Corona salgınına bütün dünya hazırlıksız yakalandı.

Hatta öyle ki bazı ülkelerin sağlık sistemlerini çökme noktasına getirdi.

Birçok ülke de sağlık başta bütün sosyal güvenlik sistemlerini gözden geçirmek zorunda kaldı.

Her ne kadar yaz aylarında virüsün etkinliği azalmış olsa da hafife alınmaması gerektiğini iyiden iyiye gösteriyor.

Bu virüse karşı korunmanın dışında şu an için bulunabilinmiş başka bir yöntem de yok. Aşı veya ilaç bulunsa bile belli prosedürlerden geçmeleri gerektiğinden çok kısa vadede kullanıma başlanması mümkün görünmüyor.

Korunma-ilaç-aşı üçlüsünün dışında bu virüse karşı mücadelede umut bağlanan başka bir araç da "kitle bağışıklığı" elde edilmesiydi.

Yani bu hastalığı geçiren nüfus popülasyonu belli bir orana ulaştığında virüsün sınırlandırılabileceği hesap ediliyordu bazı bilim çevrelerince.

Ancak bu gün gelinen noktada her geçen gün daha iyi anlaşılmaya başlandı ki "sürü bağışıklığı" elde edilmesi çok mümkün değil.

Bunun belli sebepleri var.

Virüsün sık sık genetik yapısını değiştirerek mutasyona uğraması veya hastalığı geçiren kişilerde oluşan antikorların kalıcı olmaması bu sebeplerden en önemlileri.

Bu verileri analiz ederek daha ilk ortaya atıldığında bu "sürü bağışıklığının" pek mümkün olamayacağı kanaatine varmış bunu da paylaşmıştık.

Gerek buradaki köşemizde, gerek kendi sayfamızda bu konuyu açıkça dile getirmiştik.( 08.04.2020, 02.05.2020, 13.05.2020 tarihli yazılarımızda)

Bu konuda en son 13.05.2020 tarihinde paylaştığımız yazımızdan kısa bir pasaj hatırlatalım.

(.....Dünyada otoriteler bu salgında başarılı olmanın yollarından biri  "kitle bağışıklığından" yani dünya nüfusunun çoğunluğunun bu hastalığı geçirmesinden geçtiğini dile getiriyor.

Ama biz daha önce, henüz kimsenin söylemediği başka şey de söylemiştik.

Bu otoritelerin umut bağladığı "kitle bağışıklığı" bu corona virüs için geçerli olmayacak.

Yani böyle bir bağışıklık elde edilemeyecek.

Yani bu hastalığı bir defa geçiren kalıcı bağışıklık elde ettiği anlamına gelmeyeceğini anlatmaya çalışıyoruz.

Bu konuda şimdilik bu kadar yazalım.

Nasılsa ileriki süreçte bu konuya tekrar değineceğiz......)

Evet, "Sürü bağışıklığı" konusu ilk gündeme geldiğinde söylediklerimizi bizzat Sağlık Bakanı da çarşamba günkü basın toplantısında teyit etti.

Sonuç olarak bu yeni Corona tipi virüs mutasyon özelliklerinden ve kalıcı antikor oluşturamamasından dolayı binlerce çeşidi olan ve gribal enfeksyonlara sebep İnfluenza tipi virüs ile benzer karakteristikler taşıyor.

Nasıl ki her yıl özellikle sonbaharla beraber mutasyona uğramış yeni grip enfeksyonu dalgası yaşıyorsak öyle anlaşılıyor ki aynı şekilde ortaya çıkan bu yeni Corona virüsün de her dönem değişime uğramış farklı enfeksyon dalgalarına maruz kalacağız.

Ve nasıl ki bu güne kadar gribal enfeksiyonlara sebep olan influenza tipi virüslere karşı etkili aşı veya ilaç geliştirilip kontrol altına alınmadıysa bu yeni tip corona virüse karşı da tatmin edici sonuçlar elde edilemeyecek.

Yani virüsün mutasyon özelliğinden dolayı ne etkili aşı geliştirilmesi mümkün görülüyor (sadece daha çok ticari amaçla piyasaya bazı aşılar sürüleceği kesin ancak bunlar "domuz gribi" aşıları gibi tartışmalı olmaktan öteye geçemeyecekler) ne de kesin etkisi olan bir ilaç.

Özetle yine uyaralım: Siz siz olun bu virüsü hafife almayın.