Son günlerde gündemi en çok meşgul eden konu Başkanlık konusu.

Birileri öteden beri ısrarla Başkanlık sistemini getirme gayeretinde .

Biz  de ilk gündeme geldiğinden beri Başkanlık sisteminin ülkemiz için en uygun  yönetim sistemi olduğunu savunuyoruz  ve konu ile ilgili  yazılar da yazdık   o ayrı.

Bu yazılarımızda belirttik, bir defa daha tekrar edelim.

Başkanlık sistemi ülkemiz için zaruret değil elzemdir.

Sebeplerini özetle bu yazılarımızda paylaşmıştık.Tekrar etmeye gerek yok.

Başkanlık sistemi bir çok farklılık getirecektir.

Ama her şeyden önce şunun altı çizilmeli ki bu seçimler iki turlu olacaktır.

Yani  kullanılan oyların en az yarısını alan kişi Başkan olarak seçilecektir.

İşte tam da bu iki turlu seçim birileri için ciddi sıkıntı yaratacaktır.

Çünkü birileri kendine seçmen yerine taraftar yaratma yoluna gidince ülkede artık bir kutuplaşma ortaya çıktı.

Her ne kadar 15 temmuzdan sonra bu kutuplaşmanın ortadan kalkması için çok önemli bir fırsat yakalanmış olsa da, birileri söylem ve eylemleri ile yine bu şansı yok etmeyi başarmıştır.

Birileri kendine taraftar yaratmayı başardı ama bu durum her zaman iki tarafı keskin bıçaktır.

Taraftar olan yerde taraftar olmayan, karşı taraf da var demektir.

 Taraftar olmayanların kötü yanı da şudur ki karşı taraftan adeta nefret eder.

Bundan dolayı iki turlu seçim sisteminde yani en az %50 şartı nedeniyle birileri bu başkanlık hayaline ulaşamayacak ve bu sistemden  en çok da iktidar partisi etkilenecektir.

Şu andaki siyasi  konjoktür ve son derece yetersiz kalan  muhalefet ile, yani mevcut  sistemde daha çok uzun yıllar iktidarda kalma şansları varken Başkanlık sisteminde bu artık hayal olacaktır.

Birileri ciddi şekilde toplumu kutuplaştırdığından vazife öyle bir duruma geldi ki karşı tarafta olanlar herkese oy verir  yine de toplumu kutuplaştırana  oy vermezler.

Aslında daha son cumhurbaşkanlığı  seçimlerinde bile muhalefet doğru strateji izleyebilseydı tablo çok daha farklı olabilirdi.

Kimsenin benimsemediği bir aday yerine muhalefet liderlerinden ikisinden birisi aday çıkarılsaydı çok farklı sonuçlar elde edilirlerdi.

Hiç bir şey olmasa bile seçimler ikinci tura kalırdı.

O dönem birçok yazımızda ısrarla muhalefet seçtiği adayla büyük hata yaptıklarını ve kendileri açısından aday olarak iki muhalefet liderinden birini çıkarmaları halinde çok daha önemli sonuç elde edeceklerini yazmıştık. (28.05.2014-18.06.2014-25.06.2014-09.07.2014)

Ancak bu günkü şartlara ve gelişmelere bakıldığında durum  daha farklı ve ileride çok daha farklı olacaktır.

İç ve dış politikada yaşanan gelişmeler, ekonomideki tablo, giderek daha da kutuplaşan toplum hepsi bunlar iktidarın lehine olmayan durumlardır.

Uzatmadan kısa ve net şunu söyleyelim :

Başkanlık sistemi ile yani iki turlu seçimle beraber iktidar partisinin iktidarının sona erdiği dönem başlayacaktır.

Çünkü kutuplaşma artık öyle boyutlara vardı ki, bu saatten sonra düzelme ihtimali de yok, ülkenin yarısından fazlası karşı tarafta kim olursa olsun ona destek verecek duruma geldi.

Tabi burada birçok başka  faktör ve denklemler de devreye girecektir ama bunları da zamanı gelince yine yazarız.

Sonuç olarak önceki yazımızda da altını çizdiğimiz gibi başkanlık sistemi ülkemiz için en uygun sistem olmasının dışında Vatanımız ve Milletimiz için son derece büyük hayırlara vesile olacaktır.