Özellikle AK Parti siyasetinde en çok kullanılan tabirdir “Sen bizim çocuksun”…

AK Partili eski bir yöneticiden gelen yazıyı noktasına virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz…

“Geceni gündüzüne katarsın, günlerce yatağına hasret, çocuğuna hasret, çat kapı ev ziyaretleri yaparsın, mahallende komşunla atışırsın, iş yerinde başka partililer tarafından operasyonlara maruz kalırsın, kahvehanede Cumhurbaşkanını, partini eleştirenlere cephe alırsın, yan komşunla Reis'e laf söyledi diye bağrışırsın, azıcık bir derdin olduğunda siyasetçilerin kapısını çaldığın vakit değersiz olduğunu gördüğünde hiçbir emeği olmayanların el üstünde tutulduğunu ifade ettiğinde işte o sihirli lafı duyarsın ‘Aman onla bir mi tutuyorsun kendini, SEN BİZİM ÇOCUKSUN.’

Görün artık sizin çocukları. Süslü püslü sözlerin, sırt sıvazlamanın ötesinde değer verin bizim çocuk dediklerinize. Mendil misali kullanıp bir kenara atmayın, yaralarına merhem olun, vefasızlık yapmayın. Bunca vefasızlığa rağmen 15 Temmuz gecesi yine bizim çocuksun dedikleriniz sabahlara kadar nöbet tuttu. Her seçimde bizim çocuk dedikleriniz sandıkların açılacağı son dakikaya kadar sandık nöbeti tuttu. Bizim çocuk dedikleriniz Reis'e operasyon olduğunda sosyal medyadan Reis'inin arkasında dimdik durdu. Bizim çocuklar yola çıktıklarınız ama bizim çocukları yolda bulduklarınıza değişmeyin.

Nedir bizim çocuklara VEFANIZ?

Vefa yemeği, üç beş pasta, börek, kek, tamam vefamızı gösterdik. Soruyorum! Bu mu sizin bizim çocuk dediklerinize vefanız! Bizim çocuk dedikleriniz kırgın. Bizim çocuk dedikleriniz üzgün. Bizim çocuk dediklerinizin içi kan ağlıyor. Vallahi de ağlıyor billahi de ağlıyor. Unutulmak, hiçe sayılmak, haksızlığa uğramış olmak, değer verilmemek bizim çocuk dediklerinizi kahrediyor. Şahsım adıma söylüyorum ve böyle birçok insan biliyorum. Artık sizin çocuk olmak istemiyoruz çünkü siz bizim çocuk dediklerinize üvey evlat muamelesi yapıyorsunuz. Ötekileştiriyorsunuz. Sonradan gelenlere daha çok değer veriyorsunuz. Sonrasında insana ‘KEŞKE SİZİN ÇOCUK OLMASAYDIM’ dedirttiriyorsunuz.

Bu partide ne çektiyse bizim çocuk dedikleriniz çekti. Ne bedel ödediyse bizim çocuk dedikleriniz ödedi. Keşke yolda bulduklarınızın, yanlışlarının bile arkasında durduğunuz kadar bizim çocuk dediklerinizin doğrularının arkasında dursaydınız da bizim çocuklar ilk günkü heyecanıyla kalsaydı. Gidin kapı kapı dolaşın. Geçmişten bugüne kadar ne kadar partiye hizmet vermiş bizim çocuk varsa gönüllerini alın, düşmanlarımızı dost edinmeye çalışırken unuttuğunuz dostunuz olan bizim çocukları kendinize düşman etmeyin.

2019 seçimleri kazanılacaksa emin olun BİZİM ÇOCUKLAR sayesinde kazanılacaktır. Çünkü bizim çocuklar bu partiyi makam rızası için değil vatan rızası için seviyorlardı. Onların dertleriyle dertlenin, çünkü onlar ‘BİZİM ÇOCUKLAR’…”

Elçiye zeval olmaz derler.

Biz elçilik görevimizi yaptık.