Bu köşede yayınlanan "Yamak ve korkak değilseniz, cesaretli olmak zorundasınız" başlıklı yazımızdan rahatsızlık duyulmuş!

İçerden, içerden dışarıya gidenlerden, her daim dışarıda olanların bir kısmını rahatsız ettik!..

İçerde olup rahatsız olanları "Korkak" olarak nitelendirdik.

İçerden dışarıya bir vesile ile giden ve yazımızdan rahatsız olanları "Ahlaksız" olarak adlandırdık.

Her daim dışarıda olup da yazımızdan rahatsız olanlara "Yamak" dedik!

Rahatsızlıklarını ifade edip, bize aba altından sopa gösterenlerin karşısında, ne geri adım atarız ne onlardan korkarız ne de yılgınlık gösteririz.

Aksine, bu yarayı kanatana kadar kaşıyacak, sürekli gündemde tutmaya devam edeceğiz.

Meseleye bakışımızı bir kez daha dile getirelim ki, nerede olduğumuzu, korkaklar, yamaklar ve ahlaksızlar bir kez daha hatırlasın.

Meselenin tam ortasında, temiz ve ahlaklı kalitenin safındayız!

Devletin kaynağı ile yetişenler, kurumdan ayrıldıktan sonra, kaymak yemek uğruna devletin kurumunu kötülüyorlarsa...

Devletin imkanlarından faydalananlar, devlet imkanlarını kullananlar, makamda oturuyor ve sessiz kalıyorlarsa...

Makamdan alınanlar da "küstüm" deyip sessizliğe bürünüp yatıyorlarsa ve devletin kurumunun safında yer almıyorlarsa...

Hizmet etmek için, kaliteyi öğretmek için değil, kaliteyi kirleterek para kazanmak için devletin kurumunu karalayanlar, bu ülkenin kaynağı olan beş milyar doların yurt dışına gitmesine sebep olanlar milli davranmıyorsa...

Onların karşısındayız ve durmak yok, onlarla mücadele etmeye devam edeceğiz.

Geçen hafta Ankara'daydık, bir büyüğümüz dedi ki; "Yazdıklarının ve yaptıklarının birileri tarafından çok hoş karşılanmadığını bilmeni istiyorum!.."

"Biliyorum" dedim ve şimdi de şöyle diyorum;

"Yazdıklarımızdan, yaptıklarımızdan dolayı özür dilemeyeceğiz, kaliteyi, kurumumuzu, devletimizi, milletimizi sevmeye, MİLLİ SES VERMEYE devam edeceğiz..."

 

***

SUÇLU BENİM!

Bazen öyle insanlarla tartışırım ki; haklı olsam da, HAKSIZ OLAN BENİM!..

Doğruyu söylediğime eminim ama ortam o denli değişik şahsiyetlerle doludur ki; HAKSIZ OLAN BENİM!..

"Kalite" derim, meselenin "Kaliteli" olduğundan eminim ama kalitesizlik o denli çoktur ki, KALİTESİZ OLAN BENİM!..

Konu mükemmeldir, proje harikadır, kurum yüz akıdır, hedef farklıdır ama öyle insanlar vardır ki çevremde, BAŞARISIZ OLAN BENİM!..

"Niye uzatıyorsun Karamanoğlu, gel sadede" dediğinizi duyar gibiyim.

İşte hikaye, işte mesele...

Arif olan anlasın!

Ormanda yaban eşeği ile tilki otun rengi konusunda tartışıyorlar.

(Eşek otun renginin kırmızı, tilki ise yeşil olduğunu iddia ediyor. Tartışma büyüyüp, kavgaya dönüşüyor ve birbirini yaralıyorlar.

Ormanda huzur ve sükuneti bozdukları için aslan kralın huzuruna çıkarılıyorlar.

Her ikisi ifadelerini verip, birbirinden davacı oluyorlar. Aslan kral her ikisini iyice dinledikten sonra eşeğe berat, tilkiye hapis cezası veriyor.

Tilki haklı olarak itiraz edip, aslan krala otun rengini soruyor. Aslan kral tereddütsüz yeşil diyor.

Tilki, madem otun rengi yeşil ve ben iddiamda haklıyım. Eşeği berat ettirip, bana ceza vermeniz haksızlık değil mi diye serzenişte bulunuyor.

Aslan kral tilkiye dönüp, 'EŞEKLE TARTIŞTIĞIN İÇİN SENİ SUÇLU BULDUM!' diyor.

***

EKSPERTİZ RAPORU İÇİN TSE BELGESİ ŞART

TS 13805 "İş yerleri–Karayolu motorlu taşıtları test merkezleri için kurallar" standardına göre, TSE'den, Hizmet Yeri Yeterlilik Belgesi almayan kuruluşlar ekspertiz hizmeti veremeyecek.

Ekspertiz raporu bulunmayan ikinci el araçların satışı da yapılamayacak.

Karayolu motorlu taşıtlar için ekspertiz/araç test merkezlerinin yapısal özellik, işletmecilik ve çalışanlarının özellikleri, teknik donanım ve güvenlik ile ilgili kuralları kapsayana TS 13805 standardına göre hizmet vermek gerekiyor.

Bu konuda belge almak isteyen kuruluşlar, www.tse.org.tr adresinden TSE'ye müracaat edebilirler.

Bursa'da TSE'nin adresi; Bursa Organize Sanayi Bölgesi, Kırmızı Cadde, No:6 Nilüfer-Bursa...