplu sözleşmede konuşmuş ama sen bir gelişme olduğunda sosyal medyada şunu şunu böyle yaptık bunu biz aldık gibi paylaşımlar yapılıyor. Bunlar bizi üzüyor, bunlara gerek yok. Memur arkadaşlarımızın bu konuda bilinçli olmaları gerekiyor çünkü biz bu anlamda zaten sahadayız, çalışıyoruz ve emek harcıyoruz. Adam oturduğu yerden bir şeyler yapmaya çalışıyor, ben yeri geldiğinde Harmancık’a gidiyorum, Karacabey'e gidiyorum, Mustafakemalpaşa’ya gidiyorum nerede bir üye varsa oraya gidiyorum görüşüyorum. Görüşmem gereken kim varsa yanlarına gidiyorum, gönlünü almak için, hatırını sormak için gidiyorum ama diğer taraftan bakıyor adam oturduğu yerden sendikacılık yapıyor. Diğer hizmet kolları bu anlamda bizden daha iyiler. Diyanet olsun, eğitim olsun, sağlık olsun sendikalaşma oranı onların bizden çok daha iyi parçalı bir yapı olmadığı için onlar %60-70'lere gelmişken biz daha %25-30 aralığındayız bunun artması gerekiyor.
BİR ÇOK ETKİNLİK VE FAALİYET DÜZENLEDİK
Yerelde üyelerimize yönelik sosyal etkinlikler düzenliyoruz, kültürel faaliyetler düzenliyoruz. Geçen yıl her aya bir sosyal etkinlik kapsamında bir programımız vardı. Üyelerimizin çocuklarını Kestel’deki Türkiye'nin en büyük buz pateni pistine götürdük. Bunun yanı sıra sinema programları yaptık, tiyatro programları düzenledik, gezi programlarımız oluyor. Bu anlamda sosyal etkinlikler oluyor, herkesi ilgilendiren herkesin ilgisini çekebilecek şekilde çalışma yapıyoruz. Bu yaz dönemi tatil döneminde ara vermiş olduk. Önümüzdeki dönem yine bu tarz etkinlikler devam edecek. Yine her yıl rutin ramazan ayında geleneksel iftar programımız vardı, geçen sene yapmıştık bu sene de olacak. Onun haricinde üyelerimize yönelik şubat-mart aylarında imkanlar çerçevesinde hediye takdim etmeye çalışıyoruz, promosyon yaptırmaya çalışıyoruz. Bizdeki düşünce şu üyeden kesinti geliyorsa biz o kesintiyi bir şekilde üyeye döndürmemiz gerekiyor. Yoksa başka bir yerde de harcayabiliriz ama bizim öyle bir şeyimiz yok, kuruluşundan beri Memur-Sen de çizgidedir. Biz de bu şekilde hareket ediyoruz, üyeden geleni üyeye aktarmış oluyoruz. Zorunlu ihtiyaçları giderdikten sonra üyelerimize ne yapabiliyorsak yapmaya çalışıyoruz. Bir dönem Powerbank hediye etmiştik, bir dönemde şemsiye hediye etmiştik o tür hediyelerimiz oluyor.
ŞİMDİDEN ÖNLEM ALINMALI
Sosyal Güvenlik Kurumu ile alakalı şöyle bir durum var. Türkiye'nin de gündemi emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili yeni bir düzenleme yapılacak. EYT uygulaması çıktıktan sonra biz bunun sigortalılık kısmına çok bakmıyoruz ama bizi ilgilendiren tarafı memur sendikası olduğumuz için bunun sosyal güvenlik kurumunda çalışan memur arkadaşlarımıza yansıması nasıl olacak. Biz o kısma bakıyoruz. Burada çok önemli bir unsur var. Daha EYT ile ilgili yasal bir düzenleme yapılmamışken Sosyal Güvenlik Kurumu'nda özellikle borçlanma biriminde ciddi anlamda kuyruklar oluştu, yığılmalar başladı. Bizim yönetim kurulumuzda ki bir arkadaşımız orada görev alıyor, şu anda yediye,sekize kadar çalışıyorlarmış. Şu anda ciddi anlamda talep var. İnsanlar bir an önce emekli olmak istiyor maaşımı alayım diye düşünüyor. Tabii bundan sonra yasalaştıktan sonra yönetmelik çıktıktan sonra şöyle bir şey başlayacak tamam emekli olun ama ben dilekçe verdim emekli oluyorum o öyle olmuyor dosyanın çekilmesi lazım arşivden dosya çıkacak incelenecek gözden kaçıran bir şeyin olmaması gerekiyor.
UZMANLIK STATÜSÜNÜN GETİRİLMESİ LAZIM
Oradaki memurun yetişmiş memur olması lazım. Herhangi sıradan bir memur onu yapamaz, emeklilik işlemlerini yaptıramazsınız. Borçlanma işleminde herhangi bir memur bulamazsınız. Emeklilikte, işverende, tahsiste buralarda yetişmiş elemanın olması gerekiyor. Biz sürekli şunu söylüyoruz, son yıllarda Sosyal Güvenlik Kurumu'nda uzmanlık statüsünün getirilmesi gerekiyor. Orada çalışan memur arkadaşlara işveren uzmanlığı, tahsis uzmanlığı, gibi kadroların ihsas edilmesi gerekiyor. Hafta sonları da o süreçte çalışacaklar. Bu süreçte en azından bakanlığımızın sosyal güvenlik çalışanlarına bir iyileştirme yapması gerekiyor.
ÇÖZÜM ŞART
Şu anda mesela nüfus müdürlüklerinde bekleme anlamında büyük sıkıntı var. Yıl sonu ehliyet ve pasaport ücretleri artacağından yoğun bir yığılma var. Vatandaş önceleri ‘randevu alamıyorum’ diye sıkıntı yaşıyordu sonrasında bakanlık randevu adedini iki katına çıkarttı. Yıldırım Nüfus randevu adedini 800'den 1600'e çıkarttı, Nilüfer Nüfus Müdürlüğünde 500-600 kişiye randevu verirken şimdi 1100 kişiye randevu veriliyor. Geçenlerde ben beş buçukta gittiğimde Nilüfer Nüfus Müdürlüğünde sırada 150-200 kişi bekliyordu. Yani bu anlamda oraya vatandaşa kolaylık sağlamak yetmiyor ama bu sefer de gidiyor oraya randevuyu saat dörde vermişsiniz ama işi saat altıda bitiyor. Oradaki memurun 4 dakikada bir işlem yapması gerekiyor. 4 dakika da bir memurun işlem yapması mümkün değil. Çünkü parmak izi alması gerekiyor. Teferruatlar var, sonuçta insan bu robot değil, hava alması gerekecek ihtiyaçları olacak. Bu bağlamda nüfus müdürlüklerinde nasıl bir çözüm geliştirilir bilemiyorum. Buradan ben vatandaşlarımıza da seslenerek şunu söylemek istiyorum yani acele etmesinler. Kimlik değiştirme ile ilgili yıl sonu son tarih değil, 2 yıl uzatıldı biliyorsunuz, sonraki süreçte rahat rahat yaptırabilirler.
GEÇİCİ GÖREVLENDİRMELER SORUNU ÇÖZEMEZ
Bizim kurum çeşitliliğimiz fazla, Gençlik Spor'da çalışan arkadaşlarımız var. Onların mesai ücretleri ile alakalı sıkıntılar var. Hafta sonu maçlara göreve gönderiyorlar. 20-30 lira gibi bir rakam alıyorlar. Bu anlamda bir düzenleme yapılması gerekiyor. Gümrük Bölge Müdürlüğü bize bağlı Bursa’mıza bağlı. Bununla birlikte bölge müdürlüğü olduğu için. Ayvalık, Bandırma, Kütahya, Yalova, Eskişehir illeri de bize bağlı buralarda çalışan arkadaşlarımız var. Gümrük müdürlüklerinde bizim bölgeden doğu sınır kapılarına arkadaşlarımız geçici görevlendiriliyor. Bu anlamda ciddi anlamda mağduriyet yaşıyorlar bir akşam önünüze bir yazı geliyor. Cizre'de görevlendirildiniz gibi orada bir planlama yapılmadan öncesinden haber verilmeden giderken de herhangi bir şey de ödemeden, avans veriliyor ama öncesinde verilmiyor, gidiyorlar döndükten sonra 6 ay sonra ödemiş oluyor kurum. Bununla ilgili de bir düzenleme yapılması gerekiyor. Bence bakanlığımızın bu anlamda farklı bir çözüm bulması gerekiyor. 3 aylık, 3 aylık geçici görevlendirmeler ile sağlıklı bir şey olacağını tahmin etmiyorum. Sonuçta burada da personel eksikliği var.
SIKINTILARA ÇARE BULUNMALI
Onun haricinde bize bağlı İŞKUR var orada çalışan arkadaşlarımız yoğun çalışıyorlar. Oradaki arkadaşlarımızın şöyle bir talebi var İŞKUR eğer iş meslek danışmanları alacaksa bizim kurum personeline de belli oranda kadro ayırsın gibi talepleri var. Yine bizim kurumumuza bağlı valilikler var orada çalışan arkadaşlarımızın ciddi manada sıkıntıları var. Mesai ücretleri yok, yol ücretleri yok, servisleri yok, bu tür eksiklikleri var, istekleri var. İl göçte sıkıntılarımız var. Orada geri gönderme merkezinde görevli sözleşmeli güvenlik statüsünde arkadaşlarımız var, bu arkadaşlarımız vardiya sistemine tabi çalışıyorlar. Vardiya sistemine tabii çalıştıkları için, bunlar 7/24 açık olan kurumlarda bayram tatili, resmi tatil ya da idari tatillerde izin kullanamıyorlar. Bayramın 1. günü, 2. günü de çalışıyorlar. Onunla alakalı bir çözüm istiyor arkadaşlar, tabii biraz da yeni bir kurum olduğu için uygulamayla ilgili sıkıntılar yaşanıyor, oturmamış olmasından dolayı. Oradaki çalışan arkadaşlarımızın o manada sorunları var. Orada çalışan uzman arkadaşlarımız var onlarda çok yoğun çalışıyorlar. Özellikle Bursa için söylüyorum. Bu da şuradan kaynaklanıyor. Bursa Türkiye’nin 4. büyük şehri, aynı zamanda yabancılardan çok rağbet gören bir şehir. Orada da ciddi manada yoğunluklar var. Buralarda kadroların biraz genişletilme yönünde bir çalışma yapılması ve fazla mesai ücretlerinin ödenmesi yönünde beklentiler var. Bu konularla ilgili sıkıntıların giderilmesini beklemekteyiz. Son olarak başta Bursa'da yaşayan bütün üyelerimiz olmak üzere üç buçuk milyon insanımıza, yurt genelinde yaşayan 85 milyon vatandaşlarımıza Bursa'dan Büro Memur-Sen'den sevgilerimi, selamlarımı göndermek istiyorum, esenlikler diliyorum.
