Artık seçim kampanyası sona erdi ve herkes heyecanla yarınki seçimlerin sonuçlarına odaklandı.

2002 yılından bu yana yarınki seçim tartışmasız sonucu en merakla beklenen seçim olacaktır.

Zira yeni sistemle birlikte 50+1 şartı nedeniyle ilk defa seçim sonucu hakkında muhalefet belli bir umut içine girmiştir.

Göçmen camiası tarafından da seçim sonuçları heyecanla beklenmekte.

Zira seçimlerin insanımızı ilgilendiren tarafına bakıldığında, seçim kampanyasına  her iki taraftan da yapılan hatalar ve  gaflar damga vurmuştur

Öncelikle iktidar listelerinde bizden tek bir kişinin bile yer almaması camiamız tarafından yadırganmıştır.

Bu konuda muhalefet partisi Bal-Göç genel başkanını aday göstererek önemli bir hamle yapmıştır ki bu adaylık camiamızda heyecan yarattığı da bir gerçek.

Diğer yandan değişik zamanlarda insanımıza yönelik küçük düşürücü sözlerin sarf edilmesi  büyük gaftır ama  bu tür sözler bizi birlik beraberlik konusunda daha da motive ettiği de ayrı bir gerçek.

Oysa ekonomiden, bilime, sanattan spora  bu camia ülkemize belki de hiç kimsenin katmadığı  kadar katma değer katmıştır, katmaya  da devam ediyor.

Ülkenin temel direklerinden biri bu camianın insanıdır.

Yaşamın her alanında  varız ama en önemli yerde, siyaset kurumunda yani karar vericilerin arasında yokuz.

Bu camianın içinde, bırakın yerel yönetimleri, bu ülkeyi yönetecek bilgi ve birikime sahip fazlasıyla insan mevcuttur ki gün gelecek bu camia  ülkeyi yönetmeye talip olacaktır.

Camiamız açısından bakıldığında bu seçim sürecinde en büyük gaflardan biri de, muhalefet adayının  Kırcaali ziyareti olmuştur...

Ki bu seçim ortamında bu ziyaret tamamen fuzuli ve getirisinden çok götürüsü olacak bir ziyarettir.

Ziyaret de yapabilir, etkinliklere de katılabilir.

Ama bu ziyareti sadece tek taraflı, üstelik ülkemizdeki makamlara karşı ağır sözler sarf eden kişilere yapılırsa ve özellikle ülkemizdeki soydaşımızın 2/3’nin desteklediği partiyi görmezlikten gelerek yapılırsa bu büyük hatadır. 

Nitekim bu ziyaret  buradaki insanlarımızdan ciddi tepkiler almıştır ve mutlaka yansımaları olacağını birkaç hafta önce yazmıştık.

Hatırlatmamızın sebebi sahadaki yansımalarının  aynen devam ettiğini gördüğümüzden. 

Nihayetinde merakla beklenen seçim sonuçlarını görmeye bir gün kaldı.

Seçimlerle ilgili getirilen belli sınırlamalar nedeniyle fazla bir şey yazamıyoruz  ancak iki aydır burada paylaştıklarımız aynen geçerlidir.

Hem seçim sonuçları hakkında, hem kendi siyasi görüşümüz açısından farklı bir şey yok.

Herkesin belli bir düşüncesi ve beklentisi vardır ama burada bizim için önemli olan kimin hangi görüşte olursa olsun aramızda kopukluğa ve kutuplaşmaya izin vermememizdir.

Ama biz şundan eminiz ki bu seçim sürecinde ortaya çıkan  farklı görüş ve düşünceler, her ne kadar bazı provokatif kişiler tarafından aşırıya götürülmek istense de sadece tatlı sert atışmalar seviyesinde kalacaktır.

Nihayetinde insanımızda kutuplaşma tuzağına düşmeyecek kadar toplumsal bilinç mevcut olduğuna eminiz.

Camaimız ülkemize fazlasıyla katma değer katmıştır ama asıl bundan sonra çok daha fazlasını katacaktır.

Bunun için ihityacımız olan şey ortak akıl ile bunu başarmaktır.

 Başaracağımıza da şüphemiz yoktur.