Araplar arasında tanınan Kuveytli Şeyh Osman Hamis, geçtiğimiz ay Sakarya'daki Tozlu Camiine gelerek vaaz vermişti. Sığınmacıların büyük ilgi gösterdiği ‘Vahhabilik Propagandası’ iddiaları gündeme geldi. Sakarya Müftüsü Hasan Başiş; Propaganda iddialarına karşılık: - "Namaz kıldırdığı iddiası yalan, 15 dakikalık kısa bir konuşma yaptı. Sakarya'daki Araplara "Bu memleketin kıymetini bilin" dedi,  “kesinlikle Vahhabilik Propagandası yapmadı” diyerek karşıt iddiada bulundu. Adını 18.yy.da Suudi Arabistan da yaşamış din adamı Muhammed Bin Abdülvahhab'dan alan Vahhabilik, Arabistan da hakim dini akım konumunda. Aşırı tutucu ve sert bir İslam anlayışını esas alan Vahhabilik, Türkiye de onlarcası bulunan Cemaat ve Tarikat Yapılanmalarına hoşgörüsüzlüğü ile bilinir. Cübbeli Ahmet Hoca; "adamın açık açık Türk camisinde, ben Vahhabiyim diyecek hali yok. Daha öncede Diyanetin kontrolü kaybettiğini, Vahhabi isimlere izin vermeye devam edilmesi halinde iç karışıklık olabileceği" uyarısında bulunduğunu söyledi. Sözlerine devam ederek; - " Diyaneti uyarıyoruz, Hangi ırktan ve milletten olursa olsun, eğer camilerde bu adamlara konuşma izni verirseniz, selefiliğe - Vahhabiliğe hizmet edip, iç savaşı körüklemiş olursunuz",  açıklamalarında bulundu. İsmailağa Cemaatinin önde gelen isimlerinden olan Cübbeli Ahmet Hoca: - "Vahhabilerle ilgili büyük Şeyhlerin kendisini uyardığını belirterek"- Bu adamların faaliyetlerinin sonunun Türkiye'yi karıştırmak olduğunu, yetkililere bildirmesini istediklerini söyledi. Allah korusun bizde din denildi mi; Akan sularımız Durur. Kardeş kardeşi Din uğruna yok eder. Her ne şekilde olursa olsun, yalan yere dahi kandırılmış olduklarına bakmaksızın Galeyana gelebilirler. Sonuç; Koca bir hiç uğruna kan dökülüp, kardeşi kardeşe düşürenler onları gururla izler, istediklerini yaptırmış olurlar. Geçmişten ders alıp böyle yalan yanlış Propagandalara kalmayalım. Bunların telkinlerinden uzak kalalım. Bırakın Dostluk ve Doğruluk kazansın. Dini kendilerine alet kullananlardan ne kadar uzak olursak,  O kadar Allaha ve asıl doğru yola girmiş oluruz. Dünyanın bunca derdi, sorunu, felaketi dururken, yarın ne yaşayacağımızı bilmezken, bu yanlış yönlendirmelerden uzak olalım. Aklımızla ve mantığımızla Hareket edelim. Unutmayalım ki, İslam Dini Akıl ve Mantık üzerine kurulmuştur. Saygılar…