Ülke olarak yeni tip koronavirüsle tanışmamızın ve mücadele etmemizin 198. günü; yani 6 ay 14 gün...
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2017-2019 Hayat Tabloları istatistiklerini paylaştı.
Yeni doğmuş bir bireyin mevcut ölümlülük risklerine maruz kalması durumunda yaşaması beklenen ortalama yıl sayısı olarak tanımlanan "doğuşta beklenen yaşam süresi" Türkiye'de 2013-2015 döneminde 78 yıl iken, 2017-2019 döneminde 78,6 yıla yükseldi.
Türkiye'de 2013-2015 döneminde erkeklerde 75,3 yıl olan doğuşta beklenen yaşam süresi, 2017-2019 döneminde 75,9 yıla, kadınlarda ise 80,7 yıldan 81,3 yıla yükseldi. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşamakta olup, erkekler ve kadınlar arasındaki doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıldır.
Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki kişilerin ortalama kalan yaşam süresi 64,6 yıl oldu. Erkekler için bu süre 62 yıl iken kadınlarda 67,3 yıl oldu.
Ülkemizde, 30 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 50 yıl oldu. Erkekler için bu süre 47,6 yıl iken kadınlarda 52,5 yıl oldu. Bu yaş için kadın ve erkek arasındaki beklenen yaşam süresi farkı 4,9 yıldır.
Türkiye genelinde, 50 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 30,9 yıl oldu. Erkekler için bu süre 28,6 yıl iken, kadınlarda 33,1 yıl oldu.
Türkiye'de 2017-2019 dönemi hayat tabloları verilerine göre, 65 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 18 yıl olarak hesaplandı. Erkekler için bu süre 16,3 yıl iken kadınlarda 19,6 yıl oldu. Diğer bir ifade ile 65 yaşındaki kadınların erkeklerden ortalama 3,3 yıl daha uzun yaşaması beklenmektedir.
Doğum ile ölüm arasında geçen yolculuk.
Ülkemizde her gün ortalama bin 194 kişi hayata ‘veda’ ediyor...
Bu yıl dünyada ölenlerin sayısı 43 milyon.
Bu yıl doğum sırasında ölen anne sayısı 226 bin.
Dünyada ortalama her gün 30 bin insan açlıktan ölüyor.
Bu yıl dünyada bulaşıcı hastalıklardan ölen insan sayısı 9 milyon 480 bin.
Bu yıl 5 yaş altında ölen çocuk sayısı 5 milyon 550 bin.
Bu yıl kanserin sebep olduğu ölüm sayısı 6 milyon.
Bu yıl trafik kazalarında ölen insan sayısı 986 bin.
Her canlı ölümü tadacaktır... (Âl-i İmran/185)
Vakit varken hayatı üçe bölmekte fayda var.
Vaktinizin birini çalışarak, ikincisini uyuyarak üçüncüsünü ise dinlenerek; gönlünüzce sosyal, kültürel faaliyetlerde bulunmak, ibadet ve dua ederek tatbik etmekte yarar var.
Bize emanet olan bedenimizi ve sağlığımızı korumakla mükellefiz.
Ne kadar yaşayacağımızı sadece Allah (c.c.) bilir.
Bize ayrılan sürenin sonuna geldiğimizde hepimiz dünyadan ahirete intikal edeceğiz.
Ne kadar yaşayacağımız kadar nasıl yaşadığımız ve yaşattıklarımız da önemlidir...
Ne mutlu arkasında hoş bir seda ve güzel eserler bırakanlara.
Kalp ve gönül aynalarımızın ayarını yeniden ayarlayalım ve arkamızda hoş bir seda bırakanlardan olalım.
Semer değil eser bırakanlardan olalım...
Allah (c.c.) hepimize güzel bir yaşam ve imanla ölümü tatmayı nasip etsin inşallah.
Halk dilinde olduğu gibi Allah (c.c.) sıralı ve hayırlı ölümler nasip etsin.
Selam ve dua ile...
