Tam da aşıların dağıtılıp uygulanmaya başlandığı günlerde İngiltere'den moral bozucu haber geldi.

İngiliz bilim adamları corona virüsünün mutasyona uğramış çok daha bulaşıcı türünü keşfettiklerini açıkladı.

Bunun üzerine hızla yeni önlemler alınmaya başlandı.

Birçok ülke karşılıklı uçuşları askıya aldı, komşu ülkeler sınırlarını kapattı.

Bu yeni tip virüsü için henüz yeterli bilgi yok ancak ilk bulgulara göre bu virüsünü çok daha bulaşıcı ve tehlikeli olduğu yönünde.

Aslında corona virüsün çok daha tehlikeli türü ortaya çıkabileceğini daha dört ay önce 28.08.2020 tarihli "Covid-20'nin ayak sesleri mi" başlıklı yazımızda paylaşmıştık.

Bu yazımızda özetle şunları söylemiştik:

"İlk corona vakası resmi olarak 2019 yılının son aylarında kayıtlara geçtiğinden hastalığa da Covid-19 (coronavirüs disease ) ismi verilmişti.

Çin'de ilk tespit edildiğinde bu virüs pek ciddiye alınmamıştı ancak kısa sürede son derece tehlikeli olduğunu sadece Çin değil bütün dünya anladı.

Öyle ki DSÖ dünya genelinde pandemi durumu ilan etmek zorunda kaldı.

En çok etkilenenler de bu virüsü yeterince ciddiye almayıp koruyucu tedbir konusunda esnek davranmaya kalkışan ülkeler oldu.

Ki yaz aylarında virüsün agresifliği çok düşük olduğu halde tablo ortada.

İnsanoğlu bu virüsü herhangi bir virüs gibi algılayıp 3-5 ay sonra salgının biteceğini düşünüyor olacak ki koruyucu tedbirlere yeterince riayet etmiyor.

Özellikle son günlerde peşpeşe gelen aşı müjdeleri insanoğlunu daha da rehavete kapılmasına sebep olmakta.

Oysa daha başında söylemiştik:

Bu virüse karşı etkili aşı veya ilaç bulunması pek mümkün değil.

Nitekim dünyanın değişik yerlerinden hastalığı geçirenlerin birçoğu bir kaç ay sonra tekrar corona virüse yakalandıkları haberleri geliyor.

Bunun anlamı tek: Aşı bulunsa da beklenen etkiye sahip olmayacak.

Buraya kadar her şey tamam da asıl sıkıntı hastalığa sebep olan mevcut corona virüsün çok daha tehlikeli ve agresif çeşidi ortaya çıkarsa ne olacak?

Kimseyi gereksiz telaşa sokmak istemeyiz ama tam da böyle mutasyona uğramış çok daha agresif bir virüs ortaya çıkacağını düşünüyoruz havaların soğumasıyla birlikte.

Hatta bu virüs ile aynı özelliklere sahip olmasına rağmen yarattığı etkiden dolayı adına covid-20 verilecek kadar farklı etkilere sebep olabilir.

Birçok defa paylaştık ama salgına sebep olan bu virüsü hafife alan, salgının üç beş ay sonra yok olup gideceğini ve eski hayatlarına geri döneceklerini düşünenler için bir defa daha hatırlatalım:

Artık eski dünyaya ve eski yaşam tarzımıza asla geri dönüş olmayacaktır.

Ama bizim asıl korkumuz bu zihniyet ve anlayışla, yani rehavete kapılmış ve umursamaz tavırlarla sonbahar ve kış aylarına girilirse tam bir katliam yaşanabileceğidir.

Bazıları abarttığımızı düşünebilir ve keşke yanılsak ama korkarız ki bu durumlar yaşanacak.

Sonuç olarak bu salgından korunmanın en etkili yolu başından beri söylediğimiz gibi ilaç veya aşı değil, kişisel koruyucu yöntemlerdir.

Bu salgının ne kadar süreceğini kimsenin bilmesine imkân yok.

Ancak kendiliğinden yok olup giderse gider ki bu da ancak İlahi takdir ile mümkün olabilecek bir şeydir."

Ve maalesef geldi gelmekte olan ve dört ay önce söylediklerimizi yaşıyoruz.

Son günlerde pozitif vaka sayılarındaki düşüş kimseyi yanıltmasın.

Bu alınan tedbirlerle ilgili değil, tamamen hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin çok üzerinde seyretmesindendir.

Dua edelim de kış ılık geçsin ve başka da bir şey demeyelim.

Aşı konularında bir şey söylemeye gerek yok, bir kaç ay sonra konuşuruz.