Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık 2018 tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) ve yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) rakamlarını dün açıkladı.
Tüketici fiyatları endeksinde (TÜFE) 2018 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 0,40 düşüş, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 20,30, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,30 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 16,33 artış gerçekleşti.
Ana harcama grupları itibariyle 2018 yılı Aralık ayında endekste yer alan gruplardan, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 0,78, sağlıkta yüzde 0,62, lokanta ve otellerde yüzde 0,31 ve alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0,16 artış oldu.
Ana harcama grupları itibariyle 2018 yılı Aralık ayında endekste yer alan gruplardan ulaştırmada yüzde 2,56, eğlence ve kültürde yüzde 0,25, haberleşmede yüzde 0,11 ve konutta yüzde 0,06 düşüş görüldü.
TÜFE'de, bir önceki yılın aynı ayına göre çeşitli mal ve hizmetler yüzde 28,80, gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 25,11, konut yüzde 23,73 ve eğlence ve kültür yüzde 20,86 ile artışın yüksek olduğu ana kalemler arasında yerini aldı.
Aralık 2018 yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ise bir önceki aya göre yüzde 2,22 düşüş, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 33,64, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 33,64 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 27,01 artış gösterdi.
Aylık en fazla düşüş ham petrol ve doğal gaz sektöründe gerçekleşti.
En fazla artan ise tütün ürünlerinde yüzde 1,99, içecekler yüzde 1,74, diğer ulaşım araçları yüzde 1,59 oldu.
‘İstatistik; geçmişi anlamanın, bugünü yönetmenin ve geleceği planlamanın anahtarıdır.’
Rakamlar ve istatistikler her daim önemlidir. Ortaya çıkan verilere göre enflasyon rakamı da ortaya çıkar.
Buna bağlı olarak da zamlar ve ayarlamalar yapılır. Memurundan emeklisine ve özel sektörde çalışanlarına kadar herkesi ve kesimi yakından ilgilendiriyor.
Ev ve iş yerleri sahipleri kira artışlarında genelde bu rakamları baz alırlar.
Finans piyasaları için de yatırımcı için de bu rakamlar önemli.
Herkesin beklentisi ve planları var.
Bu rakamların düşüşü de yükselişi de az çok nedenleri bilinmektedir.
İster yurt dışı kaynaklı ister yurt içi kaynaklı artışlar piyasalarda yaşananlar malumunuz.
Çıkaracağımız dersler de atılması gereken adımlar da bellidir.
Daha çok üretim yapmaktır. Gereksiz tüketimden kaçınmaktır.
Mümkün olduğu kadar her şeyi mevsiminde tüketmektir. Hem sağlık açısından hem de fiyatlar açısından hem de enflasyon canavarı açısından önemlidir.
Hem kurumlar hem bireyler kendi çapında gerekli tasarruf tedbirlerine mutlak surette uymalılar.
İsraftan çok uzak yatırıma da üretime de eğitime de çok yakın durmalıyız.
Çalışacak herkese iş imkânı için gerekli zeminler oluşturulmalı.
Ne iş olursa yaparımdan ziyade mesleğin, tecrübenin, yatkınlığın, eğitimin, hedefin, çıraklığın, kalfalığın, ustalığın ve uzmanlığın konuşulduğu yeni bir sayfa için topyekûn mücadele etmemiz gerekiyor.
Bu mesleki seçimlerin bir kısmı ilköğretimden önce keşfedilmelidir.
Bugün bunu hayata geçirirsek geleceğe daha da güven ve düzen içinde yol almış oluruz.
Herkesin ve kesimin yorulmadan, üşenmeden, bıkmadan, azimle ama görevli ama gönüllü olarak katkı koymamız lazım.
Hep beraber katkı koyarsak 2019 ve sonrası daha da güçlü oluruz.
Bana ne sana ne olmamalı.
Bilinçli olmak zorundayız. Çalışkan olmak zorundayız. Üretmek zorundayız.
Çalışana, üretene, katkı koyana destek olmak herkesin görevi ve sorumluluğudur.
Hepimiz aynı gemideyiz.
Olumsuzluklardan ders çıkarıp olumlu düşüneceğiz ve olumlu adımlar atacağız.
Bardağın dolu tarafından bakacağız ama boş tarafının da analizini yapacağız.
