Yaşadığımız dünyada “Düzensizliğin düzen,  kuralsızlığın kural” olduğu bir mücadele içindeyiz. Yalnızlaştırılmak istenen Türkiye Libya ve Suriye’den sonra şimdide Azerbaycan’da taşeron Ermeniler ile karşı karşıyayız.

Türk dünyası, dolar zengini ama emperyalizmin kuklası yöneticilerine sahip İslam dünyası destek vermese de inadına tek vücut tek yürek olarak yumruğunu vurduğunda, düşmanların fiziki gücünü, beynini, aklını alacağı günler yakındır. Bunun için lazım olan gücümüzün “damarlarımızdaki asil kanda mevcut” olduğuna inanmalıyız. Yeter ki Türk milleti 84 milyon olarak içerde bir olalım diri olalım.

Günümüzde her şeyi ile sömürgecilerin elinde oyuncak olan dünyadaki insanlık, ihtiyacı olan adaletli bir düzeni kurabilecek sahibini arıyor. Allah’ım, bir millet, iki devletin bileğini güçlü etsin. Mevcut yöneticilerine zihni üretkenliklerini doğru zaman da doğru okuma basiretini gösterebilenlerden eylesin.

                                                                                              ***

Küfür ile imanın maliyetlerini, hakikatlerini ve tariflerini, hak ve felaketin sırlarını, kalpleri mal ve makam sevgisi ile kirlenmiş ve paslanmış olan kimseler idrak edemez. Kötülük ve menfaatlere yönelen nefis ve duygu, tapacakları amirler, kıbleleri maddi menfaat, yöntemleri benlik, arzuları makam ve şehvet, ibadetleri zenginlere hizmet, zikirleri şüphe ve hile, entrika, hazineleri kurnazlık, düşünceleri huy, mizaç ve menfaatlerinin gerektirdiği şekilde hilebazlık olan kişilerin hakikate ulaşmaları mümkün değildir.Çünkü böyle olanların muradı, hakikati anlama değil, içinde bulundukları durumu ne olursa olsun kendi lehlerine çevirmedir. (Gazali, İslam’da müsamaha) Gazali sanki bugünleri anlatmış. Allah’ım bizleri bağışlamanın ve bağışlanmanın zevkine, tadına ulaştır.

                                                                                              ***

Türkiye’nin 2010 yılında tarım üretimi 52 milyar 592 milyon dolardı. 2018 de 42 milyar 517 milyon dolara geriledi.

2010 yılı tarım istihdamı yüzde 23.3 iken 2018 de yüzde 17.3. Köyler boşaldı. Türkiye 1980li yılların başına kadar kendi kendine yeterli ve net ihracatçı durumundaydı. Şimdi ise 2018 de 17 milyar dolar ihracat, 16 milyar dolar ithalat seviyesindeyiz.

17.29 milyon nüfuslu Hollanda bizim Konya ilimiz büklüğünde. (Hollanda 41.5—-Konya 38.8 km kare) Hollanda 2018 de 94,5 milyar Euro’luk tarım ürünleri ihracatı gerçekleştirdi. Dünyada ikinci.

Bizim 1988 de buğday üretimi 20milyon 500 bin ton o zaman nüfusumuz 52 milyon. Yıl 2019 üretim 19 milyon ton, nüfusumuz 82 milyon. 4 milyon da Suriyeli toplam 86 milyon. Türkiye 2019 ilk on ayında toplam 7,6 milyon ton buğday ithalatı ile rekor seviyeye çıktı. Neden? Maliyetlerin yüksekliği nedeniyle Çiftçi buğday ekiminden kaçıyor da ondan... Pamuk, pancar, tütün, üretimde dünya birincisi olduğumuz Fındık gibi ürünlerde dünyada fiyat belirleyen ülke olmamız gerekirken ismimiz duyulmuyor. Ülkemde tarıma bakış politikası değişmeli... Güzelim ülkemin toprakları üretim ile şenlenmeli. Gelecekte su ve tarım ürünleri, teknoloji ile birlikte hayatımıza damga vuracak.